Türk Ordu Güçleri Yurtseverleri
Katlediyor!
Basına ve Kamuoyuna;
1-
20 Ağustos 2006 tarihinde,
Koçgiri’ye bağlı Çengel Dağı’nda Türk Ordu Güçleri tarafından bir
operasyon başlatılmıştır. Operasyonun bir kolu ile bir gerilla
birimimiz arasında temas yaşanmıştır. Yaşanan bu temasta Türk Ordu
Güçlerinin ölü ve yaralıları olmuş ancak sayıları hakkında net bir
bilgi elde edilemezken, Türk Ordu Güçleri skorskylerle ölü ve
yaralılarını kaldırmıştır.
Bu temasta Kemal Ağrı (Selman TUNÇ) ve Pılıng
Özalp (İzzettin YAZICI) adlı iki gerillamız kahramanca direnerek
şehit düşmüştür. Temastan sonra kobralar yoğun olarak alanı
vurmuştur.
2-
22 Ağustos 2006 tarihinde,
Giresun’a bağlı Alıca ilçesinde Radyolink ve TV istasyonuna yönelik
gerillalarımız tarafından bir sabotaj eylemi gerçekleştirilmiştir.
Eylem sonucunda Radyolink ve TV istasyonu tamamen imha olmuştur.
3-
24 Ağustos 2006 tarihinde, Bingöl’e
bağlı Aktaş ve Suvkar alanında Türk Ordu Güçleri tarafından bir
operasyon başlatılmıştır. Söz konusu operasyon aynı gün sonuçsuz bir
şekilde geri çekilmiştir.
4-
24 Ağustos 2006 tarihinde, Bitlis’e
bağlı Şex Cuma vadisinde bulunan Şeli boğazında, Türk Ordu
Güçlerinin bir hareketli birliği, gerillalarımız tarafından pusuya
düşürülerek etkili bir biçimde vurulmuştur. Bu eylem sonucunda
1’i uzman çavuş olmak üzer 3 asker ölmüştür.
Öte yandan, Türk
basınında iddia edilen, 22 Ağustos 2006 tarihinde Türk Ordu
Güçlerine ait F-16 uçaklarınca Güney Kürdistan’ının Kanîmasî
alanının bombalandığı haberi yalan ve asılsızdır. Ayrıca, 24 Ağustos
2006 tarihinde, Bitlis’e bağlı Şeh ormanları civarında odun
toplamaya giden Sadık Alptekin isimli bir yurtsever Türk Ordu
Güçlerince katledilirken, aynı olayda bir yurtsever de
yaralanmıştır. Bir yurtseverin yaşamını yitirdiği, birinin de
yaralandığı bu olayla gerillalarımızın hiçbir ilgisi yoktur.
PILING
ÖZALP
İZZETİN YAZICI
Pılıng yoldaş, 1982 yılında Van’ın Özalp ilçesinin Yumruklu köyünde
sekiz çocuklu yurtsever bir ailenin son çocuğu olarak dünyaya gelir.
Anne adı Reyhan, baba adı Sabri’dir. Medrami (Takori)
aşiretindendir. Pılıng yoldaş, İlkokul öğrenimini bitirdikten sonra
çeşitli işlerde çalışır. Seramik ve fayansçılık yaparak ekonomisini
kazanır. Akraba çevresinden şehit ve katılım olmasının yanında en
büyük belirleyici etken olarak katılımı, Önderliğimizin esaretinden
sonra duygusal bir şekilde gelişir. 2000 yılının Ekim ayında
İstanbul’dan özgürlük saflarına, gerillaya gelen Pılıng yoldaş,
Kelareş, Xınere ve Behdinan alanlarında aktif düzeyde askeri
birliklerde faaliyet gösterir. Görevlerdeki disiplini ve
hassasiyeti, onu kısa sürede sabırlı ve güven veren bir arkadaş
olarak tanıtır. 2001 yılında Özel Kuvvetler bünyesine katılır.
Kapsamlı eğitimlerden geçerek inisiyatifli ve donanımlı bir fedai
militan düzeyine ulaşır. Takım komutanı düzeyinde görev alır. 2004
yılında Dersim eyaletine düzenlemesi olan Pılıng yoldaş, yoğunlaşma
gruplarındaki hazırlık çalışmaları sonrası kuzeye yönelir. Verdiği
tüm çabaların Önderliğimizin özgürleşmesi ve onurlu bir barışın
gerçekleşmesi temelinde olduğunu belirten Pılıng yoldaş, inancı olan
bir militanın korkusuz olduğunu belirterek değerlere bağlı kalıp
onları koruyacağına dair sözünü verdi. Bağlılığın ancak ilkelerden
taviz vermemekle gerçekleşeceğine inanan yoldaşımız, bu
kararlılığını yaşamının her alanında ismi gibi atılgan ve yiğitçe
ortaya koydu.
KEMAL
AĞRI
SELMAN TUNÇ
1982 yılında Ağrı Diyadin’de dünyaya gelen Kemal yoldaş, yurtsever
bir ailede büyür. Ortaokul öğrenimini bitirir. Anne adı Habibe, baba
adı Abdullah’tır. Haydari aşiretinden olan Kemal Ağrı yoldaş,
Önderliğimizin esareti sonrası Kürt halkının bir evladı olarak, bu
halkı yüce mertebelere çıkarıp kim olduğunu hatırlatarak özgürlük
yolunda bedeller verme pahasına ayağa kaldıran Özgürlük Hareketine
katılır. 2000 yılında Botan eyaleti üzeri gerilla saflarına gelen
Kemal yoldaş, Botan’ın Besta ve Gabar alanlarında kalır. Daha sonra
Kandil alanına geçer. Burada Özel Kuvvetler bünyesine katılma istemi
gelişir. Emeğini sınırsız ve hesapsız bu yaşamın güzelleşmesi için
katan Kemal Ağrı yoldaş, Duruşu ve çalışmalarıyla tam bir dava adamı
olduğunu, istikrarlı bir yürüyüşün militanı olduğunu bizlere
gösterdi. Zap alanına geçişinden bir müddet sonra Dersim sahasına
gitmek için yoğunlaşma gruplarına katılır. Sessizliği ve sadeliği,
durmak bilmeyen bir militanın pratiğine daha bir anlam biçiyordu.
Savaşın yoğunlaşmış olduğu sahalarda da hızından bir şey kaybetmeden
her göreve büyük bir inanç ve coşkuyla koşarak, omuzlarındaki yükün
hakkını özlü bir şekilde vermeye çalıştı.
HPG Basın - İrtbat Merkezi |