Basına ve Kamuoyuna!
Önder Apo’nun özgürlük ideolojisine büyük bir inançla bağlanıp Kurdistan dağlarına çıkarak kadınların ve halkımızın özgürlüğü için yüreklerini siper yapan Diren, Adar ve Dicle yoldaşlarımız 20 Eylül 2022 günü işgalci TC ordusuyla girilen çatışmada son nefeslerine kadar kahramanca savaşarak Partimizin direniş kültüründen taviz vermeyerek şehadete ulaşmıştır.
Kadınlara ve direnen halklara karşı tarihin en acımasız saldırıların gerçekleştirildiği günümüzde bilinçlerini Önder Apo’nun ideolojisiyle aydınlatarak mücadele saflarına akan Kurdistanlı kadınlar, bu saldırılara karşı tarihin en soylu direnişiyle cevap olmaktadır. Kadın köleliğini derinleştirerek erkek egemenlikli iktidarı sürdürmek isteyen ulus-devlet zihniyetine karşı mücadele ederek 21. Yüzyılı kadınların ve direnen halkların yüzyılı yapmak için Kurdistan dağlarının zirvelerinde mücadele eden YJA Star gerillaları bugün tüm dünya kadınlarına ilham ve güç kaynağı olmaktadır.
Kadınlara ve halklara mücadeleleriyle umut veren Diren, Adar ve Dicle yoldaşlarımız YJA Star’ın öncü komutanları olarak Amed’de fedaice bir yürüyüşün sahibi oldular. Bu yiğit kadın komutanlarımız kararlı özgürlük yürüyüşleriyle mücadele tarihimize damgalarını vurmuş ve zirveleşen kadın özgürlük mücadelesinin bugünkü sembolleri olmuşlardır.
Özgürlükteki ısrarlı duruşlarıyla tüm özgürlük tutkunlarının örnek alacağı Diren, Adar ve Dicle komutanlarımızın, biz yoldaşlarına devrettikleri devrim görevini onlara layık olmanın sorumluluğuyla mutlaka zafere taşıyacağımızın sözünü veriyor ve başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
 |
Kod Adı: Diren Wan |
Diren – Aliye Kiye
 |
Kod Adı: Adar Amed |
Adar – Hatice Ay
 |
Kod Adı: Dicle Sêrt |
Dicle – Hacer Sucin
Diren yoldaşımız, Elbak’ta dünyaya gelmiş, direniş kültürüne bağlı yurtsever bir aile ve çevrede büyümüştür. Özgürlük Mücadelemizin ezilen toplumla bütünleşerek halklaştığı ilk dönemlerden itibaren işgale ve işgalciye karşı kararlı bir duruş sahibi olan, yüzlerce yiğit evladını mücadele saflarına gönderen Elbak halkımız, direnişçi karakterinden hiçbir zaman taviz vermemiştir. Her dönem düşman saldırılarına karşı mücadele saflarını sıklaştırarak cevap veren halkımız, güçlü bir serhildan geleneği yaratarak ezilen halkların tarihinde yeni bir sayfa açmıştır. Mücadelemizin yarattığı yurtsever gelenek içinde büyüyen Diren yoldaşımız da erken yaşlardan itibaren Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ni tanıma şansına sahip olmuştur. İşgalci Türk devletinin yoğun baskıları sonucunda ailesiyle birlikte Wan’a göç etmek zorunda kalmış, işgalcilerin baskı ve zulmüne yakından tanıklık etmiştir. Sömürgeci Türk devletine karşı büyük bir öfke sahibi olan Diren yoldaşımız, serhildanlarda yer alarak büyümüştür. Yakın ailesinden mücadelemize aktif katılımların olması ve gerilla saflarında yürüttükleri onurlu direniş sonucu iki dayısının şehadete ulaşması, Diren yoldaşımızın halkımızın özgürlük davasını daha yakından takip etmesini ve tanımasını sağlamıştır.
Genç ve onurlu bir Kürt kadını olarak Önder Apo’nun özgürlük felsefesini tanımaya başlayan Diren yoldaşımız, kapitalist sistemin kadına biçtiği kölece yaşamı asla kabul etmemiş, kendisini özgürlük fikriyle donatmaya başlamıştır. Önder Apo’nun dalga dalga yayılan özgürlük ideolojisi karşısında korkuya kapılan kapitalist sistem, 15 Şubat Uluslararası Komplosu’nu geliştirerek ezilen halkların özgürlük umudunu yok etmek istemiştir. Bu süreci yakından takip eden, Öndeliğimize ve halkımıza dayatılan imha saldırıları karşında sessiz kalmayan Diren yoldaşımız, 1999 yılında gerilla saflarına katılım kararı alarak milyonlarca onurlu Kürt gibi Önder Apo’nun çizgisinde fedaice yürüme kararlılığını ortaya koymuştur. Yaşı küçük olduğu için bu dönemde gerillaya katılamayan yoldaşımız, bu kararından asla vazgeçmemiştir. Diren yoldaşımız bu süreçte okuyup araştırarak kendisini geliştirmiş, çalışmalarda yer alarak halkımızın direnişine aktif bir şekilde katılmıştır. Özgürlük hayallerine asla ihanet etmeyen Diren yoldaşımız, 2003 yılında gerilla saflarına katılarak Önder Apo felsefesinin yarattığı direnişçi Kürt kadının kimliğini büyük bir aşkla üstlenmiştir.
Kurdistan Özgürlük Mücadelemize içten ve dıştan dayatılan teslimiyet ve tasfiyeci saldırıların en yoğun yaşandığı bir dönemde mücadele saflarına katılan Diren yoldaşımız, kendinden emin ve militanca bir yürüyüşle Önder Apo’nun mücadele çizgisini fedaice savunmuştur. Önderliğe bağlı kararlı bir militan olarak en zor dönemlerde büyük sorumluluklar almış, yoldaşların yoldaşı olmuş ve öncülük görevini başarıyla yerine getirmiştir. Qendîl ve Zap’ta yürüttüğü başarılı gerillacılık pratiğinin ardından komutanlaşarak Zagros alanına geçmiş ve işgalcilere karşı yürütülen savaşımızda öncü komutanlarımızdan Şehîd Rojîn Gevda’nın komutasında birçok eylemde en ön safta yerini almıştır. 2011 yılındaki Devrimci Halk Savaşı sürecine aktif ve öncü düzeyde katılmıştır. İdeolojik ve askeri tecrübesiyle parti çizgisinin yılmaz bir savunucusu olan Diren yoldaşımız, aldığı Parti Ocağı eğitimiyle kendisini yeniden yaratmış, yeni dönemin öncü komutanlarından olmayı başarmıştır. Yaşamda ve savaşta büyük bir tecrübe sahibi olan, Kadın Özgürlük İdeolojisinde derinleşerek yetkin bir YJA Star komutanı ve güçlü bir PAJK militanı olan Diren yoldaşımız, 2011 yılında Amed alanına geçerek, mücadelesini Bakurê Kurdistan’da yürütmeye başlamıştır. Bakurê Kurdistan’da yürütülen zorlu gerillacılık pratiğinde kendini bir kez daha ispatlayan Diren yoldaşımız, uzun yıllar boyunca kesintisiz bir savaş yürüterek mücadele tarihimizde kendisine unutulmaz bir yer açmıştır. Öz Yönetim direnişi sürecinde görev ve sorumluluk üstlenmiştir. Birçok eylem örgütleyen, bizzat katılan ve işgalci Türk ordusuna ağır darbeler vurulmasını sağlayan Diren yoldaşımız yıllarca Amed YJA Star komutanlığımızda yer almıştır. Amed’de Berîtanlaşarak savaşmış ve Şehîd Rojîn Gevdaların takipçisi olarak onun izinden yürüyen yoldaşlarına büyük ve zengin bir mücadele mirası bırakmıştır.
Gerilla yaşamıyla bütünleşerek en zor koşullarda ve en zor alanlarda mücadele yürüten Diren yoldaşımız, kurduğu güçlü yoldaşlık bağılarıyla PKK’nin kutsal yoldaşlığını her zaman diri tutmuş; samimi, emekçi ve coşkulu katılımıyla bütün yoldaşlarına ilham kaynağı olmuştur. 19 yıllık gerillacılık yaşamının her anını mücadelemizin en zorlu alanlarda yer alarak sorumluluk üstlenen Diren yoldaşımız, son olarak Amed Eyalet yönetiminde yer alarak Bakurê Kurdistan’da yeni dönem gerillacılığının öncü komutanı olmuştur. Sakîne Cansızlar’dan Berîtanlar’a, Zîlanlar’dan Rojîn Gevdalar’a uzanan, Önder Apo çizgisinde yürüyerek tarihin en güçlü kadın ordulaşması haline gelen YJA Star’ın örnek komutanlarından biri olmayı başaran Diren yoldaşımızın mücadelesi ve özgürlük hayali biz geride kalan yoldaşları tarafından mutlaka zaferle taçlandırılacaktır.
Adar yoldaşımız 1990 yılında Amed’in Pasûr ilçesinde dünyaya gelmiştir. Toplumsal kültürüne bağlı yurtsever bir ailede dünyaya gözlerini açmıştır. Adar yoldaşımızın babası Şehit Abdullah Ay, 1992 yılında kontralar tarafından vurularak şehit edilmiştir. Adar yoldaşımız babasız bir çocukluk geçirse de, babasının şehadeti sayesinde toplumsal gerçekliğini, halkının içinde bulunduğu soykırım politikasını, Kürt yurtseverliğinin yüz yüze olduğu saldırıları, halk olarak varlığımızı ve özgürlüğümüzü ancak çetin bir mücadeleyle elde edebileceğimizi bizzat yaşayarak büyümüştür. Adar yoldaşımız çocuk yaşta düşman gerçeğini tanımıştır. Ailesine ve halkına yaşatılan acılar o’nda güçlü bir bilince dönüşmüştür. Bu bilinçle kişiliği erkenden olgunlaşan yoldaşımız aynı zamanda güçlü arayışlara, yılmaz iradeye ve sağlam karaktere sahip bir Kürt kadını olmuştur.
Türk devlet okullarında başarılı bir öğrenci olmasına rağmen bu okulların halkımızı asimile edip soykırımdan geçirmekten başka bir şeye hizmet etmediğini görmüş ve bırakmıştır. Yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına katılan Adar yoldaşımız, duygu dolu yüreği, berrak bilinci ve mücadele azmiyle erkenden mücadeleye öncülük eden genç bir Kürt kadını olmuştur. Kurdistan gençliğinin örgütlenmesinde ve Amed halkının serhildana kalkmasında büyük emeği olduğu gibi, kendisi de bu serhildanlardan oldukça etkilenmiş, Kürt halkının örgütlü gücünün özgürlüğü sağlamaya muktedir olduğunu görmüştür.
Mücadele aşkı, azmi ve heyecanı sürekli büyüyen Adar yoldaşımız bir süre sonra mücadelesini dağlara taşırmak istemiş ve 2008 yılında doğup büyüdüğü Amed’de gerilla saflarına katılmıştır. Amed eyaletinde gerillacılığa başlamış, dağ yaşamını burada öğrenmiştir. Gençlik çalışmalarındayken edindiği devrimci bilinç, kültür ve ailesinden aldığı güçlü ahlak ve kişilikle gerillacılıkta erkenden gelişme kaydetmiştir. Soykırımcı düşmana karşı yüreğinde biriken öfke ve intikam duygularını güçlü bir pratik ve yetkin gerillacılık temelinde somutlaştırmaya çalışmıştır. Mücadele tarihimizin çetin yıllarından olan 2008 – 2014 yılları arasında Amed eyaletinde kesintisiz mücadele etmiştir. Adar yoldaşımız 6 yıllık Bakur gerillacılığı sürecinde çok zorlu engeller ve imkansızlıklarla yüz yüze kalsa da özgürleşmede önemli düzey kazanan ve Apoculaşan bir Kürt kadını olarak her zorluğun üstesinden gelmesini bilmiştir. Bu anlamda iradesi güçlü, zorluklar karşısında asla pes etmeyen ve her daim çıkış yolu yaratmasını bilen bir YJA Star gerillası olmuştur. Adar yoldaşımız, yetkin devrimciliğin ancak güçlü bir ideolojik bilinçle pratikleştirilebileceğini bildiği için Apocu ideoloji ve felsefede derinleşmeyi esas almıştır. Zihin dünyasını Apocu paradigma temelinde şekillendirmiş, yanlış anlayış ve yaklaşımları kişiliğinde aşmaya odaklanmış ve PKK’lileşmede önemli bir aşama kaydetmiştir.
2014 yılında Medya Savunma Alanları’na geçen Adar yoldaşımız, askeri özgür kadın akademimiz olan Şehîd Bêrîtan Akademisi’nde eğitim görmüş, yılların tecrübesini yoldaşlarına aktarmıştır. Aynı zamanda mevcut pratiğini Apocu çizgi ve dönemin gerilla taktiği temelinde sorgulamış, çıkardığı sonuçları daha sonra yürüteceği güçlü pratiğin basamakları haline getirmiştir. Yüksek başarı iddiası ve zafere olan güçlü inancıyla bir YJA Star komutanı olarak görev üstlenmiş ve farklı alanlarda komutanlık yapmıştır. Tecrübesini yoldaşlarına aktarmak, onları eğitmek ve kendisini de yeni dönem gerilla tarzı-taktiği temelinde geliştirmek için Şehîd Rojîn Gewda Operasyon Okulu’nda eğitime dahil olmuştur. Daha sonra Haki Karer Akademisi’ne geçerek HPG’nin yeniden yapılanma projesini esas alan eğitim sürecine dahil olmuş ve zafer gerillacılığını kişiliğinde gerçekleştirmeye kilitlenmiştir.
Adar yoldaşımız tüm eğitim süreçlerini büyük bir inanç, yoğunlaşma, devrimci bilinç ve zafer iddiasıyla tamamlamıştır. Bu temelde yüzünü Bakurê Kurdistan’a dönmüş, doğduğu, büyüdüğü ve gerillacılık yaptığı Amed’e yetkin bir YJA Star komutanı olarak geçmiştir. Dört yıl boyunca soluksuz bir biçimde pratik yürüten Adar yoldaşımız, Amed eyaletinde bölge komutanlığı düzeyinde önemli bir rol ve misyon üstlenmiştir. Öncü bir YJA Star komutanı olarak yoldaşlığı, samimiyeti, kişiliğinde oturttuğu özgür kadın ölçüleri ve PKK’lilik erdemleriyle tüm yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazanmıştır. Her zorluğu aşarak soykırımcı düşmana vurmasını bilmiş, yüksek cesaretiyle birçok eyleme katıldığı gibi başarılı eylemlerin emektarı da olmuştur.
Doğduğu günden itibaren Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin bir çocuğu olarak yaşama gözlerini açan, soluksuz bir devrimci mücadele yürüten, gerillalaşan, komutanlaşan ve kahramanca şehadet mertebesine ulaşan Adar yoldaşımız Amed’in sembolleşen yiğit YJA Star komutanlarından olmuştur. Adar yoldaşımızın Önderliğe ve şehitlere bağlılığı, istikrarlı devrim yürüyüşü, özgürlük aşkı, mücadele azmi, içten yoldaşlığı ve yetkin komutanlığı biz yoldaşlarına her daim yol gösterecek olan örnek bir yürüyüştür. Böylesine onurlu ve yiğit bir komutanın yoldaşlığını yapmanın gururunu yaşıyor ve anısına layık bir yoldaşlığı sergileyeceğimizin sözünü veriyoruz. Adar yoldaşımızın mücadele yaşamı ve hakikati aynı zamanda Amed gençleri ve kadınları başta olmak üzere, tüm Kurdistan gençlerine ve kadınlarına özgürlük mücadelesine katılma ve büyütme çağrısıdır.
Harûnî aşireti Botan’ın kadim ve yurtsever bir aşireti olarak geçmişten beri sömürgeci düşmanın soykırımcı politikalarına karşı durmuş, Kürtlüklerini korumanın mücadelesini vermiştir. Kurdistan Özgürlük Mücadelemizin Botan alanına girmesi ve TC faşizmine karşı silahlı mücadele sürecini başlatması ile birlikte bu değerli aşiretimiz de özgürlükten yana tavır almış Hareketimiz ile bütünleşmiştir. Birçok değerli evladını özgürlük saflarına gönderen değerli Harunî aşiretimiz bu duruşuyla tüm Kurdistan toplumunun örnek alacağı bir aşiret olmuştur.
Böylesine değerli bir aşirete mensup bir ailede doğan Dicle yoldaşımız da mensubu olduğu toplumun temel özelliklerini edinmiş ve özüne bağlı bir şekilde büyümüştür. Düşmanın Botan bölgesi başta olmak üzere tüm Kurdistan’ı insansızlaştırmak için uyguladığı köy yakmalardan dolayı Dicle yoldaşımızın ailesi de metropollere göç etmek zorunda kalmıştır. Düşmanın bu soykırımcı politikalarına en anlamlı cevabın özgürlük mücadelesine ve Kürtlük değerlerine bağlılık olduğunun bilinciyle yetişmiş ve düşmanın soykırımcı politikalarını boşa çıkarmıştır. Düşman politikalarına karşı sadece özünü korumanın yeterli olmadığını ve gerçek savunmanın mücadele edilerek yapılabileceğinin bilincinde olan Dicle yoldaşımız başta kültür-sanat ve kadın çalışmaları olmak üzere birçok çalışmanın içerisinde yer almıştır. Böylece daha gençlik dönemlerinden itibaren mücadele içerisinde olmuştur. Bu süreçlerde düşman gerçekliğini daha fazla anlama ve bilince çıkarma imkanı bulmuştur. Sürekli bir mücadelenin içerisinde olan Dicle yoldaşımız dönemin gereklilikleri ve var olan mücadelenin daha fazla nasıl büyütülebileceği soruları üzerine derin yoğunlaşmalar yaşamıştır. Bu yoğunlaşmalarında mevcut sistem içerisinde mücadele etmenin her zaman belli sınırları olduğunu görmüştür. Aynı zamanda Kurdistan dağlarında özgürlük gerillalarının destansı mücadelelerini ve yaşanan şehadetleri de yakından takip etmiş ve kahraman şehitlerimizin halkımızın özgürlüğü için yaptıkları fedakarlıktan etkilenmiştir. Bu temelde Dicle yoldaşımız yaşadığı yoğunlaşma ve sürecin bir Kürt kadını olarak kendisine yüklediği sorumlulukların bilinciyle, 2010 yılında yüzünü doğduğu Botan topraklarının asi dağlarına dönmüş ve gerilla saflarına katılmıştır.
Gerilla saflarına katıldığında Önderliğimizin özgürlük pınarından beslendiği birçok yoldaşı gibi Dicle yoldaşımızın dikkatini ilk olarak yoldaşlık ilişkileri çekmiştir. Karşılıklı saygının ve derin bir sevginin yaşandığı PKK yoldaşlığının şekillendirdiği Parti ve dağ yaşamı da Dicle yoldaşımızı derinden etkilemiştir. Kendisi de bu yoldaşlık ilişkilerinin ve binlerce şehidimizin emeğiyle yaratılan yaşamın bir parçası olmak istemiş ve bunun için büyük bir emeğin sahibi olmuştur. Yaşama katıldıkça ve yoldaşlarıyla bütünleştikçe PKK yaşamı ile ilgili belli çıkarımlarda bulunmuş ve bu yaşamın gizeminin ancak içerisinde yaşanarak anlaşılabileceği sonucuna ulaşmıştır. Bir hakikati ifade eden bu çıkarım aynı zamanda Dicle yoldaşımızın ulaştığı yoğunlaşma düzeyinin de göstergesi olmuştur.
Dicle yoldaşımız Önderliğimizin Kadın Özgürlük İdeolojisi’ni ve onun ilkelerini kişiliğinde oluşturmak için de derinlikli yoğunlaşmalar yaşamıştır. Önderliği her okuduğunda kendisinde bazı değişimlere gitmiş ve bu değişim, dönüşümleri sürekli kılarak özgür bir kadın olmaya emin adımlarla ilerlemiştir. Her defasında yeni bir şeyler öğrenmenin heyecanını ve bu öğrenmelerin yaşamında yarattığı değişikliklerin kendisini özgürleştirmesindeki etkisini hissetmiştir.
Dicle yoldaşımız ideolojik anlamda olduğu kadar askeri anlamda da kendisini sürekli eğitmenin basında olmuştur. Şehitlere ve Önderliğimize layık olmanın ancak onların hayallerini ve düşüncelerini gerçekleştirmek ile mümkün olduğunun bilinciyle hareket etmiştir. Bunun da düşman karşısında fedaice bir mücadele ile olabileceği gerçekliği ile yüzünü her zaman sıcak savaş alanlarına çevirmiştir. Dicle yoldaşımız 12 yıllık gerillacılık yaşamı boyunca Botan’dan Amed’e, oradan Medya Savunma Alanları’na ve tekrar Amed’e uzanan soluksuz bir mücadelenin sahibi olmuştur. Bu alanlarda en zorlu savaş pratiklerinin içerisinde kalarak şehitlerimizin ve Önderliğimizin emeklerine layık olmaya çalışmıştır. Aldığı her görevde sorumluluklarının daha fazla artığının bilincinde olan Dicle yoldaşımız bu sorumluluklarını hakkıyla yerine getirebilmek için büyük bir emek sarfetmiştir.
Dicle yoldaşımız son olarak bulunduğu Amed’de bölge komutanlığı görevi ile çalışmalara katılmış ve öncü bir YJA Star komutanı olarak kadınların ve halkımızın özgürlük beklentilerine cevap olmaya çalışmıştır. Bu temelde her anını daha fazla mücadele etmek için yoğunlaşarak geçirmiş ve beklentilere cevap olmaya çalışmıştır. 20 Eylül 2022 günü gerçekleşen düşman saldırısında da 12 yıllık direnişinin zirvesini yaşayarak kahramanca şehadete ulaşmış ve ölümsüzler kervanına katılmıştır.
25 Eylül 2022
HPG Basın İrtibat Merkezi