Basına ve Kamuoyuna!

Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın Bakurê Kurdistan ve Medya Savunma Alanları’ndaki direnişi ve soykırım saldırılarına karşı mücadelesi kesintisiz devam ediyor.

En zor koşullarda ve imkansızlıklar ortamında Apocu ideolojiden aldığı güçle aklını, yüreğini ve iradesini keskinleştiren fedai gerilla, her engeli aşıp rolünü oynamaktadır. Devrimci Halk Savaşı’nda üstlendiği öncülük misyonunu her yerde ve her an yerine getirmek için büyük bir fedakarlıkla hiç tereddüde yer vermeden Apocu fedai ruh ve yüksek cesaretle devrimci görevlerine sahip çıkmaya devam etmektedir.

Eylül ayı boyunca da Bakurê Kurdistan ve Medya Savunma Alanları’ndaki düşman saldırıları aralıksız devam etti. Sömürgeci soykırımcı Türk devleti ve onun ultra faşist AKP-MHP rejimi, elindeki tüm imkanları Kurdistan Özgürlük Gerillası’na karşı kullanarak imha etmeye ve Kürt varlığını ortadan kaldırmaya çalıştı. Ancak gerillanın direnişi, yüksek savaş performansı ve yakaladığı taktik düzeyi sayesinde faşist rejimin hevesi her zamanki gibi kursağında kaldı ve istediği sonucu alamadı. Türk devleti Türkiye, bölge ve dünyada tüm ilişkilerinin ve pazarlıklarının ana gündemine Kurdistan Özgürlük Hareketi’ne karşı yardım almayı koydu. Tüm değerlerini peşkeş çekerek ve ilkesizliği ilke edinerek gerilla direnişi karşısında adeta yardım dilendi. TC devlet bürokratları, faşist rejimin yöneticileri ve özel savaş medyası Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ni ve gerillayı bir an olsun bile dillerinden düşürmedi. Tüm bunlar bile özgürlük mücadelemizin sömürgeci soykırımcı Türk devletini ve onun faşist rejimini ne kadar zorladığını açıkça göstermektedir.

Bakurê Kurdistan gerillasına karşı elindeki tüm ajan, kontra, paramiliter güç, emniyet ve orduyu kullanan faşist AKP-MHP rejimi, Eylül ayı içerisinde yüzlerce imha operasyonu gerçekleştirdi. Ancak gerilla bu saldırıları boşa çıkarmasını bildi. Amed ve Botan’daki yoldaşlarımız düşmanla temasa girilmesi sonucunda sayısı yüzleri aşan düşman sürüsüne, ellerindeki saldırı helikopterlerine ve savaş uçaklarına karşı büyük bir cesaretle karşı koyup, fedai ruhla direndi. Fedai komutanımız Axîn Mûş yoldaş öncülüğünde gelişen bu direniş, dönemin sembol kahramanlık duruşu olarak mücadele tarihimize geçti. Eylül ayı içerisinde Axîn Mûş (Hülya Demirer), Egîd Berxwedan (Habib Karakoç), Rohat Pasûr (Cihat Ay), Demhat Setkar (Çetin Temel) ve Rênas Tolhildan (Ramazan Eliçümüş) yoldaşlarımız kahramanca savaşarak şehadete ulaştı.

Medya Savunma Alanları’nda geldiği yerlere radarlardan jammerlara, kameralardan otonom silahlara, termal dürbünlerden teleskoplara, orta otomatik silahlardan ağır silahlara, füzelerden kamikaze ve kargo dronlarına, toplardan zırhlı araç ve tanklara kadar tüm savaş tekniğini taşıyarak adeta bir savaş fuarına çevirmektedir. Ancak tüm bunlara rağmen de savaşı tamamen tekniğe dayandıran işgalci ordunun Zap’taki tıkanıklığı devam etti ve gerilladan sürekli darbe yemekten kurtulamadı. Zap’taki sıkışmışlığını aşmak için işgal operasyonunu Girê Amediyê hattından Metîna’nın önemli bir bölümüne yaymak amacıyla, 9 Eylül’den itibaren yeni saldırılar gerçekleştirdi. Fakat bu saldırılar da Türk ordusunu daha fazla hedef haline getirip, daha büyük kayıplar vermesine yol açtı.

Bakurê Kurdistan ve Medya Savunma Alanları’nda her gün kıran kırana bir savaş yaşanmakta ve bunun sonuçları günlük olarak halkımıza ve kamuoyuna açıklanmaktadır. Yine bu kızgın savaşın belge ve görüntüleri de kamuoyuna sunulmaktadır. Ancak tüm bunlara rağmen Türk özel savaş medyası hiçbir şekilde bunu gündemine almamakta, sanki hiç yokmuşçasına davranmakta, yaşadığı tıkanıklığı ve büyük savaş zayiatını hiç açıklamamaktadır. Bir ay içerisinde 150 askeri cezalandırılmış olmasına rağmen sadece birkaç askerinin ölümünü açıkladı, diğer kayıplarını ise tamamen gizledi. Ünal Sipahi isimli askerinin cenazesini Zap’taki Direniş Alanı’nda bırakıp ailesine boş tabut kaldırttığı ve Türk ordusunun çok ahlaksızca herkese alenen yalan söylediği tarafımızca ortaya çıkartıldıktan sonra artık hiçbir askerinin ölümünü açıklamaz oldu. Sadece bu hakikat bile Türk ordusunun ve faşist rejimin ne kadar kirli ve ahlaksızca bir savaş yürüttüğünün en büyük kanıtıdır.

Sadece bir aylık savaş bilançosuna bakıldığında işgalci Türk ordusunun ne kadar bombardıman yaptığı, gerilladan ne kadar darbe yediği ve zayiat verdiği açıkça görülecek, Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın direnişinin büyük sonuçları daha iyi anlaşılacaktır.

Eylül ayı ayrıntılı savaş bilançosu şu şekildedir:

1 Ekim 2023

HPG Basın İrtibat Merkezi