Basına ve Kamuoyuna!
TC devleti, ırk olarak Türkçülüğe, mezhep olarak ise Sünniciliğe dayalı olarak kurgulanan bir ulus-devlettir.
Faşist Türk ulus-devlet sistemi Türklük dışındaki tüm etnik unsurları, Sünnilik mezhebi dışındaki tüm inançları soykırım ve asimilasyon yöntemleri ile ortadan kaldırmayı amaçlamış, Türkiye’deki tüm topluluk ve halkları Türkleştirip Sünnileştirmeye çalışırken çok vahşi katliamlar gerçekleştirmiştir. 2 Temmuz 1993 yılında, Sivas’ta 34 Alevi insanımız hunharca katledilmiştir. Sivas’ta katledilen özge canları ve demokrasi şehitlerini bu insanlık dışı katliamın 30. Yıldönümünde saygıyla anıyoruz.
Sömürgeci soykırımcı Türk devletinin aynı faşizan zihniyetle Rêber Apo’ya mutlak tecrit ile uyguladığı psikolojik işkence, Kürt halkına ve Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ne yönelik soykırım saldırıları da devam etmektedir. Kürt halkını tamamen soykırımdan geçirmek üzere gerçekleştirilen bu saldırıların en önemli hedeflerinden biri de Kurdistan Özgürlük Gerillası’dır. Gerillanın, Kürt halkı için taşıdığı anlam, halkımızın meşru savunmasında oynadığı rol, özgürlük davasının teminatı ve mücadelemizin öncü gücü olması nedeniyle sürekli olarak düşman saldırılarının hedefi halindedir. Kurdistan Özgürlük Gerillası da, halkımızın varlık ve özgürlük mücadelesi için üstlendiği tarihi ve güncel sorumluluğunun bilinciyle Bakurê Kurdistan’dan Medya Savunma Alanları’na kadar her yerde Apocu fedai ruhla mücadele etmektedir.
İşgalci Türk devleti Bakurê Kurdistan’da saldırılarını kapsamlı operasyonlar düzenleyerek sürdürürken, Medya Savunma Alanları’nı ise sürekli bir biçimde havadan ve karadan bombalamıştır. Haziran ayı içerisinde Bakurê Kurdistan ve Medya Savunma Alanları; 127 kez savaş uçakları, 40 kez saldırı helikopterleri, 2148 kez obüs, tank ve ağır silahlarla bombalanmıştır. Direniş Alanları’ndaki mevzilerimize karşı 26 kez yasaklı bombalar ve kimyasal silahlarla saldırmıştır. Aynı zamanda mevzilerimizi yıkmak için kepçe ve kırıcı kepçelerle de saldırmıştır.
Düşman saldırıları karşısında pozisyonunu koruyan güçlerimiz, 13 Haziran’dan sonra aktif eylemsellik pozisyonuna geçmiş ve işgalci Türk ordusuna önemli darbeler vurmuştur. Düşmanın bu saldırılarına karşı güçlerimiz Haziran ayı boyunca; 45 eylem gerçekleştirmiş, yapılan bu eylemler sonucunda 1 kontra ve 44 işgalci cezalandırılmıştır. Ayrıca 1 Reo tipi askeri araç, 1 mobesse kamera sistemi ve 1 radar sistemi imha edilmiştir.
Fedailer ayı olan Haziran’da Apocu fedai ruhla her türlü zorluğa göğüs gererek mücadele ederken Amed’de eyalet komutanlığı üyesi fedai komutanımız Xemgîn (Sami Özdemir), Bahoz (Ümit Korkmaz), Zîn (Dilan Gökalp), Mahsum (Vedat Ayhan), yoldaşlarımız; Medya Savunma Alanları’nda ise Asya (Kadriye Tetik), Azad (Thomass Johann Spiess), Koçer (Diyako Saidi), Zana, Zagros ve Berxwedan yoldaşlarımız şehadete ulaşmıştır. Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın Botan’dan Serhed’e, Amed’den Rojhilatê Kurdistan’a, Alman Azad yoldaştan Ordulu Türk Asya yoldaşa kadar hem Kurdistan’ın dört bir yanından katılımların, hem de enternasyonalist devrimcilerin omuz omuza vererek mücadele ettiği bir hakikati ortaya koymuştur. Şehit yoldaşlarımızın şehadetiyle tartışılmaz bir biçimde açığa çıkan Apocu mücadele gerçekliği, hem Kürt halkının ulusal kurtuluş mücadelesinin hem de demokratik ulus anlayışıyla tüm halkların özgürlük mücadelesinin adı olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. Aziz şehitlerimize borçlu olduğumuz bu demokrasi ve özgürlük mücadelesi ve de onların şahsında açığa çıkan hakikat, biz yoldaşları tarafından daima esas alınacak, mücadele bayrakları yükseltilerek zafere ulaştırılacaktır.
2 Temmuz 2023
HPG Basın İrtibat Merkezi