Basına ve Kamuoyuna!
Kürt halkının özgürlük mücadelesinin fedai neferleri olan Benda Amed, Destîna Botan ve Baran Xemlîn yoldaşlarımız 25 Temmuz 2024 günü Botan’ın Kato Xelîla alanında gerçekleşen düşman saldırıları sonucunda şehadete ulaştı.
Benda yoldaşımız, Botan dağlarında özgürlük mücadelesinin bayrağını dalgalandıran ve bölge komutanlığı yapan Apocu fedai bir militandı. Halkımızın özgürlüğü ve ülkemizin kurtuluşu için her türlü bedeli vermeyi göze almış bir kararlılıkla özgürlük mücadelesine katıldı. Kendisini özgür kadın ilkelerinde derinleştirip, PKK ve PAJK ölçülerindeki militanlık meziyetlerini kişiliğinde pratikleştirdi. Dönem gerillacılığında yetkinleşip öncü bir YJA Star komutanı olup, birçok bölgede görev yaptıktan sonra Botan’a geçerek yıllarca mücadele etti. Kadın erkek tüm yoldaşlarına özgürlük ruhunu aşılayan ve mücadeleyi büyüten tarzda komutanlık yaptı. İddialı, kararlı ve inisiyatifli bir komutan olarak kahramanca şehadete ulaştığı son ana kadar da, dönem görevlerini layıkıyla yerine getirmek için fedakarca mücadele etti.
Destîna yoldaşımız, Botan’ın asil ve yiğit evladı olarak çıktığı Botan dağlarında halkımızın özgürlüğü için amansızca mücadele etti. Halkımızın soylu damarlarının mekanı olan dağlarda Apocu ideoloji ile kendisini geliştirip, güçlendirip, güzelleştiren Destîna yoldaşımız, cesur bir YJA Star militanı oldu. Bir süre yanında kaldığı Partimizin öncü komutanlarından Şehîd Armanc Goşkar (Suna Kızılkaya) yoldaştan, temel mücadele derslerini alıp, radikal Apocu devrimci olmayı, daima kadın özgürlük ilkelerine göre yaşamayı ve tereddütsüzce mücadele etmeyi öğrendi. Şehîd Armanc yoldaştan öğrendiklerini temel yaşam ve mücadele kılavuzu haline getirip, Botan’da ve Medya Savunma Alanları’nda destansı bir özgürlük yürüyüşü gerçekleştirdi.
Baran yoldaşımız, halkımızın acılarını, kimliksizliğini, statüsüz oluşunu ve Önderi’nin esaret altında olmasını yüreğinin derinliklerinde hissederek genç yaşta yüzünü Kurdistan dağlarına döndü. Gerilla saflarına büyük bir özgürlük aşkı, isteği ve coşkusuyla katıldı. Bitmez tükenmez enerjisi, güler yüzlü mizacı, heyecanlı kişiliği ve Kürt halkının özgürlüğüne sevdalı olan militanlığıyla gerillacılıkta kendisini yetkinleştirdi. Botan’da gerillaya katılıp, sıcak savaş alanında, düşman saldırıları ortamında, imkansızlıklar ve zorluklar içerisinde pişen ve yetişen Apocu fedai bir gerillaydı. Gerilla yaşamını, yanı başındaki yoldaşlarını, savaş pratiğini ve şehit yoldaşlarının anılarını en büyük öğretmen haline getiren Baran yoldaşımız, özlü ve kararlı Kürt gençliğinin Kurdistan dağlarında ne denli gelişip güçlenebileceğinin en güzide örneği haline geldi.
Botan dağlarında yurtsever Kürt halkının özgürlük mücadelesini tüm zorluklara rağmen kararlıca sürdüren Benda, Destîna ve Baran yoldaşlarımız, büyük özgürlük aşkı ve yüksek cesaretleriyle azgın düşmana meydan okudular. Fedaice çatışarak ve Apocu fedai militanlık ölçülerini zirvede temsil ederek şehadete ulaştılar. Mücadelemizin birbirinden değerli üç militanını, Benda, Destîna ve Baran yoldaşları daima örnek alacağımızın, kanlarını yerde bırakmayacağımızın ve amaçlarını mutlaka başaracağımızın sözünü veriyoruz.
Bu temelde şehit yoldaşlarımızın değerli ailelerine ve tüm yurtsever Kürt halkına başsağlığı diliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
Kod Adı: Benda Amed |
Benda Amed – Semra Ayverdi
|
Kod Adı: Destîna Botan |
Destîna Botan – Bişeng Durmuş
|
Kod Adı: Baran Xemlîn |
Baran Xemlîn – Seyîtxan Sencer
Benda yoldaşımız, serhildanların ve direnişin diyarı Amed’in Pasûr ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin ülke bilincine, kültür ve geleneklerine bağlı olmasından dolayı Benda yoldaşımız, özüne bağlı bir şekilde yetişti. Özgürlük mücadelemizin 1990’lı yıllardan itibaren giderek ivme kazanması dolayısıyla gerillayı ve partimiz PKK’yi küçük yaşlardan itibaren tanımaya başlayan yoldaşımız, çevresinde anlatılan gerilla hikayelerinden derinden etkilendi. Bu nedenle gerillaya büyük bir sempati duydu. Her Kürt çocuğu gibi düşman gerçekliğini, düşman baskı ve katliamlarıyla tanıyan yoldaşımız, düşmana büyük öfke duydu. Özellikle koruculuk sistemini kabul etmeyen değerli ailesinin köylerinden zorla çıkarılması ve gözlerinin önünde tüm anılarının ve yaşanmışlıklarının mekanı olan evlerinin yakılması Benda yoldaşımızda düşman olgusunun daha da somutluk kazanmasına neden oldu. Daha sonra ailesi ile Bismil’e göç eden yoldaşımız, burada asimilasyoncu Türk devlet okuluna gitmek zorunda kaldı. Okul sürecinde düşmanın halkımıza yönelik soykırımcı siyasetinin farkına varan yoldaşımız, dilini, kültürünü ve kendisini var eden tüm değerleri korumak için büyük bir çabanın içerisinde oldu. Gençlik dönemlerine doğru artık bilinçlenmiş bir Kürt kadını olan Benda yoldaşımız, yaşama dair sorgulama ve arayışlara girdi. Özellikle toplumda kadına biçilen rolün kölelikten farksız olduğunu bilince çıkaran yoldaşımız; kadını metalaştıran, başkalarına muhtaç bırakan ve emeğini sömüren erkek egemenlikli sistemi ret eden bir tutum sergiledi. Böyle bir yaşamı asla kabul etmeyeceğini düşünen yoldaşımız, özgür yaşam arayışına girdi. Bu süreçte her ne kadar Rêber Apo’nun kadın özgürlüğüne dair çözümleme ve perspektiflerinin okumasa da Önderliğimizin bu konudaki genel görüşlerinin farkındaydı. Bir yandan bu konularda arayış ve yoğunlaşma halinde olan Benda yoldaşımız, diğer yandan da düşmanın halkımıza yönelik saldırılarına şahitlik etti.
2010 yılında bir komşusunun düşman tarafından şehit edilmesi nedeniyle düşmana olan öfkesini daha da bileyen yoldaşımız, bu süreçten sonra mücadele etme kararlılığına ulaştı. Dicle Üniversitesi’nde matematik bölümünde okuduğu sıralarda yurtsever devrimci gençlikle tanışan yoldaşımız, onların yaşama bakış açılarından, birbirlerine olan bağlılıklarından ve samimi yoldaşlıklarından derinden etkilendi. Bu gençlerle yaptığı tartışmalarda Rêber Apo gerçekliğini tanımaya başlayan Benda yoldaşımızın yaşama bakışı değişti. Aradığı özgür yaşamın Apocu felsefe ile gerçekleşebileceğinin bilincine varan yoldaşımız, bunun da mücadele etmekten geçtiğini fark etti. Bu temelde yurtsever devrimci gençlik çalışmalarında yer alan yoldaşımız, büyük bir coşku ve heyecanla mücadeleye dahil oldu. Kısa sürede kişiliğinde önemli gelişmeler yaratan yoldaşımız, bulunduğu alanda öncü bir genç kadın olarak sorumluluk üstlendi. Yaşama dair sorularının cevabını Rêber Apo felsefesinde bulan yoldaşımız, dört elle bu yaşama sarılması gerektiğini düşündü. Bunun da ancak mücadele ederek mümkün olabileceğini iyi bilen yoldaşımız, bu temelde mücadelesini büyütme kararlılığına ulaştı. Çocukluk yıllarının kahramanı gerillaya ulaşmayı en büyük amacı haline getiren Benda yoldaşımız, 2013 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.
Gerillayı halkımızın mücadele tarihinin devamı ve aynı zamanda toplamı olarak ele alan Benda yoldaşımız, bu bilinçle ilk başlarda karşılaştığı zorlukları büyük bir anlam gücüyle aşmayı başardı. Karşılaştığı her zorluğu aştıkça daha da geliştiğinin ve büyüdüğünün farkına varan yoldaşımız, bunu bir mücadele tarzı olarak ele aldı. Gerillanın dürüst, samimi yoldaşlığı ve eşsiz Kurdistan doğasıyla bir hakikati temsil ettiğinin altını çizen yoldaşımız, bunların birbirinden ayrı ele alınamayacağını belirtti. Özellikle kahraman şehitlerimizin ve Önderliğimizin büyük bedeller vererek yarattığı gerilla yaşamının kutsallığının burada yattığını belirten yoldaşımız, bu nedenle yaşama coşku, heyecan ve aşkla katılım sağladı. Henüz gerilla saflarında yeni olmasına rağmen ulaştığı bilinç ve anlam derinliği ile kısa sürede kişiliğinde önemli değişimler yaratan Benda yoldaşımız, öncü bir komuta adayı oldu. Yeni savaşçılar eğitimini bitirdikten sonra Medya Savunma Alanları’nın farklı bölgelerinde pratik yürüten yoldaşımız, bu süreç içerisinde örgütsel ve yaşamsal anlamda önemli tecrübeler edindi. Güçlü ve dur durak bilmeyen yüksek tempolu katılımıyla kısa sürede yetkin bir YJA Star gerillası oldu.
Sömürgeci Türk devletinin halkımıza ve Hareketimize yönelik saldırıları başladığında savaşın yoğun yaşandığı alanlara gitmek isteyen yoldaşımız, öncesinde kendisini askeri ve ideolojik anlamda derinleştirmesi gerektiğini düşündü. Bu temelde yaptığı öneriler kabul edilen yoldaşımız, ilk olarak askeri uzmanlık eğitimine dahil oldu. İlgisiyle kısa sürede birçok konuda ilerleme kaydeden Benda yoldaşımız, yoldaşlarına yardım ederek ve uzun bir süre onları eğiterek militanlık görevini yerine getirdi. Bu eğitimle artık profesyonel bir YJA Star gerillası olan yoldaşımız, kendisini Şehîd Bêrîtan ve Şehîd Zîlan’ın özgürlük ruhu ve çizgisi temelinde eğitmek için ideolojik eğitimlere dahil oldu. Burada özellikle kadın özgürlük mücadelesine, tarz ve yöntemlerine yoğunlaşan yoldaşımız, önemli sonuçlara ulaştı. Önderliğimizin etrafında ateşten bir çember olan öncü kadın militanların ardılı olmayı temel amaç edinen yoldaşımız, bu amaç doğrultusunda güçlü bir katlımın sahibi oldu. Partimiz PAJK’ta somutlaşan kadın özgürlük mücadelesinin bir neferi olabilmenin kendisini kadın özgürlük ilkelerinde eritmekten geçtiğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunun için hesapsız ve tereddütsüz bir katılımı esas aldı. Yüzü her zaman Bakurê Kurdistan’a dönük olan Benda yoldaşımız, eğitimini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Bakurê Kurdistan’a gitmek için önerilerde bulundu. Fakat mücadelemizin dönem görevlerinden dolayı farklı bölgelere geçen yoldaşımız, gittiği her bölgede öncü düzeyde bir katılımı esas aldı. Önemli görev ve sorumluluklar üstlenen yoldaşımız, küçük büyük demeden her çalışmaya koştu. Bu nedenle birlikte mücadele ettiği tüm yoldaşlarınca sevilip saygı gören bir YJA Star komutanı oldu. Bakurê Kurdistan’a gitme önerisini her defasında yoldaşlarıyla paylaşan yoldaşımız, ulaştığı katılım düzeyi, kazandığı tecrübeler ve Apocu yaşam ölçülerindeki netliği sayesinde amacına ulaşmayı başardı. Önerisi kabul edilen Benda yoldaşımız, büyük bir coşku, moral ve heyecanla Bakurê Kurdistan yollarına koyuldu.
Bakurê Kurdistan’da mücadele etmeyi en temel bir devrimci görev olarak ele alan yoldaşımız, sömürgeci Türk devletinin yenilgiye uğratılmasının aynı zamanda halkımızın bulunduğu diğer alanlarda da özgürlüğüne kavuşması anlamına geleceğinin bilinciyle hareket etti. Bunun için burada sürdürülecek mücadeleye büyük bir anlam atfetti. Özellikle Botan gibi gerilla mücadelemizin ilk başladığı ve halklaştığı bir alanda gerillacılık yapmayı büyük bir şans olarak değerlendiren yoldaşımız, kendisine duyulan güvene layık olmak için sabırsızlandı.
Büyük bir fedakarlık ve eşsiz emekler sonucu Botan dağlarına ulaşmayı başaran Benda yoldaşımız, burada bölge komutanlığı görevi üstlendi. Düşmanın tüm saldırılarına karşı Bakurê Kurdistan’da gerillacılığı geliştirmekte ısrarcı olan yoldaşımız, bunu aktif eylemsellik içinde olmaktan geçtiğinin bilincindeydi. Bu anlamda önemli bir yoğunlaşma düzeyine sahip olan yoldaşımız, bunu tüm pratiğine yansıtmayı başardı. En zor şartlarda ve imkansızlıklar ortamında yoldaşlarına yoldaş olmayı, komutanlık yapmayı, PKK’de vücut bulan özgür kadın gerçeğini ve Kürt kadının büyük yiğitlik duruşunu Botan dağlarında temsil etti. Botan’ın birçok bölgesinde gerillacılık yapan Benda yoldaşımız, bulunduğu her yerde sade yaşamı, güçlü yoldaşlığı ve coşkulu katılımı ile yoldaşları için moral kaynağı olmasını bildi. 25 Temmuz 2024 günü gelişen düşman saldırısında beraberindeki Destîna ve Baran yoldaşlarımızla birlikte şehadete ulaşan Benda yoldaşımız, son nefesine kadar kendisini yeniden var eden özgürlük ilkelerine bağlı olmayı başardı. Yoldaşları olarak Benda yoldaşımızın bizlere devrettiği özgürlük mücadelesini mutlaka zaferle taçlandıracağımızın sözünü veriyoruz.
Destîna yoldaşımız, yurtseverliğin derin yaşandığı ve soykırımcı Türk devletine karşı direnişi ile bilenen Kurdistan’ın kadim kenti Cizîra Botan’da dünyaya geldi. Destîna yoldaşımız yaşama gözlerini açtığında kendisine, 1992 Şirnex Direniş Newrozu’nda gözaltına alınan ve katledilen Şehîd Bişeng Anık’ın adı konuldu. Şehîd Bişeng’in direniş ruhunun her zaman canlı olduğu bir toplumda büyüyen yoldaşımız, adına layık bir karakter kazandı. Yurtseverlik bilinci ve ailesinden aldığı terbiye yoldaşımızın erken yaşta özüne bağlı yurtsever bir Kürt kadını olarak yetişmesine vesile oldu. Öz kimliğine ve geleneklerine bağlı bir birey olarak her zaman Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ne sempati besledi. Yakın çevresinden gerilla saflarına katılımların olması ve yaşanan savaştan dolayı gerillanın destansı direnişine hayranlık duydu. Cizîra Botan gibi politik ve yurtsever bir toplumda büyüyen yoldaşımızın kişiliği de bulunduğu topluma göre şekil aldı. Liseye kadar TC’nin asimilasyoncu okullarında okuyan ve devletin bu politikalarının bilincinde olan yoldaşımız, anadilini konuşma konusunda her zaman ısrarcı bir tutum sergiledi. Öz benliğini korumak için yoğun bir çaba verdi. Sistemin kadına biçtiği rolü ve erkek egemen zihniyeti sorgulayan yoldaşımız, gerilla saflarında mücadele yürüten kadın gerillaları kendine örnek aldı. Özellikle kadın gerillaların savaş ve yaşamdaki öncülüklerini öğrendikçe arayışlarını derinleştirdi. Bir kadın olarak toplum için büyük hedeflerinin olması ve sıradan bir hayatın kendisini tatmin etmemesi gerektiğini düşünerek gerilla saflarına katılmak için güçlü arayışlar içerisine girdi. Gerilla saflarına katılan yakın akrabalarından etkilenen yoldaşımız, bu katılımlardan büyük bir güç aldı. DAİŞ çetelerinin Rojavayê Kurdistan ve Şengal’de halkımıza dayattığı soykırıma karşı fedaice direnen ve destanlar yazan gerillaya katılım kararı verdi. Özellikle Cizîra Botan’da gelişen Özyönetim Direnişi sırasında devletin halkımıza yaşattığı vahşetin intikamını almak için öfkesini büyüttü. Sistemin tüm kirli politikalarını boşa çıkarmanın en değerli yolunun özgürlük saflarına katılımından geçtiğinin bilinciyle yüzünü gerillanın kutsal mekanlarına döndü.
2015 yılında Botan’da gerilla saflarına katılan Destîna yoldaşımız, özlemini duyduğu ve hayal ettiği bir yaşama başlamanın sevincini yaşadı. Yeni savaşçı eğitimini Botan’da alan yoldaşımız, eğitimlere büyük bir moral ve coşku ile katıldı. Dağ ve gerilla yaşamına kısa sürede motive olan yoldaşımız, güçlü yoldaşlığı sayesinde yeni bir gerilla olmasına rağmen tüm yoldaşlarının gönlünü ve saygısını kazandı. Başarılı bir eğitimden sonra pratik çalışmalara dahil olan yoldaşımız, üstlendiği her çalışmayı layıkıyla yerine getirmeye çalıştı. Botan’daki çetin savaş ortamında pişerek ve pratik tecrübeler kazanarak Medya Savunma Alanları’na geçti. Hedefini büyüten ve büyük bir kararlıkla yetkin bir gerilla olmayı amaçlayan Destîna yoldaşımız, bulunduğu her yerde yaşamdaki duruşu ile yoldaşlarını etkiledi. İşgalci ve sömürgeci TC devletinin Çöktürme Planı’nı devreye koyması ve Hareketimizi tasfiye etme konsepti başlatmasına karşı uzman bir gerilla olarak cevap olabileceğini bilerek uzmanlaşma eğitimi için öneride bulundu. Dönem taktiklerinde hakimiyet kazanmak ve pratik süreçte yaşanan eksikliklerin analizini yaparak daha güçlü çıkışlar yapmak isteyen yoldaşımız, eğitim sürecinde her anlamda derin sorgulamalar yaşadı. Özellikler kadın ordulaşması ve Parti materyalleri üzerine yoğunlaşarak PKK ve PAJK kimliğinin gereklerini layıkıyla yerine getirme çabası verdi. Eğitim sürecini iyi değerlendiren Destîna yoldaşımız, uzman bir YJA Star gerillası olarak mezun olduktan sonra Medya Savunma Alanları’nda devrimci görevler üstlendi. Her göreve şehitlere layık olma bilinciyle yaklaşarak kararlı duruş sahibi oldu ve örnek bir Apocu militan haline geldi. Destîna yoldaşımız doğduğu, ilk gerilla pratiğini geçirdiği ve şekillendiği Botan’a geçmek istedi. Sürecin zorlu karakterini, savaşın sıcaklığını ve dönem görevlerini bilerek cevap olabilmek için kendisini her anlamda hazırladı. İdeolojik akademilerde eğitime dahil olan yoldaşımız, eğitim sürecindeki katılımı ve yoldaşları ile yürüttüğü tartışmalarla hem kendisini hem de yoldaşlarını geliştirdi. Kadın özgürlük ilkelerini kişiliğinin başat özellikleri haline getirmek istedi. Bu anlamda ölçülü, ilkeli, özgürleştirici ve güç veren özgür kadın duruşuyla yoldaşlarına örnek olmayı başardı. Tecrübeleri, askeri yetkinliği ve ideolojik birikimi ile düşmanın saldırılarına cevap olmak isteyen yoldaşımız, tekrar ilk gerillacılık yaptığı alanlara döndü. Aldığı eğitimleri yaşamda uygulamak isteyen ve sürecin beklentilere göre hareket eden Destîna yoldaşımız, çalışmalardaki özverili yaklaşımıyla özgür kadın kimliğinden asla taviz vermedi.
25 Temmuz 2024 günü Botan’da gerçekleşen düşman saldırısında şehitler kervanına katılan Destîna Botan yoldaşımız, mütevazi yaşamı, şehitlere olan bağlılığı ve içten yoldaşlığı ile mücadele tarihimize adını silinmeyecek bir şekilde yazdırdı. Ardılları olarak Destîna yoldaşımızın bizlere bıraktığı mücadele mirasına layık olacağımızı belirtiyor ve tüm şehitlerimizin anısı önünde saygı ile eğiliyoruz.
Baran yoldaşımız, Kurdistan’ın önemli direniş kentlerinden Wan’da yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Yaşadığı çevrenin ve ailesinin Kürtlük değerlerine bağlı olmasından dolayı Baran yoldaşımız da özüne bağlı bir şekilde yetişti. Yurtsever halkımızın her geçen gün mücadelemizi sahiplenmesiyle Wan’ın bir serhildan kentine dönüşmesi, kuşkusuz Baran yoldaşımızı da derinden etkiledi. Devrim ruhunun hakim olduğu bir kentte yaşaması nedeniyle küçük yaşta mücadelemizi tanıma imkanına ulaştı. Özellikle gerillanın fedakarca mücadelesine hayranlık duyan yoldaşımız, en büyük hayalini bir gün gerillaya katılmak olarak belirledi. Düşman gerçekliğini halkımıza, özellikle de annelerimize yönelik gelişen saldırı ve işkencelere şahit olarak bilince çıkaran Baran yoldaşımız, düşmana büyük öfke duyduğu gibi bir gün bu yapılanların intikamını alacağının sözünü verdi. Asimilasyoncu TC okullarında 9 yıl okuyan yoldaşımız, bu okulların birer asimilasyon yuvası olmaktan başka bir rolünün olmadığının farkına vararak terk etti. Aynı zamanda düşmanın Kürt gençlerini özel savaş politikalarıyla özlerinden ve mücadeleden uzaklaştırdığını fark eden Baran yoldaşımız, bilinçlenerek buna karşı durdu. Kendisi gibi yüreği halkımızın özgürlük mücadelesi için atan arkadaşlarını da bu anlamda uyaran ve onların bilinçlenmesi için çaba harcayan Baran yoldaşımız, bunu örgütlü bir mücadele ile başarıya ulaştırabileceğine inandı. Bu temelde yurtsever devrimci gençlik çalışmalarında yer alan yoldaşımız, etkili bir şekilde mücadele etti. Yer aldığı bu çalışmaların öneminin farkında ve başarılı bir pratiğin sahibi olan yoldaşımız, bunun halkımızın özgürlüğü sağlamaya yetmediğini düşündü. Bu temelde mücadelesini daha da büyütme kararlılığına ulaştı. Özellikle düşmanın halkımızın kazanımlarının bulunduğu her alana saldırması ve soykırım siyasetini sürdürmesi Baran yoldaşımız için daha fazla mücadele etme gerekçesi oldu. Bunun en iyi Kurdistan dağlarında gerilla mücadelesiyle mümkün olabileceğine inanan yoldaşımız, bu temelde yüzünü Botan dağlarına dönerek gerillaya katıldı.
Gerilladaki ilk eğitimlerini Botan’da bulunan yoldaşlarından alan Baran yoldaşımız, savaş koşullarında eğitim almayı kendisi için büyük bir şans olarak gördü. Gerillacılığa dair öğrendiği tüm hususları anında pratikleştirme imkanı bulan yoldaşımız, böylece kısa sürede yetkin bir özgürlük gerillası olmayı başardı. Her geçen gün tecrübelerine yenilerini ekleyen Baran yoldaşımız, büyük bir iddia ve kararlılıkla katıldığı gerilla yaşamının her anını özgürlük anları olarak değerlendirdi. Gerilla yaşamı ile kendisini yeniden doğmuş gibi hisseden yoldaşımız, günden güne katılım temposunu yükselterek dönem ihtiyaçlarına cevap olmayı esas aldı. Birlikte mücadele ettiği yoldaşlarının gerillacılık tecrübelerinden yararlanmayı ve böylece yetkin bir Apocu militan olmayı hedefleyen Baran yoldaşımız, yeni dönem gerilla taktiklerine büyük bir ilgi duydu. Bu konularda eğitim gören yoldaşlarından yardım alan Baran yoldaşımız, istekli ve öğrenmeye olan hevesi sayesinde birçok gerilla taktiğinde uzmanlaştı. Aynı zamanda yoldaşlarıyla yaptığı tartışmalarda Apocu militanlığın esaslarını da öğrenen yoldaşımız, artık yetkin ve tecrübeli bir Botan gerillası olarak mücadeleye katıldı. Botan alanında birçok çalışmada yer alan yoldaşımız, burada birçok değerli Apocu militanla aynı patikalarda yürüme, aynı dağ zirvesinde konaklama şansına ulaştı. Birlikte mücadele ettiği her bir yoldaşından yeni şeyler öğrenen yoldaşımız, bu anların tümünü yaşamının en değerli hatıraları olarak hafızasına kaydetti. Bu yönüyle tüm yoldaşlarının değer verdiği bir militan oldu. Birlikte yaşadığı, mücadele ettiği her bir yoldaşının şehadetinden sonra mücadele azmini daha da artıran Baran yoldaşımız, şehitlere ancak böyle layık olabileceğinin bilinciyle davrandı. Aynı zamanda bu yoldaşlarının yarattığı direniş kültürünü korumak ve daha da büyütmek için ideolojik mücadele vermekten geri durmadı. Yaşanan her bir eksikliği ve sürece cevap olmayan pratikleri eleştirerek dönem görevlerini yerine getirmenin çabasını gösterdi. Böylece Rêber Apo’nun fiziki özgürlüğü için başlatılan hamleye aktif bir katılım sağlamak istedi. Emekçi ve dürüst bir kişiliği olan Baran yoldaşımız, bu özelliğiyle tüm yoldaşlarına güven verdi. Yoldaşlarının kendisine olan güvenine layık olabilmek için durmak bilmeden her çalışmaya koştu. Ulaştığı askeri, yaşamsal ve ideolojik birikimle Botan’a ulaşan her bir yoldaşının alana kısa sürede adapte olmasında yardımcı olan Baran yoldaşımız, mütevazı kişiliği ile de örnek bir Apocu militan olmayı başardı.
25 Temmuz 2024 günü gelişen düşman saldırısında Benda ve Destîna yoldaşlarımızla birlikte şehadete ulaşan Baran yoldaşımız; samimi, dürüst yoldaşlığı, emekçi ve mütevazı kişiliği ile Botan’ın unutulmaz militanları arasındaki yerini aldı. Yoldaşları olarak Baran yoldaşımızın özlem ve hayallerini mutlaka gerçekleştireceğimizin sözünü veriyoruz.
31 Temmuz 2024
HPG Basın İrtibat Merkezi