Basına ve Kamuoyuna!

Partimizin öncü fedai militanlarından Deniz, Rodî, Dilêr, Canfeda ve Adil yoldaşlarımız farklı tarih ve yerlerde gerçekleşen düşman saldırılarında şehadete ulaşarak ölümsüzleşmiştir.

Kendilerini fedailik çizgisinde eğiterek Egîd ve Zîlanların iyi bir yoldaşı olan ve demokratik modernite gerillacılığına nitelik kazandıran Deniz, Rodî, Dilêr, Canfeda ve Adil yoldaşlarımız öncü militan ve örnek komutanlar olarak her zaman mücadelemizde yaşayacaktır. Fedai yoldaşlarımızın duruşları, hesapsız katılımları, sarsılmaz iradeleri, kararlılıkları, fedai ruhları, olağanüstü emek ve çabaları biz yoldaşlarına daha doğru ve etkili mücadele etmenin yolunu göstermiştir. Fedai komutanlarımızın izinde yürüyerek ve Apocu fedai ruhlarını yaşamımızın her anına hakim kılarak anılarını yaşatma ve amaçlarını mutlaka başarma sözümüzü veriyoruz.

Özgürlük mücadelemizin bu yiğit evlatlarını büyük bir emek ve fedakarlıkla büyütüp yetiştiren ve halkımızın özgürlük mücadelesine kazandıran değerli yurtsever aileleri başta olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.

Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Deniz – Tekin Okan

Rodî – Emrecan Şahin

Dilêr – Dilêr Ruzgart

Canfeda – Savaş Abo

Adil – Ömer Nezar

Dili, tarihi ve kültürü yok sayılan halkımız, sömürgeciler tarafından tarihin en acımasız saldırılarının hedefi olmuş ve adeta yol oluşun eşiğine getirilmiştir. Baskı ve zulmün her türüne maruz kalan, iradesi kırılan ve adeta kendi kendisini inkâr etme konumuna düşürülen ezilen halkımız, Önder Apo öncülüğünde gelişen partimiz PKK’yle birlikte üzerindeki ölü toprağını atmış ve tarihi özgürlük yürüyüşüne başlamıştır. İşgalci Türk devletinin bütün imha saldırılarına rağmen Kurdistan’da direniş geleneğini temsil eden ve onurlu yaşam çizgisinde ısrar eden PKK’nin zafer ruhuyla buluşmuştur. Ölümsüz şehitlerimizin damla damla kanlarını dökerek yarattığı değerlerle bugüne gelen; kadınlar ve gençler olmak üzerek bütün ezilenleri direniş bayrağı altında toplayan mücadelemiz, yeni ve özgür yaşam umudunu yeniden yaratmıştır.

Kurdistan’da zulme karşı direniş çizgisinin temsil edildiği Êlih kentimiz, Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin serhildan ruhuyla karşılandığı ve toplumsallaşarak güçlendiği ilk kentlerden olmuştur. Egîd (Mahsum Korkmaz) ve Çiyager Hêvî (Cihat Türkan) gibi büyük komutan ve kahramanları bağrında yetiştiren Êlih kentimiz, mücadele saflarına binlerce yiğit evladını göndermiştir. Kurdistan’ın en kadim kentlerinden olan, birçok farklı kültüre ev sahipliğini yapan ve güçlü yurtsever duyguların hakim olduğu Êlih’ın Hezo ilçesine bağlı Baştirmê Xarê (Aşağı Kıratı) köyünde dünyaya gelen Deniz yoldaşımız, Êlîh’ın derin yurtseverlik kültürüyle büyümüştür. Kurdistani değerlerin önde olduğu bir aileye, yörede yurtseverliğiyle tanınan, Şex Seîd ve Sason direnişlerine güçlü katılımıyla bilinen değerli Aliyonî aşiretine mensup olması, Deniz yoldaşımızın erkenden mücadeleci bir kişilik sahibi olmasını sağlamıştır. Aynı zamanda tarım ve hayvancılıkla yaşamını sürdüren bir aile içine şekillenmesi Deniz yoldaşımızın emekçi özelliklerinin ön planda olmasını beraberinde getirmiştir. Maddi sıkıntılardan dolayı çalışarak ailesine katkıda bulunan Deniz yoldaşımız, eğitimini tamamlamak için büyük bir bağla bağlı olduğu topraklardan kopmak zorunda kalmıştır. Sistemin okullarında okumanın yarattığı çelişkileri zaman geçtikçe fark eder ve bu çelişkilere cevap bulmaya çalışır. Üniversitede mühendislik okuyan yoldaşımız, aynı süreçte gençlik çalışmalarına dahil olur ve Önder Apo felsefesini, PKK’nin tarihi direnişini yakından tanımaya başlar. Dört yıl boyunca gençlik çalışmalarında yer alarak öncü bir halk militanına dönüşen Deniz yoldaşımız, asimilasyon politikalarına karşı Kürt gençlerini bilinçlendirmek ve korumak için büyük bir çaba ortaya koymuştur. Araştırmacı kişiliği her dönemde ön planda olan yoldaşımız, yürüttüğü çalışmalarla birlikte birçok farklı alanda da kendisini geliştirmiştir. Yakın arkadaşı ve birlikte çalışma yürüttüğü can yoldaşı Canfeda Welat Mahîr (Ahmet Vatan Ekmen) yoldaşın 2009 yılında Êlih’te şehadete ulaşması Deniz yoldaşımız üzerinde büyük bir etki yaratmıştır. Yürüttüğü mücadele sırasında derin bir bilgi birikimine kavuşan ve PKK’nin şehitler gerçeğini doğru temelde bilince çıkaran Deniz yoldaşımız, şehitler çizgisine bağlılık temelinde 2010 yılında Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katılmıştır.

Aradığı bütün soruların cevabını PKK’de bulan ve yaşadığı bütün çelişkileri PKK’yle aşan Deniz yoldaşımız, erkenden sistemin kendisinde yaratmış olduğu tahribatların farkına varmış ve Apocu çizgiden militan bir kişilik sahibi olmak için ilk günden itibaren güçlü bir katılım sahibi olmuştur. Özgürlüğün ana diyarı olan Kurdistan dağlarında kutsal gerilla yaşamıyla bütünleşen yoldaşımız, ailesinden aldığı kültür ve temiz ahlak sayesinde PKK’yle bütünleşmekte zorluk çekmemiş, yaşamın her alanına rengini ve yoldaşlığını yansıtmıştır. Gerillacılık yaşamı boyunca partileşme çizgisinde tereddütsüz yürümüş ve komutanlaşmada ölümsüz öncülerimiz Êgîd ve Çiyagerlerin takipçisi olmuştur. Metîna alanında ilk gerillacılık pratiğini başarılı bir şekilde yürüten yoldaşımız, durup dinlenmeden mücadele etmiş, halkımızın özgür gelecek umutlarını gerçekleştirmek için canla başla emek vermiştir. Önder Apo’ya ve onun özgürlük felsefesine sınırsız bir bağla bağlı olan Deniz yoldaşımız, sahip olduğu güçlü yoğunlaşmaları pratikleştireceği alan olarak Hêzên Taybet’i görmüş ve fedailer çizgisinde ilerleyerek Hêzên Taybet çalışmalarına dahil olmuştur. Önderlik çözümlemeleri ve savunmaları kendisini için temel eğitim materyali haline getiren Deniz yoldaşımız, yaşamının her an’ını Önderlikle ve mücadeleyle geçirmiştir. Her yoldaşının gelişiminden kendisini bire bir sorumlu görmüş, onların Önderlik çizgisinde militanlaşması için büyük bir emek vermiştir. Özgürlüğü emekle oluşturan ve her an’ı Önderlikte bütünleşerek anlamlandıran Deniz yoldaşımız, hakikatin özüyle bütünleşen yoldaşlarımızdan olmuştur. Birçok hassas çalışmada yer alarak başarıya taşıyan, en zor koşullarda pes etmeyerek çözüm yaratan Deniz yoldaşımız, Önderliğe olan bağlılığını hem pratikleştirerek mücadelesine hem yazdığı şiirlere yansıtmıştır.

‘’Güvercin olsam,

Uçurum kenarında kanatlanıp,

İmralı surlarına konsam.

Sana gelsem,

Bu hasretliğe son versem,

Sarılsam sana bin yılların özlemiyle…’’ diyerek binlerce yoldaşının duygularına tercüman olan Deniz yoldaşımız, 11 yıllık gerillacılık yaşamı boyunca güçlü yoldaşlık bağları kurmuş ve Önder Apo'nun fedai militan duruşunu şehit düştüğü ana kadar da göstermiştir. Emekçi, fedakar, özverili, paylaşımcı, mütevazi özellikleriyle mücadele saflarında bütünlüklü ve sınırsız kişiliği ile tanınan Deniz yoldaşımız, birlikte çalışma yürüttüğü bütün yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazanmıştır. Zap, Zagroslar, Metîna başta olmak üzere mücadelenin olduğu her alanda gerillacılıkta öncülük rolünü başarıyla yerine getiren Deniz yoldaşımız, Şehîd Çiyager’in de dediği gibi sonun muhteşem olacağını yaşamın her alanında pes etmemekle mümkün kılınabileceğini sergilediği pratikle ortaya koymuştur.

Sömürgeci Türk ordusunun işgal saldırıları karşısında bulunduğu her alanda yoldaşlarına öncülük yapan ve fedaice savaşarak mücadele çizgisini her zaman yükselten Deniz yoldaşımız, yeni dönemin ruhunu yakalayarak zengin gerillacılık taktikleriyle bütünleştirmiş ve işgalcilere ağır darbeler vurulmasını sağlamıştır.

Zîlanların fedai çizgisinin yiğit militanı Deniz yoldaşımız, düşmana olan büyük öfke ve kiniyle mücadelesini her gün yükseltmiş ve biz geride kalan yoldaşları için büyük bir mücadele mirası bırakmıştır. Öncü komutan ve Parti militanı Deniz yoldaşımız her zaman mücadelemizde yaşayarak önümüzü aydınlatacaktır.

Rodî Zagros yoldaşımız, özlü yurtseverliği ve direngenliğiyle bilinen Colemêrg’de Mamxurî aşiretine mensup bir ailede dünyaya gelmiştir. Rodî yoldaşımız, kadim Kürt kültürünü, toplumsal ahlakı ve yurtseverlik duygularını güçlü yaşayan bir aşiret ve ailede büyümüştür. Ailesinden özgürlük mücadelesine birçok katılım olmuş ve şehadetler yaşanmıştır. Rodî yoldaşımız, Colemêrg’de kendisini çıplak zor ve devlet terörü olarak açıktan hissettiren düşman gerçekliğini görerek büyümüştür. Hem faşist TC’nin zulmüne tanık olması, hem de Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın Zagroslar’da yankılanan kahramanlık destanlarını bilmesi onu erkenden mücadele gerçekliği ile tanıştırmıştır. Rodî yoldaşımız, güçlü bir ahlaka, sağlam karaktere, araştırmacı bir kişiliğe, çok keskin ve kıvrak bir zekaya, yüksek anlama kapasitesine sahip bir çocuk olarak büyümüştür. Sıra dışı yeteneği, insan güzeli özellikleri ve mütevazı duruşuyla erkenden sivrilmiş, çok zeki ve başarılı bir öğrenci olarak Fen Lisesi’nde okumuştur. Daha sonra ise bilgisayar mühendisliği bölümünü kazanarak üniversiteye gitmiştir. Bir yıl boyunca üniversite ortamında kaldıktan sonra onurlu bir Kürt genci olarak kendisinin de halkı için mücadele etmesi gerektiğine kanaat getirerek yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına katılmıştır. Bir süre gençlik çalışmalarında aktif görevler aldıktan sonra 2014 yılında partimiz PKK’ye katılım kararı vermiştir. Rodî yoldaş, düşman okulunu bırakıp sömürgeci soykırımcı Türk devletine karşı tek çözüm yolunun Apoculuk olduğunu dile getirip Kurdistan dağlarının yolunu tutmuştur.

Heftanîn’de gerillaya katılan Rodî yoldaş, ilk gerilla eğitimini burada almış ve pratiğe katılmıştır. Heftanîn’de gerillacılığı öğrenmiş, Kurdistan dağlarıyla bütünleşmiş, Apocu militanlığın gerekliliklerini kişiliğinde yaşamsallaştırmaya çalışmıştır. Daha sonra Zap alanına geçerek burada pratik yürütmüştür. Rodî yoldaş, PKK’nin değişim ve dönüşüm gücüne şahitlik etmiş ve oldukça etkilenmiştir. PKK’nin köhnemiş düzen kişiliğini nasıl çözümleyip eleştiriye tuttuğunu, eskiyi, geriyi, köleleştireni, çirkini, kötüyü, cüceyi ve zayıfı nasıl aşıp yeni, gelişkin, özgür, güzel, iyi, yüce ve güçlü kişilikleri yarattığını görmüştür. Kendi şahsında da bizzat yaşayarak deneyimlediği gibi, PKK’nin cücelikten yüceliğe yol alan özgürleşmenin ta kendisi olduğunu bilince çıkarmıştır.

Rodî yoldaş, hiçbir zaman mevcut olanı yeterli görmemiş, yetkin bir hakikat arayışçısı olarak her daim daha güzelin, iyinin, doğrunun ve özgürleştirici olanın peşinden koşmuştur. Kapitalist düzenin günümüz insanlarına aşıladığı kısa yoldan sonuç elde etme, fazla emek vermeden bir şeylerin sahibi olma, kestirme yöntem ve hilelere başvurma özelliklerine asla tenezzül etmemiştir. Her daim eşyanın tabiatı gereği her şeyi köklü anlamanın, derinliğine idrak etmenin, bunu yaparken sorgulamanın, devrimci bilinciyle süzgeçten geçirmenin çabasını vermiştir. Rodî yoldaşımız çok değerli arayış ve çabalarının bir sonucu olarak Önderlik çizgisini ve Önder Apo’yu savunmak için fedai kişiliğine ulaşmayı hedefleyerek Hêzên Taybet örgütlemesine geçmiştir. Şehîd Zilan’ın fedai kişiliğine ulaşma amacıyla çok büyük bir emek vermiş, yaşamının her anını bu kutsal iddia ile örgütlemeye çalışmıştır.

Rodî yoldaş, sorumluluğun bir özgürlük ilkesi olduğuna yürekten inanmış, sorumluluğu ve devrimciliği şu sözlerle ifade etmiştir: ‘’Devrimci kendini sorumlu hisseden insandır. Tarihe, halklara, yaşama karşı bir sorumluluktur bu. Bir insan bildiği şeylerden sorumludur, ancak devrimci her şeyi bilmekle de yükümlüdür. Dünyanın herhangi bir yerindeki zulme ve gericiliğe karşı kendini sorumlu görür, eyleme geçer ve geçirir. Bilmiyordum, farkında değildim diyemez. Onun sorumluluğu vicdanıdır. Yüzbinlerce devrimciyi mücadeleye çeken bu sorumluluk duygusudur. Bir devrimci ya sorumluluklarını yerine getirir ve tarihe yön verir ya da tarihin çöp sepetine atılmaktan kurtulamaz. Sorumluluk başkaları için yaşayabilmektir. Önderlik, ‘bir an bile kendim için yaşamadım’ derken halkı, ülkesi, yaşam için duyduğu sorumluluğu ifade eder. Mazlumların, Kemallerin, Hayrilerin, yaşam duruşları ve eylemleri bu sorumluluk bilincinin sonucudur.’’

Dar sorumluluğu, sınırlara hapis olmuş bir kişiliği, önündeki engelleri aşamamayı, dogmatizme çakılıp kalmayı asla kabul etmemiştir. Rodî yoldaş, kişiliğinde somutlaşmış olan güçlü karakter, fedai ruh ve keskin zeka ile yüksek başarılara kilitlenen fedai bir devrimci olmaya çalışmıştır. Bu özellikleri ile bulunduğu ortamlarda herkesten birkaç adım önde düşünmeyi, mevcut olanın ötesindekileri hayal etmeyi ve bunları sadece hayallerle sınırlı tutmayıp bir hakikat haline getirebilmeyi başarmıştır. Rodî yoldaşımız, Hêzên Taybet’de yüksek bir bilme düzeyi, birikim, alt yapı, hassasiyet, duyarlı kişilik ve fedai katılım ölçüsü gerektiren çalışmalarına hesapsızca katılmıştır. Sadece katılmakla kalmamış, kısa sürede öncülük eden düzeye gelmiş ve büyük bir ivme kazandırmıştır. Uzman ve yetkin insanların birkaç yılda öğrenip kavrayabildiklerini birkaç ayda kavrayıp pratiğe aktarabilen bir kabiliyette olan Rodî yoldaş, mücadelemize çok önemli katkılar sağlamıştır. Önder Apo’nun, ‘’en büyük teknik insandır’’ sözünü kendisine düstur edinen Rodî yoldaş, devrimci bilinci, zekası, emeği, yüksek öngörüsü, azmi, çabası ve meziyetleriyle Önderliğimizin bu sözünü kendi şahsında bir hakikat haline getirmiştir. Demokratik Modernite Gerillacılığı’nı bilim ve teknik alanındaki gelişmelerle farklı bir aşamaya taşırmayı başaran Rodî yoldaş, kendi alanında ilkleri başarabilen bir militan olmuştur.

Rodî yoldaşımız, sadece bilim-teknik alanındaki yetkinliğiyle değil, Apocu militanlık ölçülerini temsil etme kabiliyeti, samimi yoldaşlığı ve dervişane duruşuyla da öne çıkmıştır. Fedailiği bir an’da gerçekleştirilecek bir olay olarak değil, yaşamın her anında temsil edilmesi gereken bir duruş olarak ele almış ve bunu gerçekleştirmeyi başarmıştır. Fedai ruhla dopdolu olan Rodî yoldaş, birim sorumluluğundan onlarca yoldaşının komutanlığını yapmaya kadar farklı görevleri üstlenmiş ve bunları başarıyla yerine getirmiştir. Kadın özgürlük çizgisine yürekten inanan, cins mücadelesini kişiliğinde veren, doğru ve ölçülü bir yoldaş olmanın çabasını vermiştir. Bu çabasıyla kadın yoldaşlarının takdirini kazanmış, ilke ve ölçüler temelinde doğru yaşamayı ve sonuç alarak çalışmayı başarabilmiştir.

Rodî yoldaşımız, bir fedai olarak katıldığı özgürlük mücadelesine çok büyük faydalar sağlayan, fark yaratan ve ufuk açan yeni dönem gerillacılığının yetkin bir fedaisi ve komutanı olarak önemli roller oynamıştır. Mücadelemiz için çok büyük bir gelecek vaat eden, başaracağı çok daha büyük işler ve devrim görevleri varken, gerçekleşen bir düşman saldırısında şehadete ulaşmıştır. Değerli ailesinin, yurtsever aşiretinin ve tüm Kürt halkının her daim gururla anacağı bir devrimci olan Rodî yoldaş, mücadelemizde fark yaratan ve büyük başarılar sağlayan Apocu fedai bir komutan olarak adını yüreğimize ve bilincimize kazımıştır. Rodî yoldaşın, 8 yıllık devrimci yaşamına sığdırdığı başarılar ve çizdiği yol, biz yoldaşları tarafından örnek alınacak, onun başlattığı ve başardığı çalışmalar daha da büyütülecek, Özgür Önderlik Özgür Kurdistan yürüyüşümüzü gerçekleştirmenin temel kilometre taşlarından biri olacaktır.

Dilêr Derwêş yoldaşımız, Rojhilatê Kurdistan’ın Merîvan şehrinde yaşama gözlerini açmıştır. Dilêr yoldaşımız, kültürüne, toprağına, toplumsal kimliğine bağlı bir halk gerçekliği içerisinde büyümüştür. Rojhilatê Kurdistan halkımızın kültürünü çok köklü ve güçlü şekilde bir yaşaması, evlatlarının da kendi kökleri üzerinde yetişmesini sağlamış, savrulup asimile olmalarına izin vermemiştir. Büyük bedeller verilerek Rojhilat’ta sergilenen direnişler, serhildanlar ve kesintisiz özgürlük mücadelesi soylu bir direniş damarının hep canlı olmasını beraberinde getirmiştir. Rojhilatê Kurdistanlı gençler bu soylu direniş damarını kendilerine esas alarak halkı ve ülkesi için hesapsızca mücadele etmiştir. Rêber Apo'nun ideoloji ve felsefesi, Partimiz PKK’nin gelişen ve sürekli büyüyen mücadelesi Rojhilat’taki halkımızı da etkisi altına almış, yurtsever halkımızın soylu direniş duruşu PKK’nin özgür yaşam ideolojisi ile buluşarak örgütlü mücadele eden bir halk gerçekliğine dönüşmüştür. Bu halk gerçekliğinin bağrından çıkarak mücadelemize katılan, fedaice mücadele eden, kahramanlık abidesi haline gelen sayısız öncü militan ve çok büyük komutanlar kahramanlaşarak soylu bir miras yaratmıştır. Rojhilat halkımızın onurlu, kahraman ve yiğit evlatları destansı mücadelelerini tüm Kurdistan sathında yürüterek örnek bir ulusal bilinç ve demokratik sosyalist devrimci hakikati kişiliklerinde bir hakikat haline getirmiştir.

Rojhilatê Kurdistan’dan çıkan ve böylesi bir hakikatin temsilcilerinden biri de Dilêr Derwêş yoldaşımız olmuştur. Dilêr yoldaşımız, 16 yıl boyunca okul okumuş, üniversitede akademik düzey kazanmış ve jeoloji mühendisi olmuştur. Dilêr yoldaş, kendisi için bireysel yaşam olanaklarının sonuna kadar açıldığı bir noktada iken, tüm bunları elinin tersiyle iterek kendisi için bireyci bir yaşamı yaşamaktansa halkı için mücadele etmeyi ve devrimci bir yaşamı tercih etmiştir. Bu tercih temelinde Rojhilatê Kurdistan devrimcilerine ilgi duymuş, Apocu ideolojiyi okuyup tanımıştır. Tanıdığı Apocular şahsında tanık olduğu yeni insan ilişkileri, özgür yaşam ölçüleri, özgürlük ideolojisiyle kuşanmış devrimcilerin insani meziyetleri ve çekici özellikleri Dilêr yoldaşımızı derinden etkilemiştir. Dilêr yoldaş, arayış sahibi, meraklı, okuyan, sorgulayan, sorguladığını tahlil edebilen ve bu şekilde en doğruya ulaşmayı bilen özellikleri ile Apocu ideolojiyi okumuştur. Yaşadığı etkilenme ve arayışlarının cevabını Rêber Apo'nun ideolojisinde bulması, onu örgütlü mücadele etmeye sevk etmiştir. Bu temelde Rojhilatê Kurdistan devrimcilerine milislik yapmış, en riskli görevleri yaşamına mal olacağını bilmesine rağmen tereddütsüzce yürütmüştür. Aynı zamanda üniversitede gençlik faaliyetleri yürütmüş, duruşu ve emeğiyle öncülük yapmıştır. Dilêr yoldaş, İran rejiminin baskılarını ve her türlü tehdidini göze alarak büyük bir cesaretle bu çalışmalarını sürdürmüştür.

Dilêr yoldaş, İran rejimi tarafından 2009 yılında tutuklanarak zindana konulmuş ve dört yıllık bir esaret süreci yaşamıştır. Rejimin zorlu zindan koşullarının teslimiyet ve ihaneti dayatan uygulamalarına karşı durmuş, hiçbir baskı ve sindirme politikasına boyun eğmemiştir. Rejim zindanlarında Egîdler’in, Şirin Elemhuliler’in, Ferzad Kemangerler’in duruşunu esas almış ve layıkıyla temsil etmeyi başarmıştır. Onurlu bir devrimci olarak zindandan çıkmış, çıktıktan sonra da çalışmalarına devam etmiştir. Hiçbir zorluk ve tehdit Dilêr yoldaşımızı durduramamış, baş koyduğu özgürlük mücadelesinde kaygısızca yürümüştür. Daha sonra Avrupa’ya çıkan yoldaş, buradan ayrılıp 2018 yılında Kurdistan Özgürlük Gerillası’na katılma kararı almıştır.

Yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerillaya katılması Dilêr yoldaşımızda emsalsiz bir coşku, sevinç ve heyecana yol açmıştır. Olgun kişiliği, yüksek bilinci, aydın özellikleri ve daha önceki mücadele süreçlerinde edindiği tecrübeleri sayesinde erkenden gerilla yaşamına uyum sağlamış ve sorumluluk üstlenmiştir. Metîna’da pratik faaliyet yürüten Dilêr yoldaş, yüksek azmi, çabası ve duruşuyla üstlendiği sorumlulukları başarıyla yerine getirmiştir. Fakat elde ettiği başarıları asla yeterli görmemiş, Önderlik ve Şehitler gerçeği karşısında kendisini daima borçlu hissetmiş ve daha yüksek tempoda katılarak layık olmaya çalışmıştır. Dilêr yoldaş, örnek olan duruşu ve katılımını bir fedai olarak sürdürme kararlılığıyla, Hêzên Taybet’e geçmiştir. Hêzên Taybet’de Apocu fedai militanlığın özelliklerini kişiliğine yedirerek ve fedailiği yaşamının her anına hakim kılarak çalışmalara katılmıştır. Dilêr yoldaş, kendisi için ikinci ismi olarak belirlediği Derwêş’i duruş ve katılımında bir hakikat haline getirmiş ve gerçekten de dervişane bir katılımın sahibi olmuştur. Derin bir bilinci ve zengin birikimi olmasına rağmen asla kendisini yoldaşlarından üstün görmemiş, yoldaş mütevazılığıyla tüm arkadaşları için eğitici, öğretici ve yol gösterici olan bir katılımın sahibi olmuştur. Bu katılımıyla yoldaşlarına ve bulunduğu hassas çalışmalara öncülük yapmıştır.

Dilêr yoldaş güzel sesi ve güçlü kalemiyle gerilla yaşamımıza renk katmış, gerillanın bir şiir tadındaki özgür yaşamını mısralara dökmüştür. Tek boyutlu bir insan olmayı asla kabul etmemiş, çok yönlülüğü esas alarak kişiliğini geliştirip zenginlik kaynağına dönüştürmüştür. Dilêr yoldaş, hem tüm Kurdistan’ı yüreğinde hisseden ve bunu yaşatan ulusal bir bilinç, hem de tüm insanlığın özgürlüğü için devrimci mücadeleyi fedailik düzeyinde sürdürmeyi kendisine görev bilen demokratik sosyalist ideoloji ile mücadele etmiştir. Apocu fedai bir militan ve komutan olarak, kendisine verilen görevleri başarmış, Zilan çizgisindeki ölçülü yaşamın ve yoldaşlığın timsali olmuştur. Büyük görevlere ve yüksek başarılara aday Apocu bir fedai olarak görevi başında iken, gerçekleşen düşman saldırısında yoldaşlarıyla birlikte şehadete ulaşmıştır. Dilêr yoldaşın fark yaratan devrimci yürüyüşü ve fedailik temelindeki katılımı biz yoldaşlarına her daim yol gösterecek, tüm Rojhilatê Kurdistanlı gençlerin kendilerine örnek alacağı bir kahramanlık abidesi olarak mücadele tarihimizdeki yerini alacaktır.

Partimiz PKK öncülüğünde gelişen Kurdistan Özgürlük Mücadelesi, Kurdistan halkında canlanma yaratmış, yılların biriktirdiği ölü toprağı üzerinden atarak özgürlük kavgasına atılmasına vesile olmuştur. Başta Botan olmak üzere halkımız bulunduğu her yerde serhildana kalkmış ve özgürlük umudu olarak gördüğü Partimizi sahiplenmiştir. Özellikle Botan alanında gerilla mücadelemizin kısa sürede büyük bir gelişme kaydetmesi ve Botan’ın tüm zirvelerinde, vadilerinde gerillanın hakimiyetinin sağlanması işgalci Türk devletinin soykırım politikalarını daha da sertleştirmesine neden olmuştur. Gerilla ile halkımızın birlikte muazzam bir güç açığa çıkaracağını ve işgalcileri ülkemizden söküp atacağını anlayan işgalci Türk devleti bunun önünü almak için halkımıza yönelik katliam ve göçertme politikaların sıklaştırmıştır. Bu çerçevede başta Botan alanında olmak üzere Bakurê Kurdistan’ın birçok alanında halkımız katliamlardan geçirilmiş, köyleri yakılıp yıkılmış ve halkımız başka alanlara göç etmek zorunda kalmıştır.

Canfeda yoldaşımızın ailesi de aslen Şirnex’e bağlı Elkê ilçesinden olup köklü Gewda aşiretine mensup, yurtsever bir ailedir. 90’lı yılların ortalarında düşmanın köylerini yakmasından sonra Wan’a göç etmek zorunda kalan bu değerli ailemiz mücadelesine burada devam etmiş, düşman saldırılarına karşı hiçbir zaman boyun eğmemiştir. Böylesi değerli ve yurtsever bir ailede doğan Canfeda yoldaşımız, ailesinin ve yaşadığı çevrenin kadim ve köklü kültürü ile büyümüştür. Ailesinden ve yakın çevresinden gerilla saflarına birçok katılımın olması yine yakın çevresinden şehadetlerin yaşanması doğal olarak Canfeda yoldaşımızı derinden etkilemiştir. Gençlik dönemlerinden itibaren düşman gerçekliğini daha iyi anlamaya başlayan yoldaşımız, özellikle düşmanın asimilasyon ve soykırım uygulamalarını bilince çıkarmayı başarmıştır. Halkımıza karşı her türlü baskıyı ve katliamı geliştiren düşman gerçekliğine karşı Kurdistan dağlarında yürütülen mücadeleyi kendisine örnek alan Canfeda yoldaşımız bulunduğu her yerde mücadele içinde olmayı bir görev ve sorumluluk olarak benimsemiştir. Bunun için başta yurtsever gençlik çalışmaları olmak üzere birçok çalışmada yer alarak bu görev ve sorumluluklarını layıkıyla yerine getirmeye çalışmıştır. Bir süre yer aldığı bu çalışmaların mevcut düşman saldırılarına cevap olmakta yetersiz kaldığını ve mücadelesini daha üst boyuta çıkarması gerektiğine inanan yoldaşımız, bu mücadelenin Kurdistan dağlarında gerilla saflarına katılmakla mümkün olduğuna inanmıştır.

Bu temelde 2015 yılında gerilla saflarına katılan Canfeda yoldaşımız, gerillaya katılımını “yeniden doğuş” olarak ele almıştır. Yeni başladığı yaşama adapte olmak, gerekliliklerini yerine getirmek ve bu yaşamda öncülük düzeyinde bir katılımın sahibi olmak isteyen Canfeda yoldaşımız bunun kendisini her anlamda eğitmekten geçtiğinin bilincindedir. Bunun için daha gerillacılık yaşamının başlarından itibaren kendisini eğitmeyi esas almıştır. Aldığı eğitimler ve istekli katılımı ile dağ ve gerilla yaşamına kısa sürede adapte olan yoldaşımız hiçbir zaman kendisini sınırlandırmamış, sürekli gelişim halinde olmuştur. Apocu bir militan olarak, halkımızın içinde bulunduğu sömürge konumu, Önderliğimizin esareti ve düşmanın her geçen gün soykırım saldırılarını artırarak sürdürmesi Canfeda yoldaşımızda mücadelesini daha da yükseltmesi gerektiği bilincini geliştirmiştir. Bunun için durup dinlenmeden her çalışmaya koşturmuş, emek vermekten büyük zevk ve heyecan duymuştur. Yer aldığı her çalışmada fedakarlığı ile öne çıkan yoldaşımız aynı zamanda kendisini eğitmekten de geri durmamıştır. Sürekli Önderliğimizin ve şehitlerimizin yaşamlarına, mücadele gerçekliğine dair okumalar yapan Canfeda yoldaşımız, PKK yaşamını kendisinde özgürlük ruhu yarattığını ifade etmiştir. Bunun için Kurdistan’da özgür yaşamın kaynağı olan Önder Apo ve şehitlerimize layık olmak istemiş, bunun da mücadelesini her anlamıyla büyütmekten geçtiğine inanmıştır.

Düşman saldırılarına karşı yeni dönem gerillacılığında derinleşmek, yeni taktik ve yöntemlerle düşmana karşı mücadele etmek isteyen Canfeda yoldaşımız bunu Hêzên Taybet çalışmalarına dahil olarak gerçekleştirebileceğine inanmıştır. Bunun için büyük bir iddia ve kararlılıkla Hêzên Taybet çalışmalarına dahil olmuştur. Demokratik Modernite Gerillacılığının savaş tarz ve taktiğinin geliştirilmesi için büyük bir emeğin ve çabanın sahibi olan Canfeda yoldaşımız her geçen gün kendisini derinleştirmiştir. Şehitler gerçekliğine denk bir katılımın sahibi olmak için sürekli kendisini geliştirmek isteyen Canfeda yoldaşımız bunun için ideolojik ve askeri eğitimlerine ağırlık vermiştir. Aldığı eğitimlerle fedai bir katılım tarzına ulaşan Canfeda yoldaşımız; yaşamı, duruşu ve yoldaşlığa verdiği değerle tüm yoldaşlarına örnek olmuştur.

Uzun bir süre yer aldığı Hêzên Taybet çalışmalarında alanındaki hakimiyeti, yer aldığı çalışmaları sürekli daha ileri bir boyuta taşıma isteği ile öncülük misyonunu başarılı bir şekilde yerine getiren Canfeda yoldaşımız bu özellikleri ile her zaman örnek alacağımız fedai bir yoldaşımız olmuştur.

Halkımızın binlerce yıldır kendi dili ve kültürüyle yaşadığı Başûrê Kurdistan’ın Musil kenti zengin yeraltı kaynakları ve stratejik öneminden dolayı her zaman işgalcilerin ve sömürgecilerin hedefi olmuştur. Başta Irak BAAS rejimi olmak üzere birçok güç bu kadim Mezopotamya şehrini denetiminde tutmak istemiştir. Bunun için katliamlardan asimilasyon politikalarına kadar her türlü baskıyı halkımıza reva görmüştür. Yine göçertme politikalarıyla halkımızı buradan kopararak şehrin demografyasını değiştirmeye çalışmıştır. Bundan dolayı Musil şehri her zaman istikrarsızlığın, çatışmaların ve toplumsal çöküşün yaşandığı bir alan olmuştur. Yine kendisine Kurdistani parti ve örgüt diyen birçok kesim de Musil’daki halkımıza çıkar amaçlı yaklaşmış, halkımızı en zor zamanlarında yalnız bırakarak katliamlarla yüz yüze kalmalarına neden olmuştur. Adil yoldaşımız böylesi yoğun çelişkili, çatışmalı ve kaoslu bir yerde doğmuştur. Ailesi her ne kadar düşman baskılarından dolayı Kürtlük özelliklerini çok fazla ön plana çıkarmasa da içten içe kendi dil, kültür ve geleneklerini yaşamıştır. Çocuklarını da bu şekilde büyüten bu değerli ailemiz, insani yönü güçlü çocuklar yetiştirmiştir. O çocuklardan biri olan Adil yoldaşımız daha küçük yaşlardan itibaren çevresinde yaşanan olayları anlamakta zorluk çekmiştir. Çünkü insanların dillerinden, kültürlerinden, mezheplerinden dolayı baskı görmesi, öldürülmesini insan doğasına aykırı bulmuştur. Bunun için derin çelişkiler yaşamış, yaşadığı çelişkilere doğru cevaplar aramıştır. Yaşadığı Musil şehrinin var olan kaoslu ortamından DAİŞ çetelerinin yararlanması ve saldırıya geçmesi nedeniyle binlerce insan gibi Adil yoldaşımızın ailesi de göç etmek zorunda kalmış ve Kelar’a yerleşmiştir. DAİŞ saldırıları sonrasında Musil şehrini korumakla görevli güçlerin hiçbir varlık göstermeden alandan çekilmesi her ne kadar Adil yoldaşımız da belli tepki yaratmışsa da, aynı zamanda yurtseverlik duygularının harekete geçmesini de sağlamıştır. Fakat kendilerini korumakla görevli başta Kurdistani güçlerin çetelere karşı hiçbir varlık göstermemesi ve geri çekilmesi, Adil yoldaşımızın yurtseverlik kavramını yeniden tanımlamasını sağlamıştır.

Çete saldırılarına karşı bütün orduların geri çekildiği, kaçtığı bir ortamda Apocu militanların fedaice bu çete saldırılarına karşı koyması ve adım adım işgal edilen alanları özgürleştirmesi Adil yoldaşımızın dikkatini çekmiştir. Daha önceleri bazı güçlerin Başûrê Kurdistan halkımızı PKK’nin yurtseverlik çizgisinden etkilenmemesi için uydurduğu kara propagandaların etkisinde olan Adil yoldaşımız, Apocu gerillaların, en zorlu zamanlarında halkımızın yanında olması ve çetelere karşı destansı bir direniş göstermesiyle bu kara propagandaların gerçek dışı olduğunu anlamıştır. Kelar’da üniversiteye başladığı dönemlerde yurtsever devrimci gençlik çalışanlarıyla tanışması Adil yoldaşımızın yaşamında bir dönüm noktasını oluşturmuştur. Üniversitedeki yurtsever gençlik sayesinde Önder Apo ve PKK gerçekliğini daha iyi anlamaya başlamıştır. Bu süreçte artık Önderliğimizin kitaplarını, çözümlemelerini okumaya başlamıştır. Önderliğimizi okudukça daha fazla etkilenen Adil yoldaşımız, özellikle Önderliğimizin kadın özgürlüğüne, toplumsal sorunların çözümüne, yurtseverlik ve devrimciliğe dair görüşlerini kısa sürede benimsemiştir. Bundan dolayı kendisi de çalışmalara başlamış ve özgürlük saflarındaki yerini almıştır. Fakat düşman saldırılarının yoğun yaşandığı 2016 yılında halkımıza karşı sorumluluklarını yerine getirmek ve işgalcilere karşı savaşmak için gerilla saflarına katılma kararı almıştır.

Gerilla saflarına Qendîl alanında katılan Adil yoldaşımız, gerilladaki ilk eğitimini de burada almıştır. Aldığı eğitimlerle kısa sürede dağ ve gerilla yaşamına adapte olmuş, yeni bir yaşama kapı aralamıştır. Eğitim sürecinden sonra yaklaşık 2 yıl Qendîl alanında çalışmalara katılan yoldaşımız, burada gerillacılık anlamında önemli gelişmeler kaydetmiştir. Özellikle yeni dönem gerillacılığında derinleşmek için kendisini eğitmiştir. Yine Önder Apo felsefesinde kendisini yeniden yaratmak ve şehitler çizgisinde bir yürüyüşün sahibi olmak için her anını yoğunlaşarak, araştırarak sürdürmüştür. Her ne kadar emekçi, fedakar bir katılımın sahibi olsa da mevcut katılım düzeyini yeterli görmeyen yoldaşımız savaşın yoğun yaşandığı alanlara gitmek istemiştir. Bu temelde kendisini gerillacılık sanatında derinleştirmek için branş eğitimlerine dahil olmuştur. Birçok branşta yetkinleşen Adil yoldaşımız birçok yoldaşını da eğitmiş ve onların da birer profesyonel gerilla olmasını sağlamıştır. Savaşın yoğun yaşandığı alanlarda şehadete ulaşan yoldaşlarının intikamını almak ve onların anılarına doğru temelde sahip çıkmak için mücadelesini daha da büyüten Adil yoldaşımız Hêzên Taybet çalışmalarına dahil olmuştur. Bu çalışmalarda da yaratıcılığı ve çalışkanlığı ile öne çıkmış, askeri anlamda yeniliklerin yaşanmasına ön ayak olmuştur. Bu katılım biçimi ile tüm yoldaşlarına örnek ve öncü olmuştur.

Yoldaşlarına olan sevgisi ve kutsal dağlardaki yaşam sevinci, yüzüne yansımıştır. Sürekli parlayan gözleri, güler yüzlülüğü ile Önder Apo ideolojisini içten benimsemiş, şehit yoldaşlarının hakikati ile yaşama katılmıştır. Adil yoldaşımız bulunduğu hiç bir yerde moralsizliğe izin vermez, sürekli gülen yüzü ile yoldaşlarına moral kaynağı olmuştur. Şehadete ulaştığı an’a kadar Önderlik ideolojisine ve şehitlerimizin kutsal anılarına olan bağlılığı ile örnek bir Apocu militan olan Adil yoldaşımız her zaman mücadelemize önderlik etmeye devam edecektir.

19 Haziran 2023

HPG Basın İrtibat Merkezi