HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri

kasim engin_cetelerDAİŞ ismindeki örgüt Ortadoğu’da halkların başına bela olmaya devam ediyor. Ancak bu kadar kısa sürede birçok halkın başına bela olmasını bilen bir örgüt, bu gücünü nereden alıyor? DAİŞ kimdir, kim destekliyor, paraları, silahları nereden geliyor?

Evet, böyle birçok soruyu haklı olarak burada yaşayan herkes herkese ve herkes kendisine soruyor ve kendince cevaplarda vermeye çalışıyor. Doğru yanlış herkesin böyle bir cevabı da hiç şüphesiz bulunuyor.

En son tartıştığım bir gerilla arkadaş, “DAİŞ Kıllanmış CIA’dır” diyor. Doğrusu ilk etapta şaşırmamak elden değil. Çünkü böyle bir tanımlama şaşırtıcıdır.

DAİŞ’in karanlık bir örgüt olduğunu az çok herkes biliyor. Arap meliklerinin özel destekleriyle ayakta tutulduğu, korkunç silah ve paralar vererek yürütüldüğü de biliniyor. Yine bölgenin çeşitli güçleri de kendilerince çıkarlarının yerine getirilmesi için imkanlar dahilinde DAİŞ’i kullanmaya çalıştıklarını da biliyoruz. Bunu TC devletinin herkesin gözü önünde sunduğu desteklerin yanı sıra bizatihi subaylarını içlerine salarak yönlendirmeye çalıştığı, Suriye devletinin birçok somut olayında bu gerçekliğin böyle olduğunu, İran devletinin Suriye’de çok açık bir şekilde DAİŞ ile birlikte olduğu da gizlenecek durumlar değildir.

Dediğimiz gibi bunları az çok biliyoruz. Ancak “DAİŞ’in kıllanmış CIA” olduğuna dönük yaklaşım yeni bir şey. Bu cümle ile söylenmek istenenin DAİŞ’in CIA tarafından örgütlendirildiğidir. CIA tarafından yönlendirildiğidir.

CIA istihbarat örgütünün geçmişini bilenler, icraatlarına yabancı olmayanlar böyle şeylerin geçmişte CIA tarafından yapıldığını bilirler. Çünkü CIA kendi çıkarları-yani Amerika Birleşik Devletlerinin çıkarlarını hayata geçirmek için yapamayacağı hiçbir hile ve ahlaksız olamaz ve bundan da kaçınmaz. Tam tersine CIA’nın özel böylesine işler için kurulduğu da biliniyor. Tüm devletlerin gizli istihbarat örgütleri doğaları gereği çok kirli işleri yürütmek için kurulmuşlardır. Ancak CIA gibi bu düzeyde kir ve pasa bulaşanına az rastlanır. Ne kadar devlette hükümetlerin yalan dolanlarla düşürüldüklerini yine ne kadar halkla karşı Ali Cengiz Oyunlarıyla dolaplar çevirerek, kışkırtılarak başka halkların düşmanı haline getirildikleri de biliniyor.

Özcesi CIA dedikleri örgüt temiz bir örgüt olmadığını bu dünyada yaşayanlar bilir. Bunun için bugün DAİŞ diye ortaya çıkanların yarın CIA’nın bir kollu oldukları açığa çıkarsa, gerçekten de dünyanın bazı kesimleri şaşırmayacakları tam tersine söylediklerinin doğrulanmış olduklarını söyleyeceklerdir.

Ömer Hayyam’ın çok güzel bir dörtlüsü ile söyleyecek olursak:

“Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz

Kuklacı felek usta, kuklalar da biz

Oyuna çıkıyoruz birer ikişer

Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz” diye.

Gerçekten de Kuklacı felek usta bizimle oyun mu oynuyor?

Biz kafeste miyiz?

Sadece bir oyun sahnesinde miyiz?

Oyun biterse yeniden sandıklarıma gideceğiz?

Geçenlerde bir yazımızda ABD’li bir yetkilinin; “Kemik Kırma Hareketi”nde söz ettiğini ifade etmiştik. Kemik Kırma Hareketi bir nevi Ortadoğu’nun tüm dengelerini alt üst ederek, yeniden ABD’nin çıkarlarına göre şekillenecek bir Ortadoğu’nun yaratılması kast ediliyor. Biz ABD derken, tabii ki tüm batı dünyasını ve özelde de batı dünyasının emperyalist para babalarının tümünü kastettiğimiz açıktır.

Kemik Kırma Hareketi bir Amerikan stratejisi olduğuna göre kuklacı ABD oluyor. Kuklalar ise Ortadoğu’da kullandıkları araçlar. Oyuna sürüyorlar ve oyun biterse yeniden oyuncuları toplayıp bir torbaya koyacaklardır.

DAİŞ gibi bir örgütü gerçekten de CIA’nın kurduğu, kurmamış ise ile içlerine ajanlarını sızdırarak yönlendirdiği giderek daha fazla doğrulanıyor. Suriye’de hükümeti sıraya getirmek için kullandıkları DAİŞ, daha sonra ise giderek diktalaşan Irak devlet başkanı Maliki ve çevresini hizaya getirmek için yönlendirdikleri daha iyi anlaşılıyor. Ancak Maliki ve çevresindekiler ABD’nin söyledikleri çizgiye gelmez ise o zaman Irak’ı üçe bölerek kendilerince yürütecekleri üç federasyon oluşturacaklardır. Bunun da yolu Sünnileri öne çıkarmakla mümkündür. Sünniler adına olmasa bile Sünniliğe yabancı durmayan bir DAİŞ neden olmasın ki? Bu bir. Ancak önemli başka bir gerçeklik ise dünyanın birçok yerinde ABD’nin başına bela olan kökten yani sekter İslami akımlardır. Ne zaman, kimden, nereden patlayacakları belli olmayan bu örgütleri ve bu örgütlerin mensuplarına bir hedef göstererek hem enerjilerini tüketmek, hem bir huruç hareketi ile Avrupa’daki tehlikeli gelişmesinin önünü almak için bu sekter çete tiplerini Ortadoğu’ya atmak, hem Ortadoğu’da ABD’nin planlarına tam gelmeyenleri bu çetelerin eliyle tasfiye etmek ya da hizaya getirmek, hem halkları birbirlerine bırakarak yeniden yüz yıl öncesi gibi bir kurtarıcı olarak ortaya çıkmak hem de özgürlük seçeneğinin temsilcilerini ya yok etmek ya da yok edemezlerse bile gerileterek yeniden kendi öncü konumlarını güçlendirmek.

Dikkat edelim bir taşla ne kadar da çok kuş vuruyor emperyalistler. Emperyalistlerin bir taşla birçok kuşu avlamaya çalıştıkları az çok biliyorduk. Ancak bu kez sergilenen plan daha güçlü ve incelikli bir plana benziyor. Adım adım pratikleşiyor da.

En son olup bitenlere bakalım. DAİŞ çete örgütüne silah verenler, akıl verenler hatta plan ve program verenler kendileri. DAİŞ’i halklara saldırtan yine kendileri. KDP’nin çatışmadan geri çekilmesini ya da kaçması gerektiğini söyleyenler yine bunlar. Ve bunu yaptıranlar yine bunlar. Ancak çok tuhaf görünse de bu kez DAİŞ çetelerine karşı birkaç füze fırlatanlar yine bunlar.

Dikkat edelim; DAİŞ’e “sınırlarını aşarlarsa, Hewler’e doğru yürürlerse vururuz” mesajları esasta söylediklerimiz ve yazdıklarımızı kanıtlıyor. Irak’ta DAİŞ’i Kemik Kıran bir Hareket olarak kullanan ABD’dir. Ve Maliki’ye karşı güçlendirenler yine CIA ve ABD’dir. Ancak şimdide birkaç füze fırlatmakla Kürtlerin, Arapların, Maliki’nin, Türkmenleri ve de Ezidilerin dostu oluveriyorlar.

Doğrusu tuhaf. Hem kuklacı ol hem de kuklaları oynat daha sonradan ise kurtarıcının kendisi ol. Bu gerçeklik gerçekten de çok mu ama çok girifttir.

Bu griftliği sadeleştirmenin formülü gerçekten de bu bağlamda ele alırsak:

“DAİŞ kıllanmış CIA’dır”. 

Kasım Engin