HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri

ses kirlilikİnsanlar iletişimi sesle sağlıyor. Sesin şifre haline getirilmesi dil olurken, dil ise bu bağlamda insanın en önemli iletişim aracı oluyor.

Dil insanların birbirlerini anlamaları, ilişki geliştirmeleri, anlaşmaları için değerlendirdiğinde bu var olan ve ortaya çıkmış olan sorunlara çözüm gücü olurken, tersi biçiminde kullanılırsa yani başkalarını kırmaya, hakaret etmeye, küçük düşürmeye dönük kullanıldığında ise yaşamı zehir haline getirdiği gibi, insanların ve toplumların birbirine girmesine hatta boğazlaşmasına kadar götürebilir.

Özcesi dil, dilin kullanılması biçimine göre olumlu ve olumsuz bir rol oynayabiliyor. Bu gerçekliğinden dolayı dilin kullanımı, sözün sarf edilmesi üzerine birçok ata ya da ana sözü sarf edilmiştir. Örneğin Hz. Ali’nin: “Söz ağzınızdayken söz sizin köleniz, ağzınızdan söz çıkmış ise artık siz o söz ya da sözlerin kölesisiniz” dediği gibi.

Malum içinizde her şeyi düşünebilir ya da tasarlaya bilirsiniz. Ve bu düşündükleriniz eğer söze ve eyleme dökülmemiş ise size kimse bir şey diyemez, suçlayamaz, karşı yaptırımlarda bulunamaz. Lakin düşündüklerinizi söze döktüğünüz ya da eyleme döktükten sonra sözler ve eylemler artık size ait olduğu için, sizi bağlar. Hz. Ali’nin söylediği gibi söz içinizdeyse söz sizin köleniz, söz ağzınızdan çıkmış ise siz o sözleri kölesisiniz.

Türkiye siyasetinde uzun yıllardır söz değerini yitirmiştir. Çünkü söz ve sözler ulu orta her yerde, peş peşe, her yere çekilebilecek bir biçimde kullanılmaya başlandığı için sözler yozlaşmıştır. Yozlaştırılmıştır. Söz anlamını yitirmiştir.

Ama unutmayalım ki bir yerde söz anlamını yitirmiş ise, söz değer kaybetmiş ise orada değer kaybeden ve yitirilen insanlıktır. Çünkü bu sözleri sarf edenler insanlardır. İnsanların sarf ederek onları kölesi haline gelen insanlardır.

Söz anlam yitimine uğramış ise, orada artık sözden bahsetmek yerine sadece sesten söz etmek daha yerinde olur. Ve gerçek manada Türkiye’de AKP denilen parti başta olmak üzere CHP gibi dikta geleneğinden gelen parti de sözü ayak altına almışlardır. Sözü ayak altına alan bu partiler özü itibariyle kendileri ayak altına alınmışlardır. Bunun için diyoruz ki ağızlarında çıkanlar sözler değildir, ağızlarından çıkanlar seslerdir. Ancak unutmayalım ki çıkardıkları sesler gerçekten de kirleticidir.

Nedeni açıktır; sesleri hep hakaretleri dile getiriyor. Didişme üzerine kuruludur. Küfürlerin dışında neredeyse ses düzenekleri işlemiyor. Bu özü itibariyle bir kirlenmedir, kirletmedir. Ses kirlenmesi ve kirletmesidir.

Sadece şu bir iki ay’ı alıp değerlendirelim. İktidarda bulunan AKP bakanlarının, başbakanlarının ve de cumhurbaşkanlarının sarf ettiklerine bir bakalım. Hep vurma ve kırma üzerinedir. Zaten cumhurbaşkanı olan kişinin dil sorunu dışında bir de terbiye sorunu olduğu için, sarf ettikleri argo, tehdit, ahlak dışı ve toplum dışı sözlerine herkes aldırış etmeyebilir. Ancak bu dil ya da ses kirliliği genel bir hal almış ise orada durmak gerekir. AKP denilen partinin neredeyse tüm önde isimleri aynı dili kullanır olmuşlardır. Ve bu dil belirttiğimiz gibi halklara tek bir faydası yoktur.

Türkçe de bir deyim vardır; “tencere dibin kara senin ki benden kara” diye, AKP ve siyasetinin böyle olduğu kesin ancak onlar kadar belki de onlardan daha da kirli bir dil kullanan başka bir parti ise CHP adındaki sosyal faşist hatta modern sağcı faşist partinin kullandığı dildir. Küfür, hakaret, boş, içeriksiz, anlamsız, çözüm üretmekten uzak.

Sözü uzatmayalım; Türkiye siyasetinde söz ya da dil anlaşmak ya da anlam yüklemek için değil, ses çıkarmak, karışıklık yaratmak, var olan çelişkileri daha da derinleştirmek, sorunları kördüğüm haline getirmek için inadına kullanılıyor.

Denilecek ki herkes sarf ettiği sözün kölesidir. Elbette herkes sarf ettiği sözlerin kölesidir. Ancak sözleri sarf edenler birde iktidar aygıtlarını ellerinde bulunduruyorlarsa orada sözün kölesi olanlar, kendi gerilikleri ve ahlaki dibe vurmuşluklarıyla sizleri de kirletebilir, sizlere ellerinde bulundurdukları güç imkanlarıyla yönelebilir, ezebilirler de.

Daha da ötesi, sizin onca cabanızı kendi dar, ırkçı ve milliyetçi çapsız söz ve ses kirliliklerine kurban edebilirler. 

 

Kasım Engin