Basına ve Kamuoyuna!

24 Eylül 2020 günü işgalci Türk devletinin Wan’ın Marînos bölgesinde gerçekleştirdiği saldırılarda Tekoşer, Şervan, Baran ve Akif yoldaşlarımız şehadete ulaştı.

Her biri örnek birer Apocu militan olan bu yoldaşlarımız düşmana karşı net tutumları, mücadeledeki keskinlikleri ve zafere olan inançlarıyla bulundukları her yerde yoldaşlarına güç ve moral kaynağı olmayı başarmıştır. Bu değerli yoldaşlarımızın şehadeti bizler için daha fazla mücadele gerekçesi olmuştur. Bu kahraman yoldaşlarımızın bizlere devrettiği mücadelelerini başarıya ulaştıracağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz.

Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Tekoşer – Muhammed Koyumcu

Şervan – Münir Babat

Baran – Recep Şay

Akif – Abdullah Akcan

Tekoşer yoldaşımız Êlih’de koçer bir ailede doğmuştur. Yurtsever bir aileden olan Tekoşer yoldaşımız Kürdistan Özgürlük Gerillasının kahramanlık hikayeleri ile büyümüştür. Dinlediği kahramanlık destanları ile gerillaya olan hayranlığı günden güne artmış ve büyüdüğünde gerilla olmanın hayalini kurmuştur. Gençlik dönemlerinden itibaren düşman gerçekliğini daha iyi anlamaya başlamış, halkımızın üzerindeki soykırım tehlikesinin bertaraf edilmesinin ancak gerilla mücadelesi ile mümkün olduğuna kanaat getirmiştir. Her ne kadar gerillaya duygusal olarak bağlı olsa da katılımında halkımızın içinde bulunduğu koşullar da etkili olmuş ve bilinçli bir tercihle 2014 yılında gerilla saflarına katılmıştır. Gerilla saflarında en çok dağ yaşamından ve Partimizin yoldaşlık ilişkilerinden etkilenmiş, kendisi de iyi bir Apocu militan olmak için kendisini her anlamıyla Partiye adamıştır. İlk gerillacılık deneyimini Garzan alanında yaşayan Tekoşer yoldaşımız burada temel gerillacılık eğitimlerini almıştır. Bakurê Kurdistan’da aldığı temel eğitim ile yılların gerillacılık tecrübesini edinmiştir. Daha sonra 2015 yılında Medya Savunma Alanları’na geçen Tekoşer yoldaşımız 2018 yılına kadar bu alanda pratik yürütmüştür. Zap alanında birçok kez işgalcilere karşı eyleme katılmış, askeri tecrübelerini pratikte sınama imkanına kavuşmuştur. Askerliğe büyük bir ilgiyle yaklaşan Tekoşer yoldaşımız kendisini yeni dönemin tarz ve taktiğine göre eğitmiştir. Girdiği her eylemden sonra ortaya çıkan eksiklikleri doğru bir şekilde değerlendirmeyi başaran Tekoşer yoldaşımız her defasında tecrübelerine bir yenisini eklemiştir. Savaş alanlarında aldığı savaş tecrübelerini yoldaşlarıyla paylaşmayı da en temel görevi olarak belirleyen Tekoşer yoldaşımız bir süre askeri akademilerde eğitim vermiş, yoldaşlarının da birer öncü militan olabilmesi için ideolojik ve askeri anlamda eğitmiştir. İşgalci Türk devletinin Heftanîn’e yönelik saldırıları geliştiği sırada ise bu sefer Heftanîn alanına geçmiş, burada öncü bir komutan olarak görev üstlenmiştir. Heftanîn alanında da birçok defa saldırı kol komutanı olarak eylemlere katılmış, düşmana ağır darbelerin vurulduğu bu eylemlerde düşmana bir nefes kadar yaklaşarak öncülük rolünü başarılı bir şekilde yerine getirmiştir. Daha sonra 2020 yılında büyük bir ısrar ve heyecanla Bakurê Kurdistan’a geçmiş ve mücadelesini bu alanda yürütmeye devam etmiştir. Bakurê Kurdistan pratiğine yabancı olmayan Tekoşer yoldaşımız kısa sürede başarılı bir pratiğin sahibi olmuş ve bu özelliği ile tüm yoldaşlarının takdirini kazanmıştır. Şehit yoldaşlarına olan bağlılığı ve onlara layık olabilmenin sorumluluğu ile her zaman kendisini eksik görme mütevaziliğini gösteren Tekoşer yoldaşımız emeğin, cesaretin ve dürüst yaşamın en somut örneklerinden biri olmuştur.

Şervan yoldaşımız Kürdistan’ın yurtsever aşiretlerinden biri olan Goyî aşiretinin bir ferdi olarak Qileban’ın Sêgirkê köyünde doğmuştur. Ailesi yurtsever ve Kürtlük değerlerine bağlı olduğu için Şervan yoldaşımız da aynı biçimde yetiştirilmiştir. Yaşadığı köyün ve çevrenin gerilla güçlerimizin faaliyet alanları olması nedeniyle erkenden gerillayı tanıma imkanı bulmuştur. Gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden, yaşam tarzından etkilenmiş ve kendisi de her zaman gerilla olmak istemiştir. Daha küçük yaşlarda gerillaya katılmak istese de yaşı küçük olduğu için katılamamıştır. Fakat artık gençlik çağlarına geldiği zaman çocukluk hayalini gerçekleştirmiş ve 2014 yılında gerilla saflarına katılmıştır. Şervan yoldaşımızın gerillaya katılma kararı her ne kadar çocukluk hayali olsa da 2014 yılından itibaren halkımızın Rojava’daki kazanımlarına göz diken DAİŞ çetelerinin saldırılarını arttırmasıyla katılım bilincine dönüşmüştür. Gerilla saflarına katıldıktan sonra ilk eğitimini Medya Savunma Alanları’nda alan Şervan yoldaşımız çalışkanlığı ve emekçi kişiliği ile öne çıkmıştır. Her anını gerilla yaşamını ve Önderlik ideolojisini anlamakla geçirmiş, Önderliğin iyi bir militanı olabilmek için büyük bir emeğin sahibi olmuştur. DAİŞ çetelerinin Şengal’e saldırısı sonrasında büyük bir trajedi yaşayan Êzidî halkımızın yardımına gitmek için sürekli öneriler geliştiren Şervan yoldaşımız, bu istemini gerçekleştirmeyi başararak 2015 yılında Şengal alanına geçmiştir. Burada DAİŞ çetelerine karşı geliştirilen destansı savaşta başarılı bir şekilde yer almıştır. Geliştirilen bütün hamlelere katılan Şervan yoldaşımız büyük cesaretle savaşmış ve çetelerin Şengal’den çıkarılmasında önemli bir emeğin sahibi olmuştur. Şengal’in özgürleştirilmesinden sonra yüzünü tekrar Kürdistan dağlarına dönen Şervan yoldaşımız yaptığı pratiğin muhasebesini yapmak, dersler çıkarmak ve tecrübelerini yoldaşlarıyla paylaşmak için Mahsum Korkmaz Akademisi’nde eğitim görmüştür. Aldığı eğitimlerden sonra Önderlik ideolojisinde kendisini derinleştirmiş, bütün yaşamını bu temelde örgütlemeye çalışmıştır. Ayrıca yeniden yapılanma projesi çerçevesinde yeni dönem gerillacılığında kendisini geliştirmiştir. Türk sömürgeciliğine karşı etkili bir mücadele yürütülmeden halkımızın kazanımlarının korunmasının güç olduğu gerçeğinden hareketle Bakurê Kurdistan’a geçen Şervan yoldaşımız büyük bir moral ve heyecanla çalışmalara dahil olmuştur. İçinden geçtiğimiz tarihi sürecin farkında olan Şervan yoldaşımız, bu süreçte halkımızın özgürlüğe her zamankinden daha fazla yakın olduğunun bilinciyle çalışmalara dahil olmuştur. Cesareti, fedakarlığı, doğal Botan kişiliği ile örnek bir militan olan Şervan yoldaşımızın mücadelesini zafere kadar yürüteceğimizin sözünü veriyoruz.

Baran yoldaşımız Garzan bölgesinin Bedlîs şehrinde yurtsever bir ailede doğmuş ve büyümüştür. Kürt halkına karşı uygulanan soykırım ve imha politikalarına karşı büyük kin ve öfke duyan Baran yoldaşımız bu politikalara karşı mücadele etmek ve düşman saldırılarına en iyi cevabın özgürlük hareketinde olduğunu görmüş ve daha genç yaşlarda gerillaya katılma kararını vermiştir. Arkadaşlarının gerillaya katılımından etkilenen ve verdiği katılım kararını anında pratikleştiren Baran yoldaşımız 2015 yılında gerilla saflarına Garzan’dan katılmıştır. Katıldığı ilk günden itibaren fedakar katılımı ve yaşamdaki sorumluluğu ile yoldaşlarının ilgi ve saygısını kazanmayı bilmiştir. Gerillada karşılaştığı zorluklara göğüs geren Baran yoldaşımız çetin koşullara yoldaşlarının da yardımıyla uyum sağlamakta gecikmemiştir. Yaşamda sadece teorikleşmekten ziyade bununla birlikte pratikleşmeyi esas alan Baran yoldaşımız her iki yönden de kendini geliştirmeyi bilmiş, yetkin bir gerilla olmanın büyük mücadelesini vermiştir. Profesyonel bir gerilla olmak için kendini her yönden geliştirmek gerekliliğinin bilincinde olan Baran yoldaşımız kendini askeri eğitimler için önermiş ve bu eğitimi iyi derecede bitirmiştir. Eğitim alanındaki başarıları, yaşamdaki fedakarlığı ve duruşuyla yoldaşları tarafından örnek alınan Baran yoldaşımız bu eğitimden sonra kendini Botan alanı için önermiş ve geçmiştir. Botan alanındaki hesapsız katılımı ile daha ilk günlerde yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazanmasını başaran Baran yoldaşımız örnek bir Apocu militan olmayı başarmıştır.

Akif yoldaşımız Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’ne birçok değer katmış, yurtseverlik ölçülerini bu değerlerle belirlemiş, onlarca gerillanın şehit olduğu ve destanlara, şarkılara ve halk hikayelerine konu olan Mêrdîn’in Bagok alanında dünyaya gelmiş ve büyümüştür. Akif yoldaşımızın ailesi faşist ve soykırımcı Türk devletinin Kürt halkına uyguladığı işkencelere yakından tanık olmuş ve bu işkencelere maruz kalmalarından dolayı kendilerinde yurtseverlik bilincini geliştirmeyi bilmiştir. Akif yoldaşımızın bu bilinçli, yurtsever aileden gelmesi ve böyle bir ortamda büyümesi özgürlük mücadelesini daha erken yaşlarda tanımasına vesile olmuştur. Yine daha küçük yaşlarından itibaren özgürlük mücadelesine ve gerillaya büyük bir saygı ve sevgi beslemeye başlamıştır. Gençlik yıllarında gerillaya katılıp şehit olan yoldaşlarının silahlarını yerde bırakmamaya karar veren Akif yoldaşımız 2015 yılında gerilla saflarına katılmıştır. Katıldıktan sonra yurtseverlik bilincini daha da geliştirmiş, özgürlük savaşçısı olma yolunda emin adımlarla yürümeyi bilmiş ve Apocu militan kişilik düzeyine ulaşmak için büyük çaba sarfetmiştir. Şehit yoldaşlarına son derece bağlı olan Akif yoldaşımız bu yoldaşlarımızın bıraktığı anıları yaşatma ve mücadelelerini yükseltme noktasında müthiş bir çaba içerisinde olmuştur. Aldığı eğitimleri yaşamda pratikleştiren ve öğrendiklerini yoldaşlarıyla paylaşan Akif yoldaşımız bu özelliğiyle öğrenen ve öğreten konumda olmuştur. Gördüğü askeri eğitimlerle profesyonel gerilla olma yolunda önemli bir yol kat eden Akif yoldaşımız askeri alanda olduğu kadar ideolojik alanda da kendini yetkinleştirmeyi bilmiştir. Aldığı eğitimlerle yetkinleşen Akif yoldaşımız yüzünü gerillanın kutsal toprakları olan Botan’a dönmüştür. Botan’da düşmana vurulan onlarca eylemde aktif rol oynayan Akif yoldaşımız sadece eylemliliğiyle değil yaşamdaki kararlı ve keskin duruşuyla da Apocu ideolojiyi yaşatmış ve bu anlamda da düşmana ağır darbe vurmuştur.

Tekoşer, Şervan, Baran ve Akif yoldaşlarımız cesaret ve fedakarlıklarıyla kısa sürede Botan alandaki yoldaşlarının saygı ve sevgilerini kazanmışlardır. Emekçi katılımları ile Botan’da görev ve sorumluluklarını başarıyla yerine getirmişlerdir. Yoldaşları olarak böylesi değerli Apocu militanlarla birlikte yaşamaktan ve mücadele etmekten dolayı çok şanslıyız. Bu kahraman şehitlerimizin kanını yerde bırakmayacağımızın ve en büyük gayeleri olan “Özgür Önderlik ve Özgür Kürdistan” hayallerini gerçekleştireceğimizin sözünü yeniliyor, başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kürdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.

20 Haziran 2022

HPG Basın İrtibat Merkezi