PKK SOYKIRIM SÖMÜRGECİLİK VE İŞGALE KARŞI DİRENİŞİN VE ÖZGÜRLÜĞÜN KİMLİĞİDİR!

Basına ve Kamuoyuna,

Özgür Kürd’ün kimliği olan PKK’nin 28. kuruluş yıldönümünü bütün gerilla coşkumuzla kutlarken, bize bu kimliğin onuru ve gururunu armağan eden şehitlerimizi büyük bir minetle anıyor, Önder Apo’yu özlem ve saygıyla selamlıyoruz.

Halkların umudunun tazelendiği; eşitliğin, özgürlüğün ve adaletin yaşam rengine dönüştüğü günlerin ifadesi olan bayramlar yüzlerce yıl halkımıza haram kılınmıştır. PKK ile kendi özgür kimliğine kavuşan Kürt halkı bunun büyük coşkusu, gururu ve heyacanını bu kuruluş gününde en görkemli bayrama dönüştürerek kutlamayı çektiği acıların, harcadığı emeklerin ve ödediği bedellerin karşılığı olarak fazlasıyla hak etmektedir. Bizler de bu gurur, coşku ve heyecanı bütün yüreğimiz ve bilincimizle paylaşırken; halkların her gününün bayrama dönüşmesi için önümüze konulan görevlerimizin olduğunu bir an bile unutmadan ve bu görevleri ancak PKK’lileşerek başarabileceğimizin derin bilinciyle yeniden ve yeniden PKK’lileşme çabamızı bir bayram coşkusunda ortaya koyacağımızın sözünü tekrarlıyoruz.
Önder APO'nun iki kelimeyle başlattığı özgürlük yürüyüşü, daha önce yeşerip koparılan umut filizlerinden köklü bir özgürlük ağacına dönüşmenin ancak süreklileşen bir örgütlülük tarzında başarılabileceği bilinciyle PKK'de somutlaşarak sonsuz bir yürüyüşe dönüştü.

Kültürel olarak soykırıma tabi tutulan, siyasal ve ekonomik olarak sömürülen, askeri olarak işgal altında bulunan Kürt ve Kürdistan gerçekliğinde isyan etmek, kavga etmek, mücadele etmek özgürlük için tek başına yetmemektedir. İsyanın bilinçli bir redde, kavganın örgütlü bir meşru savunma savaşına, mücadele etmenin ise alternatif bir toplumsallığa dönüştürülmesi gerekmektedir. PKK tarihin bütün işgal-istila ve sömürgeciliklerine karşı mücadele etmiş ama özgürlüğü yaşama fırsatını bulamamış olan halkımızın ilk defa bu fırsatı yakalamasını sağlayan inancın, bilincin ve örgütlü gücün ifadesi olarak ortaya çıkmıştır. PKK’nin çıkışı, direndiği halde özgürlüğü bir türlü yakalayamayan insanın direnişini doğru örgütleyebilirse direniş içinde özgürleşebileceğinin ispatı olmuştur. Bunun için de PKK ile yaşanan 28 yıl, sadece direniş ve mücadele yılları değil aynı zamanda özgürleşme yıllarıdır.

28. yılına halklarımıza dayatılan her türlü soykırım, sömürü ve işgale karşı direnişin öncülüğünü daha güçlü yapma iddiasıyla giren PKK’nin, bu kuruluş yıldönümünde önümüze koyduğu görevleri büyük bir bilinç ve sorumluluk kadar gurur ve heyecanla da yerine getireceğiz.

 
Yaşanan tarih, Kürdistan koşullarında PKK’siz bırakalım direnmeyi, savaşmayı ve özgürleşmeyi, onurlu bir insan olmanın bile mümkün olmadığını binlerce kez ispatlamıştır. Kürdistanda onurlu ve özgür insan olmanın tek biçimi olan gerilla yaşam tarzını ve mücadelesini en ön saflarda temsil etme iddiasında olan HPG güçleri de, yaşamın hiçbir alanının parti öncülüğü olmadan yaratılamayacağının derin bilincindedir.

HPG, Önder Apo’nun PKK programını HPG'ye ithaf etmesini, parti öncülüğünü en güçlü temsil etme emri olarak büyük bir şeref ve gururla taşımaktadır.

Uygarlığın bütün gerici güçlerinin sürekli saldırısı altında bulunan ve savunmasız bırakılmış bir halk gerçeğinin meşru savunma gücü olarak ortaya çıkan PKK’nin yarattığı direnen, savaşan ve özgürleşen halk gerçeği bugün yeniden bitirilmek istenmektedir. Bu tarihin yaratıcı gücü olan Önder Apo tecrite alınarak, şehitlerimiz unutturularak, halkımız zulüm ve baskı altında tutularak, gerillamız ise imha operasyonları ile bitirilerek teslim alınmak istenmektedir. İnkara, imhaya, işgale ve sömüreye karşı direnişin ruhunu yaratan PKK, aynı zamanda bu ruhun bütün yaşam alanlarındaki örgütlerini de yaratmıştır.

PKK gerçeği, bugün sadece bir öncü örgüt olmanın çok ötesine geçerek yeni bir toplumsallığın adı haline gelmiştir. Apocu toplumsallık olarak adlandırdığımız ve demokratik komünal özüyle çağdaş doğal topluma bizi taşıracak olan bu öncü toplumsallık, Önder Apo’nun geliştirdiği yeni paradigma, Demokratik Komünalizm ve onun kurmay örgütü olan PKK ile kendi sistemini kurmuştur. PKK’nin özü olan HPG ise, bu sistem içinde halkların meşru savunma gücüdür.

Önder Apo, bayramları yeni birer başlangıç olma anlamında geçmişin güçlü muhasebesinin yapıldığı ve geleceğin de güçlü bir biçimde planlandığı günler olarak kutlama geleneğini yaratmıştır. Bizler de 28. kuruluş yıldönümünde PKK’yi ilk günün heyecanı ve coşkusuyla tekrar kucaklarken, bugüne kadar yaşamış olduğumuz bütün yetersizliklerimizi yeterince PKK’lileşememeyle izah ediyor ve önümüzdeki görevleri Önderliğe, şehitlere ve halka layık bir biçimde yerine getirmenin gereği olarak, yeniden PKK’lileşme hamlesini başlatıyoruz. Bu vesile ile yiğit Kürdistan halkını PKK öncülüğünde yeniden örgütlenmeye ve mücadeleye, kahraman Kürt gençliğini ise PKK'lileşmenin en ön mevzisi olan Gerilla saflarına katılmaya çağırıyoruz.

 
PKK’lileşerek savaşı kazanmanın, yaşamı kazanmanın ve özgürlüğü kazanmanın sonsuz inancıyla bu yeniden doğuş gününü başta şehitlerimize, hasretini yüreğimizden asla eksik etmediğimiz Önder Apo’ya, yaşamı direnişe dönüştüren yiğit halkımıza ve PKK’lileşmenin öncü gücü olan tüm kadro yoldaşlarımıza kutlu olsun diyoruz.

 

HPG ANAKARARGAH KOMUTANLIĞI