Basına ve Kamuoyuna!

Halkımızın en güzide evlatları ve Partimizin en seçkin fedai militanları olan Rêber, Armanc, Botan ve Çiya yoldaşlarımız şehadete ulaştı.

Birer fedai olarak özgürlük savaşını yürüten, katılımlarıyla fedailik çizgisini sürdüren ve mücadelemizi büyüten fedai militan yoldaşlarımız sömürgeci TC devletinin Zap’a yönelik işgal saldırısına karşı da aktif savaşmışlardır. Birer komutan ve fedai olarak örnek düzeyde savaşan ve kahramanca şehadete ulaşan Rêber, Armanc, Botan ve Çiya yoldaşlarımızı örnek alıp ve mücadele bayraklarını daha da yükselterek zaferle taçlandıracağız.

Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Rêber – Veysel Diri

Armanc – Baran Doymaz

Botan – Ahmet Yener

Çiya – Sait Gencer

Rêber yoldaşımız özgürlük mücadelemizin başkenti Amed’de yurtsever bir ailede doğmuştur. Çocukluk yıllarından itibaren düşman baskılarına maruz kalmış, düşmanın köylerini yakmasına tanıklık etmiştir. Bundan dolayı daha çocuk yaşta yüreğinde düşmana karşı büyük bir öfke birikmiştir. Halkımızın 2006 yılında başta Amed olmak üzere Kürdistan’ın dört bir yanında serhildana kalktığı ve düşmanın soykırım politikalarını protesto ettiği eylemlere katılan Rêber yoldaşımız, düşmanın insanlarımızı katletmesine de tanıklık etmiştir. Kendisi de o düşman saldırılarında işkenceye maruz kalmış ve bu durum mücadele azminin kat be kat artmasına neden olmuştur. Yaşadığı derin yoğunlaşmalar sonucunda 2011 yılında Amed’den gerilla saflarına katılan Rêber yoldaşımız gördüğü ilk gerillaların yoldaşlık ilişkilerinden ve PKK yaşamından etkilenerek tüm benliği ile katılma kararı alır. Aldığı bu karar sonraki tüm mücadelesinin de rengini belirleyecek, adeta amentüsü olacaktır. Gerillacılık sanatını ve savaşını pratik sahada öğrenmenin avantajlarını en iyi bir şekilde değerlendiren Rêber yoldaşımız kısa sürede yetkin bir gerilla olmayı başarmıştır. Cesareti ve fedakarlığıyla yaşamın ve savaşın her anında öncülük görevlerini yerine getirmeye çalışmış, bu temelde şehit yoldaşlarına layık olmaya çalışmıştır. DAİŞ çetelerinin 2014 yılında Şengal’de halkımıza saldırdığı dönemde her Apocu militan gibi Êzidî halkımızın yanında olmak, onları çete saldırılarından korumak istemiştir. Yüzbinlerce insanımızın çete saldırılarından kurtarıldığı insani koridor görevinde yer almış ve daha sonra çetelere karşı verilen savaşta en ön cephede savaşarak halkımızın Özgür Şengal’e dönmesinde önemli bir emeğin sahibi olmuştur. Daha sonra Rojava alanında da özgürleştirme hamlelerinde yer almış, bu hamlelerde birçok kez yaralanmasına rağmen mücadele kararlılığından hiçbir şey kaybetmeden Kuzey Doğu Suriye halklarının özgürleştirilmesinde önemli bir emeğin sahibi olmuştur. İçinde bulunduğu savaş ortamında askeri tecrübe anlamında büyük bir gelişme yaşayan Rêber yoldaşımız, birçok fedai yoldaşımızın kahramanlıklarına da tanıklık etmiştir. Bu fedai yoldaşlarımızdan etkilenmiş ve Hêzên Taybet’e dahil olmak üzere yüzünü Kürdistan dağlarına dönmüştür. Aldığı ideolojik eğitimlerle ve sahip olduğu askeri tecrübeyle yetkin bir komutan olan Rêber yoldaşımız, Adil Bilikî ve Reşît Serdarları örnek almış ve zafer komutanı olma yolunda emin adımlarla ilerlemiştir. Düşmanın 2021 yılında Avaşîn’e yönelik geliştirdiği saldırılara karşı fedaice savaşarak düşmanın yenilgiye uğramasında önemli bir emeğin sahibi olmuştur. Mütevazi ve samimi yoldaşlığıyla tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edinmeyi başaran Rêber yoldaşımız mücadelemizde yaşamaya devam edecektir.

Armanc yoldaşımız Semsûr’da, Alevi inancına sahip Kürt ve yurtsever bir ailede dünyaya gelmiştir. Birçok değerli şehidi ve katılımı olan bir ailede büyümüştür. Armanc yoldaşımızın dayısı İmam Ergenik 1985 yılında, amcasının kızı Zeynep Ergenik (Berivan) 1992 yılında, halası Makbule Doymaz (Fidan) 1994 yılında ve amcası Hasan Doymaz 1995 yılında şehadete ulaşmıştır. Kürt halkının yiğit kahramanlarının anıları ve yaşam öyküleriyle büyüyen Armanc yoldaşımız özgürlük mücadelesini erkenden tanımıştır. Kişiliği ailesinin güçlü yurtseverlik ölçüleriyle şekillenmiş ve birgün gerilla olmanın hayalini kurmuştur. Derin arayışları olan Armanc yoldaşımız devrimci gençlik faaliyetlerinde yer alır. Başarılı ve zeki bir genç olan Armanc yoldaşımız, üniversitede mühendislik bölümünü kazanarak Samsun’a gider. Ancak halkının varlık ve özgürlük mücadelesine tutkuyla bağlı olduğu için gittiği üniversite ortamında sömürgeci Türk sisteminin bir üyesi olmaktansa, halkının özgürlük davasının bir neferi olmayı seçer. Bu temelde mücadeleye atılır. Hayallerinden asla vazgeçmeyen Armanc yoldaş, ‘’Apocu ruh ile yaşayan şehit arkadaşların açtığı bu onurlu ve kutsal yolda yürüyecek, bizi   hücrelerimize kadar yok etmek isteyen kan emici , vahşi sisteme karşı cevap verebilecek düzeye ulaşmak, insanlık ve özgürlük savaşçısı olmak istiyorum’’ der ve 2014 yılında gerilla saflarına katılır. Başarıya olan inancıyla yeni bir yolculuğa başlar. Gerillacılığın ilk adımlarını Garê’de atar. Daha sonra Hêzên Taybet örgütlemesine geçer ve devrim yürüyüşünü bir fedai olarak devam ettirir. Yaşamda ve savaşta fedailik ölçüsü dışında bir yaklaşımı asla kabul etmez. Her daim bir derviş gibi yaşamayı esas alır. Gerillacılıkta tecrübe edinir, yetkinleşir ve komutanlaşarak savaşta öncü rol oynar. Birçok stratejik görevi başarıyla yerine getirir. Son görev yeri Zap alanı olur. Bazên Zagrosê Devrimci Hamlesi’ne aktif olarak katılır ve 14 Nisan 2022 günü başlayan işgal saldırısına büyük bir cesaretle yanıt verir. İşgalcilere geçit vermemek için günlerce savaşır ve büyük bir fedai kahramanlık destanı yazarak şehadete ulaşır.

Botan yoldaşımız ülkemizin başkenti Amed’de, yurtsever bir ailede dünyaya gelir. Botan yoldaşımızın dört dayısının 80’li ve 90’lı yıllarda Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nde şehit olması onu erkenden mücadeleyle tanıştırır. Dayılarının şahsında Kürdistan’ın yiğit kahramanlarının destansı öykülerini dinler ve mücadelelerini öğrenir. Aynı zamanda Amed’de Kürt halk gerçeğini yakından tanıdığı gibi, sömürgeci Türk devletinin Kürt gençleri üzerinde uyguladığı soykırım politikalarını da bilince çıkarır. Halkının varlık ve özgürlük mücadelesine karşı duyarlı olan Botan yoldaşımız, sorumlu bir Kürt bireyi olarak mücadele kararı alıp Rojava Özgürlük Devrimi’ne katılır. Genç, dinamik ve enerjik yapısıyla erkenden olgunlaşır, kendisini eğitir ve geliştirir. Özgürlük devriminin birçok çalışmasına aşkla katılır ve başarıyla yerine getirir. Sürekli olarak dağlara ulaşmanın arzusu içinde olan Botan yoldaşımız daha sonra Kürdistan dağlarına gelir. Dağ ve gerilla yaşamıyla buluşmayı yeniden doğuş olarak dile getirir. Kürt halkı üzerindeki soykırım saldırılarının sıradan olmadığını, varlık ve özgürlük mücadelesinin tarihi bir süreçten geçtiğini gören Botan yoldaşımız, bu sürece ancak fedailik ruhuyla cevap olunacağını belirtir. Bu temelde 2020 yılında Hêzên Taybet’e geçer. Fedaice bir katılım ölçüsünü esas alan Botan yoldaşımız, emekçi, dürüst, sade ve yoldaş sıcaklığına sahip güzel yüreğiyle tüm yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazanır. Çalışmasını sürdürebilmek için bir hırka bir lokma dışında hiçbir şeyi istemez. Aldığı her görevi büyük bir başarıyla yerine getirir. Yaşamdaki dervişane duruşu kadar, savaşta da bir şahin gibi olan Botan yoldaşımız yüksek cesareti ve askeri yetenekleriyle önemli askeri çalışmalarda da yer almıştır. 14 Nisan 2022 günü Zap’a yönelik başlayan işgal saldırılarına karşı harekete geçer ve düşmana etkili darbeler vuran yiğit gerillalardan olur. Botan yoldaşımız Şehitler Ayı olan Mayıs ayında, şehadete ulaşır.

Çiya yoldaşımız aslen Bedlîs’li bir ailenin çocuğu olarak İstanbul’da doğmuştur. Çiya yoldaşımızın ailesi düşman baskılarından dolayı Türk metropollerine göç etmek zorunda kalmıştır. Binlerce Kürt ailesi gibi kendi ailesinin de düşmanın baskılarından ve göçertme politikalarından etkilenmesi Çiya yoldaşımızda düşmana karşı bir öfkenin oluşmasına neden olmuştur. Bundan dolayı ülkemiz Kürdistan ile bağlarını her zaman güçlü tutmuş, Kürdistan’da yaşanan tüm süreci büyük bir ilgiyle takip etmiştir. Özellikle gerillanın sömürgeci sisteme karşı geliştirdiği destansı direnişten çok etkilenmiş ve gerilla olabilmenin hayali ile büyümüştür. Artık büyüyüp mücadele edecek yaşa geldiğinde, daha fazla bilinçlenmiş ve aydınlanmıştır. Halkımızın düşman saldırılarına karşı direnişini büyütmesi ve son olarak 2019 yılında zindan alanında gelişen açlık grevleri Çiya yoldaşımızı mücadele daha aktif bir şekilde katılmaya sevketmiştir. Bu temelde gerilla saflarına katılmış ve çocukluk hayalini gerçekleştirmenin mutluluğuna erişmiştir. Yeni savaşçı eğitimini tamamladıktan sonra Önderlik ideolojisini ve PKK yaşamını daha iyi anlamaya başlamıştır. Kendisini her anlamıyla Önderlik felsefesinde derinleştirmek ve şehitler çizgisinde daha anlamlı yaşamak için Hêzên Taybet örgütlenmesine dahil olmuştur. Durdurak bilmeyen enerjik yapısıyla sürekli araştıran, öğrenmek isteyen ve öğrendiklerini anında yaşama geçirmek için çaba sarf eden Çiya yoldaşımız kısa sürede kişiliğinde büyük gelişme kaydetmiştir. Aynı zamanda her zaman düşmanı büyük vurmak istenmiş, bunun için profesyonel bir gerilla olmayı esas almıştır. Bu temelde aldığı askeri ve ideolojik eğitimleri parlak zekası sayesinde özümser ve yetkin bir gerilla komutanı haline gelir. PKK’de her şeyin emek ile yaratıldığının bilincinde olan Çiya yoldaşımız yaşamın her anında emek vermiştir. Fedakar ve fedai katılım biçimi ile örnek bir militan olmuştur. Fedai bir militan olarak bulunduğu her ortamda gülüşü, morali ve yaşama kattığı heyecanla öncülük eden Çiya yoldaşımız şehitler çizgisindeki yürüyüşüyle de dönem görev ve sorumluluklarına sahip çıkmıştır.

Kürdistan dağlarında ve halkımızın özgürlüğü için gerekli olan her yerde fedaice mücadele eden Rêber, Armanc, Botan ve Çiya yoldaşlarımızın başta değerli yurtsever aileleri olmak üzere tüm Kürdistan halkına başsağlığı diliyoruz.

10 Mayıs 2022

HPG Basın İrtibat Merkezi