Basına ve Kamuoyuna!
Nisan ve Mayıs aylarında Kela Memê alanında işgalci Türk ordusunun gerçekleştirdiği operasyonlarda işgalciler ile güçlerimiz arasında çatışmalar yaşanmıştır. Güçlerimizin etkili müdahalesi sonucunda birçok işgalci cezalandırılmış ve yaralanmıştır.
Yoldaşlarımızın destansı mücadeleleri karşısında sonuçsuz kalan işgalci Türk ordusu operasyon alanından bir kademe geri çekilmiştir. Daha sonra yoldaşlarımızın bulunduğu bölgeler yoğun bir şekilde bombalanmış ve bu bombalamalar sonucunda Şervan, Dilxwaz ve Ronî yoldaşlarımız şehadete ulaşmışlardır.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
 |
Kod Adı: Şervan Egîd |
Şervan – Hatip Kılıç
 |
Kod Adı: Dilxwaz Bingöl |
Dilxwaz – Huşmend Adak
 |
Kod Adı: Ronî Çiyager |
Ronî – Adnan Doğan
Şervan yoldaşımız Muş Gimgim’da yurtsever bir ailenin ferdi olarak dünyaya gelmiştir. Ailesinin yurtsever olması ve Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nin Serhat bölgesinde giderek kitleselleşmesiyle birlikte partimiz PKK’yi tanımıştır. Özellikle üniversite okuduğu dönemlerde gençlik çalışmalarının içerisinde aktif bir şekilde görev almış ve yurtseverlik görevlerine sahip çıkmanın çabası içinde olmuştur. Türk devletinin desteklediği DAİŞ çeteleri, Rojava halkımızın kazanımlarına saldırdığı dönemlerde, halkımızın yaşadığı acıları derinden hissetmiş ve bu çete saldırılarına karşı koymak için Kürdistan Özgürlük Hareketine katılmıştır.
Şervan yoldaşımız, Rojava’da DAİŞ çetelerine karşı gerçekleştirilen birçok devrimci hamleye katılmış ve DAİŞ faşizminin yenilgiye uğratılmasında önemli görevler üstlenmiştir. Yaşanan savaş sürecinde gözüpekliği ve emekçi katılımıyla tüm yoldaşlarının saygısını kazanmasını bilmiştir. Rojava Devrimi sürecinde soykırımcı Türk devletinin halkımıza karşı sürdürdüğü politikaları daha doğru analiz etme fırsatına sahip olmuş ve bunları bilince çıkarmıştır. Uzun bir süre Rojava Devrimi’nde devrimci görevlerini yerine getirdikten sonra, halkımızın asıl düşmanı olan sömürgeci Türk devletine karşı savaşmak için yüzünü Kürdistan dağlarına çevirmiştir.
Şervan yoldaşımızın dağ alanında ilk gerillacılık yaptığı yer binlerce Özgürlük Gerillasının hayalini kurduğu Botan alanı olmuştur. Binlerce değerli yoldaşımızın alnının teri ve kanlarıyla suladıkları kutsal Botan topraklarında gerillacılık yapma şansına sahip olan Şervan yoldaşımız bulunduğu alanın manevi değerinin farkında olarak devrim çalışmalarına katılmıştır. Her anını şehit yoldaşlarının anılarıyla geçirmiş ve onlara layık olabilmenin çabası içerisinde olmuştur. Bu amaçla Botan’da yaratılan değerlerin korunması, sürecin ruhuna denk bir pratiğin açığa çıkması için ve şehitlerimizin bizlere devrettiği devrimci sorumluluklarımızın yerine getirilmesi için yoğun bir ideolojik ve örgütsel mücadelenin içerisine girmiştir. Bu temelde APOCU militan olmanın gereği olarak her zaman en önde olmayı seçmiş ve düşmana ağır darbelerin vurulduğu birçok eylemin içerisinde aktif bir şekilde yer almıştır. Yoldaşlığındaki sıcaklığı ve samimiyeti ile Botan’ın unutulmaz militanları arasındaki yerini alan Şervan yoldaşımız, yüzünde hiçbir zaman eksik etmediği çocuksu gülüşüyle her zaman mücadelemizin öncüsü olarak hatırlanacaktır.
Dilxwaz yoldaşımız Rojhilatê Kurdistan’ın Hewraman bölgesinde dünyaya gelmiş ve neolitik değerlerin derin izlerini taşıyan Hewraman kültürüyle şekillenmiştir. Bir dağ çocuğu olarak büyüyen Dilxwaz yoldaşımız dağın sadeliğini ve temizliğini kişiliğinde belirgin bir şekilde temsil etmekteydi. Partimiz PKK’yi çok fazla tanımamasına rağmen arkadaşlarının gerilla saflarına katılmasıyla birlikte, arkadaşlarına olan bağlılığı, güveni sonucunda gerilla saflarımıza katılmış ve yoldaşlıktaki samimi duruşunu daha ilk başta ortaya koymuştur.
Dilxwaz yoldaşımız doğa ve dağ koşullarında yaşamanın verdiği avantajla gerilla yaşamına kısa sürede uyum sağlamış, tüm zamanını partimiz PKK ve Önder APO’yu tanımaya vermiştir. Partimizi ve Önderliğimizi tanıdıkça yaşamına yeniden anlam vermeye başlamıştır. Artık yaşama dair her ayrıntıyı Önder APO’nun felsefesi ile bakmaya başlamış ve özgür yaşama adım adım ilerlemesini bilmiştir. Öğrenmeye çok açık bir yapıda olması nedeniyle kısa sürede Kurmancî lehçesini öğrenmiştir. Yine gerillacılığa ve savaş sanatına yoğun ilgisi nedeniyle Demokratik Modernite Gerillacılı’ğının ilkelerini kısa sürede özümsemiş ve uzman bir gerilla olmak için yoğun çaba sarfetmiştir. Dilxwaz yoldaşımız yeni alanları görmek, Kürdistan’ın diğer parçalarındaki halkımızla tanımak için yoğun istek sahibi olmuştur. Özellikle Bakur halkımızı tanımayı ve o halkla birlikte devrim mücadelesini vermeyi çok istemiştir. Bu amaçla gittiği Botan alanında adeta büyülenmiş ve tüm potansiyelini halkımızın özgürlük mücadelesine harcamak için yoğun bir çabanın sahibi olmuştur. Rojhilat’lı bir yoldaş olmasına rağmen Botan coğrafyası ve halkıyla kısa sürede kaynaşmış ve ulusallaşma yolunda önemli bir atılımın sahibi olmuştur. Dilxwaz yoldaşımız Botan alanında gerillacılık yürüttüğü süre zarfında soykırımcı Türk devlet gerçekliğini daha iyi anlamıştır. Bu anlama sonucunda düşmana olan kini ve öfkesi daha da artmış ve bunu girdiği eylemlerdeki başarılı performansıyla da kanıtlamıştır.
Ronî yoldaşımız Kürdistan yurtseverliğinin merkezlerinden biri olan Mêrdîn’de yurtsever bir ailede doğmuştur. Ailesinin ve yaşadığı çevrenin yurtsever olmasından dolayı partimiz PKK’yi yakından tanıma fırsatı bulmuştur. Ronî yoldaşımız, Mêrdîn bölgesinde 1990’lı yıllardan itibaren efsaneleşmiş komutanlarımızın kahramanlık öyküleriyle büyümüş ve her zaman o kahramanlardan biri olmanın hayalini kurmuştur. Bu amacına ulaşabilmesinin yoğun bir emek sürecinden geçtiğinin farkında olan Ronî yoldaşımız bir süre legal faaliyetlerde bulunmuştur. Özyönetim Direnişleri sürecinde işgalci Türk devletinin halkımıza yönelik geliştirdiği katliamlara daha fazla kayıtsız kalmamış ve yüzünü Kürdistan’ın özgür dağlarına çevirmiştir.
Gerillaya Botan alanında katılan Ronî yoldaşımız tüm gerillacılık pratiğini bu alanda sürdürmüştür. Yabancısı olmadığı Botan coğrafyasında gerillacılık yapmanın verdiği avantajla neredeyse Botan’ın her bölgesinde pratik yürütmüştür. Yine gerillacılığı, Kürdistan Gerillacılığı’nın ilk pratik alanında öğrenmiş olması nedeniyle kısa sürede profesyonelleşmiştir. Yeni dönemin gerilla tarzının gereği olan uzmanlaşma eğitimlerine büyük önem vermiştir. Ronî yoldaşımız aldığı eğitimlerin hakkını verebilmek için sürekli bir yoğunlaşma içerisinde olmuş, bunun eyleme dönüştürülmesi için de her zaman arayış içerisinde olmuştur. Bu temelde Botan alanında gerçekleştirilen birçok eyleme katılmış, yoğunlaşmasını sadece teoriyle sınırlandırmamıştır. Bu özellikleriyle Botan’da tarih yazan komutanlar olan Adil, Gelhat ve Gulbaharların izinden yürümüş ve bu değerli komutanlarımızın Botan’ı direniş alanına çeviren pratiklerinin iyi bir takipçisi olmuştur.
Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nin zafere en yakın olduğu bir dönemde mücadeleleri ile halkımıza hakkettikleri özgürlüğü armağan etmek için tüm benlikleriyle devrimci görev ve sorumluluklarına sahip çıkan ve bu uğurda şehadete ulaşan Şervan, Dilxwaz ve Ronî yoldaşlarımızın başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kürdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.
18 Ağustos 2021
HPG Basın İrtibat Merkezi