Basına ve Kamuoyuna!
Sömürgeci Türk devletinin halkımızı soykırımdan geçirmek için Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne yönelik tarihin hiçbir döneminde eşine rastlanmamış saldırıları sonucunda 2016 yılında Garê bölgesine yönelik
gerçekleştirdiği saldırılarda değerli komutanımız Dilêr ve halkımızın yiğit evlatları Çiçek, Ekin, Destan, Şervan ve Zerdeşt yoldaşlarımız şehadete ulaşmışlardır. Tüm mücadele yaşamları boyunca zafere kilitlenen, duruşları ve katılımlarıyla bunu kanıtlayan bu değerli yoldaşlarımızı şehadet yıldönümlerinde saygıyla anıyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
Kod Adı: Dilêr Andok |
Dilêr – Cebrail Rustemî
Kod Adı: Çiçek Gabar |
Çiçek – Axîn Bahar Çağırga
Kod Adı: Ekin Dilocan |
Ekin – Asime Danış
Kod Adı: Destan Amed |
Destan – Mizgin Şener
Kod Adı: Şervan Cudî |
Şervan – Selahattin Çağırga
Kod Adı: Zerdeşt Keverük |
Zerdeşt – Ferhat Temel
Dilêr yoldaşımız, Rojhilatê Kurdistan’da yurtsever ve kültürüne bağlı bir ailede dünyaya gelmiştir. Rojhilatê Kurdistan tarih boyunca hep kendi geleneklerine ve kültürüne bağlı bir yer olmuştur. İşgalci devletlere karşı her zaman direniş içinde olan, direniş kültürünü nesilden nesile aktaran devrimci duruşuyla bilinmiştir. Qazî Muhammed’den Abdurrahman Qasimlo’lara, çağdaş devrimciler Simko, Dilgêş, Hewram, Şirin Elemholî ve daha yüzlerce öncü kahramanı bağrından çıkarmıştır. Bu kahramanlık geleneğine ve direniş kültürüne layık olmak, gerekliliklerini yerine getirmek için Rojhilatê Kurdistan’daki bütün yurtsever halkımız harekete geçmiş ve kahramanlarının yolunda büyük bir gururla yürümeyi esas almıştır. Kürt halkına dayatılan kirli planlar karşısında her zaman tavır sahibi olunmuş, bu temelde uluslararası komploya karşı en güçlü tepkiyi vermiş ve Önder Apo’yu sahiplenme tutumu çok cesurca ortaya konulmuştur.
Dilêr yoldaşımız da genç yaşında edindiği ulusal bilinçle mücadele edilmesi gerektiğine inanmıştır. Bu bilinç ve inançla ailesinden edindiği yurtsever duygularla 2004 yılında Kürdistan Özgürlük Hareketi saflarına katılmıştır. İşgalci devletlere, Kürt halkına uygulanan zulme ve sömürgeci rejimlere karşı olan öfkesiyle Kürdistan dağlarıyla erkenden bütünleşmiştir. Gerillacılığın Kürdistan’daki tek özgürleştirici yol olduğuna ve devrimci halk savaşı çizgisine yürekten inanarak içten bir katılımın sahibi olmuştur. Her daim katılımını ve savaşımını büyütmenin arayışı içinde olan Dilêr yoldaşımız, Hêzên Taybet örgütlenmesine dahil olarak yürüyüşünü fedailik çizgisinde sürdürmüştür. Kararlı, güven veren ve pratik zekası yüksek katılımıyla hareketimiz içerisinde stratejik görevlerde yer almıştır. 2009 yılında Bakurê Kurdistan’a geçmiş, Gabar alanında yaralanmıştır. Ancak bunu kendisine engel olarak görmeyip Mêrdin alanına geçerek gerillacılık yapmıştır. DAİŞ çeteleri Rojavayê Kurdistan’a saldırdığında Kürt halkının kazanımlarını korumayı bilerek bu alana geçmiş, yüksek cesareti ve eylemci özellikleriyle çetelere etkili darbeler vurmuştur. Rojavayê Kurdistanlı birçok gence duruşuyla örnek olmuş, devrim saflarına katılmalarına yol açmıştır. Bulunduğu tüm alanlarda coşkulu, mütevazı ve emekçi kişiliğiyle yoldaşlarını eğitmesini bilmiştir. Yoldaşlarını profesyonel gerillacılık temelinde eğitme ve daha da yetkinleştirme çalışmalarını yürütürken gerçekleşen bombardımanda şehadete ulaşmıştır. Rojhilatê Kürdistan’dan yola çıkarak Başûr, Bakur ve Rojava’da Apocu militanlığı fedailik çizgisinde en yetkin biçimde pratikleştiren Dilêr yoldaşımız Kürdistan gençliğinin kendisine örnek alacağı ulusal ve devrimci sembol bir kişilik düzeyine ulaşmayı başarmıştır.
Botan’ın en önemli direniş merkezi olan Cizre’de dünyaya gelen Çiçek yoldaşımız, yurtsever bir ailede büyümüştür. Özgürlük hareketinde bedel ödemiş bir çevrede, PKK’nin mücadele kültürüyle ile şekillenmiştir. Botan halkı yediden yetmişe kendi kültüründen ve onur mücadelesinden hiçbir zaman taviz vermemiş, faşist Türk devletine karşı boyun eğmemiştir. İşgal ve sömürü sistemine karşı her zaman amansız bir mücadele içerisinde olmuştur. Çiçek yoldaşımız da bu mücadele kültürüyle büyümüş ve çocukluk yıllarını kahraman şehitlerimizin direniş hikayelerini dinleyerek geçirmiştir. Edindiği kültür ve mücadele azmi hayalini kurduğu PKK yaşamına ve yoldaşlığına kavuşmasında belirleyici etken olmuştur. Bu bilinç ve duygularla Kürdistan Özgürlük Gerillası saflarına katılmıştır. Coşkusuyla adım attığı her yerde büyük bir moral yaratmayı bilmiştir. Yoldaşları arasında enerjik ve güler yüzlü kişiliği ile bilinen Çiçek yoldaşımız, yoldaşlığa olan bağlılığıyla her zaman en önde olmayı kendisine esas almıştır. Gerilla mücadelesinde birçok farklı görev üstlenmiş, tüm görev ve sorumluluklarını büyük bir başarıyla yerine getirmeyi başarmıştır.
Ekin yoldaşımız, Şırnak’ta yurtsever bir ailede dünyaya gelmiştir. Botan halkının kadim direniş geleneğiyle büyümüştür. Soykırımcı Türk devletin asimilasyon merkezleri olan okullarında okumasına rağmen, toplumsal kültüründen ve Botan’ın kadim geleneğinden kopmayarak işgalciliğe karşı mücadele içerisine girmiştir. İşgal ve soykırım saldırılarının her geçen gün daha da şiddetlendiğini gören Ekin yoldaşımız, buna karşı gerilla saflarına katılarak soykırımcılara en anlamlı cevabı vermiştir. Önderlik felsefesiyle Botan’ın kadim direniş kültürünü harmanlayarak çelikten bir iradenin sahibi olmuştur. Önder Apo’nun Kadın Özgürlük İdeolojisi’nde yetkinleşerek Berîtanlar’ın ve Zîlanlar’ın yolunda fedai militan kişiliğe ulaşmanın çabası içerisinde olmuştur. İşgal ve soykırım saldırılarına, kadına dayatılan tecavüz kültürüne karşı özgürlük mücadelesinde öncü militan olma bilincine ulaşmış ve fedai duruşuyla tüm saldırılara karşı cevap olmayı başarmıştır. Ekin yoldaşımız büyük bir azim ve sabırla kişiliğinde PAJK militanlığına ulaşmayı esas almıştır. Eşit ve özgür yaşamı Kürdistan dağlarında ilmek ilmek örmüş ve hakikat savaşının değerli bir savaşçısı olmayı başarmıştır.
Kürdistan’ın kalbi ve direniş kalesi olan Amed’te yurtsever bir ailede dünyaya gelen Destan yoldaşımız, Amed’in serhildan kültürüyle şekillenmiştir. Daha genç yaşta Önderlik ideolojisiyle tanışan ve her zaman mazlum Kürt halkın özgürlüğü için kendini borçlu hisseden Destan yoldaşımız, 2014 yılında insanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye saldırısı sırasında mücadeleye katılma kararı alarak, 2015 yılında direniş saflarına katılmıştır. Coşku dolu moralli kişiliğiyle gerilla yaşamına renk katmıştır. Mücadeleye katılım azmi ve her zaman kendini eğitme istemiyle öne çıkan Destan yoldaşımız, doğduğu topraklara yetkin bir gerilla olarak dönmenin hayaliyle muazzam bir çabanın sahibi olmuştur. Şehitlere ve Önder Apo’ya olan bağlılığını etkili bir militanlık ve Apocu fedai duruşla ortaya koymuştur. Gerilla yaşamına ve yoldaşlığına büyük bir tutkuyla bağlanmış, yaşamda ve pratikte bu duruşundan asla taviz vermemiştir.
Şervan yoldaşımız Cizîra Botan’da yurtsever bir ailede dünyaya gelmiştir. İçerisinde büyüdüğü yurtsever halk kültürü ve serhildan geleneği karakterinin belirgin özellikleri haline gelmiştir. Bu özellikleriyle erken yaşlarda mücadele etmenin arayışı içerisine girmiştir. Halkımızın tüm değerlerine hunharca saldıran ve Kürt halkını yer yüzünden silmeye ant içmiş soykırımcı Türk devletinin gerçekliğine tüm çıplaklığıyla tanıklık etmiştir. Öz yönetim direnişlerinde faşist Türk devletinin tüm vahşi saldırılarına şahit olmuştur. Taybet Ana’dan küçük Cemile ve Mehmet Tunçlar’a kadar Cizîr bodrumlarında vahşice yakılarak katledilen tüm kahraman şehitlerin intikamını almak için bir an bile tereddüt etmeden yönünü özgür dağlara vermiştir. Düşmana karşı büyük bir öfke ve bitmez tükenmez enerjisiyle silahına sımsıkı sarılmış, tüm eğitim süreçlerinden sonuç almaya odaklanmış ve profesyonel bir gerilla olmak için olağanüstü bir çabanın içerisinde olmuştur. İntikam alacağı günü sabırsızlıkla beklemiş, bu temelde kendisini her gün daha da yetkinleştirmiştir. Şervan yoldaşımız, Apocu fedai duruşu ve mücadele azmiyle her zaman örnek bir Apocu militan olarak mücadelemizde anılacaktır.
Zerdeşt yoldaşımız aslen Sêrt’li olan yurtsever bir ailenin ferdi olarak Adana’da dünyaya gelmiştir. Sömürgeci Türk devletinin halkımızı gerilladan koparmak ve Türkiye metropollerine sürgün ederek soykırımdan geçirme politikaları nedeniyle Adana’da büyümüştür. Zerdeşt yoldaşımız tüm bu kirli politikalara rağmen Kürtlük özünü korumasını bilmiştir. Ailesinin özünde halkımızın yaşadığı soykırım tehlikesini yakından gören ve düşmanın yaşamın her anında geliştirdiği saldırılara tanıklık etmiştir. Bu nedenle sorumlu her Kürt genci gibi halkının çektiği acılara kayıtsız kalmayarak genç yaşında mücadeleye atılmıştır. Birçok alanda farklı devrimci çalışmalar yürüttükten sonra soykırımcı Türk devletinin halkımıza diz çöktürmek için geliştirdiği saldırılara cevap olmak için gerilla saflarına katılmıştır. Katılım yaptığı dönemde özellikle şehadet gerçekliğinden çok etkilenmiş ve her zaman şehit yoldaşlarına layık olabilmenin ağırlığında olmuştur. Yine PKK’deki yoldaşlık ilişkilerine büyük bir değer biçmiş, yoldaşlarına iyi bir yoldaş olmak için sürekli bir çabanın sahibi olmuştur. Halkımızın özgürlük devriminin ancak devrimci halk savaşı çizgisini yetkince uygulamakla mümkün olduğuna yürekten inanmıştır. Bu inançla kendisini her anlamıyla eğitmiştir. Özellikle profesyonel gerillacılığın ilkelerinde derinleşmek ve yeni dönem gerillacılığının uygulayıcısı olmak için uzmanlaşmaya çalışmıştır. Askeri duruş ve yoğunlaşmasında olduğu kadar yaşamdaki duruşuyla da Partimiz PKK’nin gençlik ruhunu temsil etme kararlılığında olan Zerdeşt yoldaşımız, mücadelemizin unutulmaz kahramanları arasındaki yerini layıkıyla almasını bilmiştir.
Mücadeleleriyle olduğu kadar şehadetleriyle de Kürdistan halkının büyük değer yaratıcılarından olan Dilêr, Çiçek, Ekin, Destan, Şervan ve Zerdeşt yoldaşlarımızın başta değerli aileleri olmak üzere tüm Kürdistan halkımıza başsağlığı diliyor, şehitlerimizin bizlere devrettiği zafer hedeflerini mutlaka başaracağımızın sözünü yineliyoruz.
6 Ağustos 2021
HPG Basın İrtibat Merkezi