Halkımıza ve Kamuoyuna!
Tarihi 15 Ağustos 1984 Atılımı’nın 36’ıncı yıldönümü, Diriliş Bayramı’nı başta bu dirilişin mimarı Önder Apo’ya, halkımıza, halkımızın dostlarına, ilerici insanlığa ve tüm yoldaşlarımıza kutluyoruz. Büyük Komutan Egîd (Mahsum Korkmaz) yoldaş şahsında, bu diriliş sürecinde büyük fedakarlıklar yaparak ve bedeller ödeyerek, halkımızın bugün bölgenin en temel aktörlerinden biri olmasını sağlayan kahraman şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyor, şehitlerimizin anılarını, onlardan devraldığımız diriliş bayrağını halkımızın kurtuluşuna taşıyarak yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.
Şanlı 15 Ağustos Atılımı, sömürgeci-hegemonik güçler tarafından 4 parçaya bölünerek birbirinden kopartılmaya çalışılan, kimliği inkar edilen, her türlü katliama maruz bırakılarak yok sayılmak istenen insanlığın kadim halklarından Kürdistan toplumunu tekrardan diriltip özgürlüğün eşiğine getirmiştir. Önder Apo’nun derin öngörüsü temelinde, küçük bir grupla hazırlanan, ancak halkımızın çağdaş kurtuluş hareketinin sömürgeciliğe karşı sıktığı ilk kurşun olarak adını altın harflerle tarihe yazdıran bu büyük hamlesel çıkış, aynı zamanda Kürt halkının makus talihine ‘dur’ diyen önemli bir dönüm noktasını teşkil etmektedir.
Kürdistan Özgürlük Gerillası’nın yüksek azim, kararlılık, cesaret ve büyük fedakarlıklarla öncülüğünü yaptığı bu askeri süreç, aynı zamanda politik yönleriyle de öne çıkan önemli bir adımdır. Kürdistan halkında önemli bir bilinçlenme ve aydınlanma düzeyini geliştirmiş olan 15 Ağustos Hamlesi, halkımızın doğal haklarını kazanma mücadelesinin temelini oluşturmuştur. Bu hamlesel çıkış çerçevesinde büyüyen Kürdistan gerillası, dağlardan şehirlere ve ovalara kök salarak, halkımızın en büyük güvencesi olmuş, bu temelde örgütlenen gençler ve kadınlar öncülüğünde halkımızın serhildan hareketi gelişmiştir. Ezilenlerin egemenlere karşı bir dirilişi ve direnişi olan bu devrimsel çıkış, zayıfı güçlüye dönüştüren Apocu felsefe ile emekçi kesimleri güç haline getirirken, aynı zamanda sosyal devrim temelinde Kürdistan'da kadını toplumda iradeli ve öncü bir güç haline ulaştırmıştır.
Öte yandan ülkemizdeki tüm toplumsal kesimler arasında bir ulusal birlik ruhunun oluşmasına vesile olan 15 Ağustos Hamlesi, aynı zamanda Kuzey Kürdistan dışındaki parçalara da ilham kaynağı olup, halkımızın buralarda da önemli adımlar atmasına vesile olmuştur. Bugün Rojava’da gelişen devrimsel sürecin ulaştığı boyutlar, hakeza Güney Kürdistan’da halkımızın elde ettiği kazanımlar ve de Rojhilat’ta halkımızın devam eden mücadelesinin temelleri 15 Ağustos Atılımı’nın yarattığı ruh, heyecan ve zeminle güç kazanmıştır. 15 Ağustos Atılımı, yalnızca Kürt halkının değil, kardeş bölge halklarının kurtuluş mücadelesinde de önemli bir yere sahiptir. Önder Apo’nun Demokratik Ulus Projesi çerçevesinde ezilen bölge halklarının ortak mücadelesi, dünyanın başına bela olmuş Daiş güruhunun yenilgisini sağlamış ve Rojava Devrimi şahsında görüldüğü gibi, bütün dünya halklarına örnek teşkil edecek bir model ortaya koymuştur.
Bu tarihi adımın 37’inci yılına girdiğimiz bugünlerde, başta AKP-MHP rejimi olmak üzere, 15 Ağustos Atılımı’nın yaratmış olduğu bu gelişmelerde kendi yıkılışını gören sömürgeci-soykırımcı güçler tarafından halkımıza dönük ciddi saldırılar geliştirilmektedir. Hareketimizi tasfiye etmek ve yıkılışının önüne geçmek isteyen faşist AKP-MHP rejimi, yeni Osmanlıcılık hayalleriyle kendini bölgesel düzeyde bir hegemon güç haline getirmeyi önüne koymaktadır. Bunun için bir yandan Önderliğimiz üzerindeki tecrit politikalarını derinleştirirken, diğer yandan ise halkımızın ve Türkiyeli sol-demokratik güçlerin tüm toplumsal dinamiklerini faşizan baskı ve tutuklama ile sindirmeyi hedeflemektedir. Esas olarak Kürdistan Özgürlük Gerillası’na karşı da NATO Gladiosu’nun desteğiyle elde ettiği çağın teknolojisine dayanarak topyekun bir imha savaşını başlatarak 15 Ağustos Ruhu’nun yarattığı tüm kazanımları ortadan kaldırmak için yoğun bir çaba içerisindedir. İstihbarat, teknoloji ve paramiliter güçlerin yanı sıra, Kürt işbirlikçi çizgisindeki güçlerden de yararlanarak gerçekleştirdiği bu saldırılar ile özgürlük mücadelesini ezme ve halkımızı soykırıma tabii tutmayı hedeflemektedir. 6 yıldan bu yana bu temelde geliştirdiği saldırılar karşısında Önderliğimizin, halkımızın, demokratik siyasetin ve gerilla güçlerimizin gerçekleştirdiği direniş temelinde düşman sonuçsuz bırakılmıştır. Özellikle gerillayı imha etmek için hegemonik güçlerin de desteğiyle geliştirdiği çok yönlü saldırılarda düşman başarısız kılınmıştır. Bunun karşısında çok büyük bedeller ödenmiş olsa da, devrimin temel mevzileri korunmuş ve güçlü devrimsel gelişmenin zemini yaratılmıştır.
Devrimci mücadele karşısında başarısız kalan faşist sistem, bugün çok yönlü bir bunalım sürecine girmiş bulunmaktadır. Bundan çıkmanın tek yolu olarak savaşı gören faşist AKP-MHP rejimi, yeni dönemde de saldırılarını sürdürerek, bölgede yaratmakta olduğu gerginlik ve kriz siyasetiyle petrol kaynaklarına ulaşarak devrim mücadelesi karşısında güçlü bir pozisyon kazanmaya çalışmaktadır.
Misak-ı Milli sınırlarını işgal etme projesi çerçevesinde soykırımcı faşist rejimin Heftanin’e dönük geliştirdiği saldırıda gerilla güçlerimizin yeni dönem gerilla çizgisi temelinde sergilediği direniş, düşmanın hayalci planlarını kursaklarında bırakacağını ortaya koymuştur. Bu kapsamda 15 Ağustos’un 37’inci yılına girdiğimiz bu tarihi aşamada Egîd’lerin diyarı olan Heftanin’de gerillanın sergilediği taktik zenginlik ve savaş düzeyi önümüzdeki savaş sürecinin gerilla açısından nasıl karşılanacağını ortaya koymaktadır.
Komutan Egîd’lerden devraldıkları mirası, 21’inci yüzyılın modern-profesyonel gerillacılık sistemiyle harmanlayan Kürdistan Özgürlük Gerillası, göstermiş olduğu savaş performansı ile bütün dünyaya insan iradesinin en ileri teknolojinin ürünü olan sömürgeci saldırılara karşı nasıl başarabileceğini göstermiştir. Şüphesiz Apocu felsefe ışığında kendisini yenileyen Kürdistan Özgürlük Gerillası, yakalamış olduğu bu zirvesel mücadele düzeyinde kararlıca mücadelesini sürdürecek, bu mücadele çerçevesinde sömürgecilere geçit vermeyecek ve 37’inci 15 Ağustos yılında da üzerine düşen sorumlulukların gereklerini yerine getirmesini bilecektir.
Bu temelde halkımızın Diriliş Bayramı, Şanlı 15 Ağustos Atılımı’nın 36’ıncı yıldönümünü bir kez daha kutluyor, yurtsever halkımıza, ezilen kardeş halklara ve bütün mücadele sahalarında görev başında olan tüm yoldaşlarımıza 37’inci 15 Ağustos yılında üstün başarılar diliyoruz.
Yaşasın Şanlı 15 Ağustos Atılım Ruhu!
Bijî Serok Apo!
15.08.2020
HALK SAVUNMA
MERKEZİ KARARAH KOMUTANLIĞI