HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri

Basına ve Kamuoyuna!

Şanlı 15 Ağustos Atılımı’nın 34’üncü yıl dönümünü zafer ve özgürlük kararlılığımızla karşılıyor, başta diriliş mücadelesinin gelişmesinde en büyük emeğin sahibi olan Önder APO olmak üzere, tüm halkımızın, zindandaki ve tüm mücadele sahalarındaki yoldaşlarımızın, şehit ailelerimizin ve dostlarımızın Diriliş Bayramı’nı kutluyoruz.

15 Ağustos Atılımının büyük komutanı EGÎD yoldaş şahsında tüm kahraman şehitlerimizi saygıyla anıyor ve onlara verdiğimiz sözü bir kere daha yineliyoruz. Şehitlerimizin anılarını özgürlük mücadelesinin yükselişinde yaşatacağımızı belirtiyor ve Özgür Kürdistan amacımızı gerçekleştireceğimizin sözünü bu kutlu gün vesilesiyle veriyoruz.  Büyük 15 Ağustos Eylemi, Kürdistan’da ayaklar altına alınan insanlığın yeniden dirilişi, köleliğe, karanlığa, sindirilmişliğe sıkılan ilk kurşun olarak, Kürt halkının tarihinde bir dönüm noktası ve yeniden var olmanın direniş çizgisi olmuştur. Sömürgeciliğin zihniyetine, soykırım politikalarına ve askeri zor gücüne karşı bir başkaldırı ve var olmaya karar vermiş bir halkın tarihin derinliklerinden gelen bir çığlığı olarak pratik ifadesini bulmuştur. Sömürgecilikle hesaplaşma, kendi tarihiyle buluşma, varlığını savunma ve özgürleşme iradesini ortaya koyan çok tarihi bir atılım olmuştur. Öz irade ve öz güce dayalı olarak gerçekleştirilen bu tarihi özgürlük eylemi, ölüm sancısı çeken Kürt halkını yeniden var etmiş ve Kürdistan halkının tarihinde Diriliş Bayramı olarak yer edinmiştir.

15 Ağustos Atılımı, inkar ve imhayı tek politika bilen faşist, sömürgeci, soykırımcı ve işgalci devletler karşısında Kürt varlığını haykıran bir toplumsal çıkıştır. Önder APO’nun derin ideolojik politik bakış açısı ile gerçekleşen Şanlı 15 Ağustos Gerilla Atılımı sadece Kürt halkının yok olma sürecini durduran ve var olma iradesini ortaya koyan bir atılım olmamış, aynı zamanda Ortadoğu bölge gericiliğine karşı yeni devrimsel bir çıkışın da başlangıcı olmuştur. 

Kürdistan’ın kalbi olan Botan’da gelişen bu tarihsel hamle kendisiyle birlikte yeni bir düşünce sistemini, yeni bir yaşam ve mücadele tarzını, var olma ve başarma iradesini ve ruhunu ortaya koymuştur.  Köleliğe karşı başkaldırı ruhu olan 15 Ağustos Ruhu giderek yayılmış, Kürdistan’ın tüm kentlerine, kasabalarına ve köylerine ulaşmıştır. 15 Ağustos Atılımının hem kendisi, hem yarattığı güç,  hem de ortaya çıkardığı diriliş ve direniş kültürü giderek Kürdistan’ın dört parçasında etkisini göstererek topluma taşıdığı devrimsel bakış açısı ile Kürdistan toplumunu çağın devrimci düşünce sistemi ile bütünleşmiştir. Bu temelde gelişen düşünce devrimi, beraberinde sosyal devrimi yükselterek kadın özgürlük çizgisinde gelişen yepyeni  bir toplumsal gerçeği açığa çıkartmıştır. 

Kürdistan’da geliştirdiği ulusal bakış açısı ve zihniyet devrimiyle ulusal birlik ruhunun gelişmesine yol açmış, toplumda parçalı duruşa yol açan mezhepçilik, lehçecilik, parçacılık, bölgecilik ve aşiretçilik yaklaşımlarını aşarak ulusal-demokratik tutumu geliştirmiştir. 15 Ağustos’un bu görkemli ve derinlikli çıkışı, Kürt halkının geleceğe dönük perspektifini ortaya koymuş, özgürlük davasının çağdaş, güçlü bir stratejik bakış açısına kavuşmasını sağlamıştır. Kürdistan’da bir kördüğüme dönüştürülmüş olan katmerli sömürgeci-soykırımcı sisteme ve dayandığı bütün bölgesel ve uluslararası sistem güçlerine karşı 34 yıl boyunca direne direne kahramanlık destanları yazılmış ve yüksek başarıyla bugünkü düzeye ulaşmıştır. Bugün 3. Dünya savaşının yürütüldüğü Ortadoğu bölgesinde Kürt halkı bir güç ve irade olarak tarih sahnesine çıkmışsa, bütün sömürgeci komplolara rağmen bugün Kürdistan bir devrim merkezi haline gelmişse, bu tamamen 15 Ağustos Ruhu, dayandığı ideolojik formasyon ve kahraman şehitlerimizin destansı direnişleri sayesinde gerçekleşmiştir. 

15 Ağustos Ruhu, Önder APO ile doğru yoldaş olmanın, ölümsüz şehitlerimize bağlılığın, Kürt halkını zafere götürme kararlılığının amansız mücadele ruhudur. 34 yıldır tüm acılara, engellere, zorluklara ve saldırılara rağmen bizi bugünlere getiren Agitleşen ve Zilanlaşan fedai direniş ruhudur.  Önder APO çizgisine fedaice katılımın, yılmaz direnişçiliğin ve zafere yürüyen tarzın özü olan 15 Ağustos Atılım Ruhu, mücadelemizin gelip dayandığı bu tarihsel süreçte bizi başarıya taşıyacak yegane duruş biçimidir. 

Hiçbir biçimde halkların iradesine dayanmayan, tamamen emperyal amaçlar doğrultusunda dizayn edilen Ortadoğu’daki ulus-devlet sistemi verilen mücadele ile bugün çöküş sürecine girmiş bulunmaktadır. 34 yıldır Kürdistan’da soluksuz bir şekilde  geliştirilmiş olan bu direniş ile halkların özgürlük mücadelesi bugün Ortadoğu’da özgürlük ve demokrasi iradesi açısından çok önemli ürünler vermiştir. Gerçekleşen demokratik dönüşümün önünü almak isteyen Türk devleti, bugün AKP-MHP-Ergenekon ve El Kaide’nin türevleri olan çetelerle Kürt halkına karşı topyekun bir soykırımcı faşist saldırı içerisindedir. Rojava devrimine karşı başlatılan saldırılar, 2014 yılında Şengal, Maxmur, Kerkük ve Kobani ile devam etmiş ve gerçekleşen bu saldırıların hepsi Kürt halkının tarihi direnişi ile boşa çıkarılmıştır. Bu anlamıyla Kürt halkının 15 Ağustos 1984’ten beri devam ettirdiği özgürlük savaşı sadece Kürdistan’ın değil, tüm Ortadoğu’nun savunulması ve aydınlanması mücadelesi olmuştur. Öyle ki bugün 15 Ağustos Atılımının yarattığı direniş ruhu sadece Kürt halkının değil, tüm Ortadoğu halklarının özgürlük perspektifi ve ilham kaynağı haline gelmiştir.

Tüm bu kazanımların ortaya çıkmasında en büyük emeğin sahibi ve çözümlemeleriyle her zaman devrimin ve halkımızın yol göstericisi olan Önder APO üzerinde bugün çok tehlikeli bir işkence ve tecrit sistemi yürütülmektedir. Bilinmeli ki, Önder APO, ülke barışının ve Türkiye birliğinin teminatı olduğu gibi, ülke savaşının da en büyük gerekçesi durumundadır. Bugün İmralı işkence merkezinde yürütülen zulüm, tüm insanlık değerlerinin ayaklar altına alınması ve Önder APO şahsında halkımızın geleceğine ve iradesine yapılan bir saldırıdır. Hiçbir ahlaki değer yargısını dikkate almadan Önderliğimize karşı yapılan bu zulüm ve insan haklarının çiğnenmesinin temel amacı halkımızın iradesini kırmak, mücadelemizin gücünü zayıflatmaktır. Ancak Önder APO’ya dönük İmralı’daki bu psikolojik işkence sistemi ve zulüm siyaseti sürdüğü müddetçe, güçlerimizde de mücadele azmi ve fedai ruh pekişmekte, daha da pekişecek ve amansız güçlü bir mücadelenin, fedai duruşun altyapısını daha fazla güçlendirecektir. Faşist sömürgeci rejimin tüm insanı normları ayaklar altına alarak Önderliğimize karşı uyguladığı bu zulmü tüm halkımız ve dostlarımız da görmekte, şimdiye kadar sahip çıktıkları gibi bundan sonra da daha fazla sahip çıkacakları kesin bir olgu durumundadır. 

Bizler HPG gerillaları olarak  15 Ağustos Atılımı’nın 35. yılına çok daha büyük bir inanç, kararlılık, bağlılık ve aynı zamanda daha zengin bir deneyim, tecrübe ve tarihsel birikimle girmekteyiz. Kürdistan Özgürlük Gerillası soykırımcı, işgalci, faşist AKP-MHP sisteminin Türkiye ekonomisinin iflasını göze alarak, çağın tüm teknik araçlarıyla gerçekleştirdiği saldırıları şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da  daha büyük bir ustalık ve daha yüksek bir performansla boşa çıkaracak, düşmana tarihi darbeler vurup  zaferi elde etme yeteneğini gösterecektir. Dolayısıyla Kürdistan gerillasının yeni dönemdeki şekillenmesine de büyük komutan EGÎD yoldaşın atılım ruhu kaynaklık edecek, HPG güçleri Kürdistan halkının savunmasını yüksek bir başarıyla gerçekleştirecektir. İçine girilen bu tarihsel aşamada da Kürdistan özgürlük gerillası, tartışılamaz bir biçimde Önder Apo'nun çizgisinde kararlıca duruşunu sergileyecek, Önder Apo'nun ve Kürdistan halkının özgürlüğü için olması gereken en aktif ve etkili pozisyonda olacak ve zafer yürüyüşünü devam ettirecektir. 

Bu temelde 15 Ağustos Atılımı’nın 35. yılında ‘Özgür Önderlik, Özgür Kürdistan’ şiarıyla, Komutan Agît ile başlayan Erdal (Engin Sincer), Adıl Biliki ve Nuda Karkerlerden Reşit Serdar, Hüseyin Mahir, Berçem Cîlo, Delal Amed, Azad Siser, Çiyager, Welat, Serdar ve Baranlara kadar uzanan binlerce kahraman şehidimizle devam eden destansı direniş tecrübesi, kararlılığı ve fedai duruş tarzı ile mücadelemizi profesyonel gerillayla yeni bir aşamaya taşıma kararlılığını belirtmek istiyoruz.

35. Mücadele yılında kadın-erkek tüm Kürdistan gençliğini soykırımcı ve sömürgeci faşizm karşısında gerilla saflarına katılmaya çağırıyor ve bir kez daha tüm halkımızın ve yoldaşlarımızın, Diriliş Bayramı'nı kutluyor, bütün mücadele güçlerine üstün başarılar diliyoruz.

Yaşasın Şanlı 15 Ağustos Atılım Ruhu!

Yaşasın Devrimci Halk Savaşımımız!

Bijî Serok APO!

 

14.08.2018

HALK SAVUNMA MERKEZİ KARARGAH KOMUTANLIĞI