Basına ve Kamuoyuna!
Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin Apocu fedai militanları Bêrîtan Hêjar Malatya, Berzan Murat, Kendal Barman, Şoreş Özer ve Ronî Jiyan yoldaşlarımız, 2017 yılı mücadelesini yürütürken Medya Savunma Alanları’nda şehadete ulaştılar.
Bêrîtan, Berzan, Kendal, Şoreş ve Ronî yoldaşlarımız, halkların kardeşliğine ve özgürlüğüne inanarak mücadeleye katıldılar. Rêber Apo’nun paradigmasına duydukları derin bağlılıkla gerilla saflarındaki yerlerini aldılar. Kürt halkının varlığını korumak ve özgürlüğünü sağlamak için Kurdistan dağlarındaki direnişe dahil oldular. Apocu fedai ruhla kuşanan yoldaşlarımız büyük bir çaba, emek ve fedakarlıkla bu kutsal mücadelede üzerlerine düşeni yapmaya çalıştılar. Hareketimizin yoğun bir savaş sürecinden geçtiği ve emsalsiz direnişlerin yaşandığı bir dönemde üstlendikleri her çalışmayı büyük bir titizlikle yerine getirmeyi esas aldılar. Devrimci yaşamları, içten yoldaşlıkları, fedakarlıkları, erdemli kişilik özellikleri ve duruşlarıyla örnek birer militan olmayı başardılar. Cesaretleri, fedakarlıkları ve derin yoldaşlıkları ile bulundukları her alanda başarı yaratan devrimciler olmayı bildiler. Kürt ve Türk halkının asil ve yiğit evlatları olarak omuz omuza verip halkların kardeşliği için mücadele ederek özgür geleceğimizin teminatı haline geldiler.
Yoldaşlarımızın anısını her daim yaşatacağımızı belirtiyor ve şehitlerimizin hayallerinin gerçekleştirme sözümüzü yineliyoruz. Bu temelde şehitlerimizin değerli aileleri başta olmak üzere yurtsever Kürt ve Türk halkına başsağlığı diliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
|
Kod Adı: Bêrîtan Hêjar Malatya |
Bêrîtan Hêjar Malatya – Hatice Şeker
|
|
Kod Adı: Berzan Murat |
Berzan Murat – Hüseyin Öztürk
|
|
Kod Adı: Kendal Barman |
Kendal Barman – Yakup Baydağ
|
|
Kod Adı: Şoreş Özer |
Şoreş Özer – Ömer Avcı
|
|
Kod Adı: Ronî Jiyan |
Ronî Jiyan – Azad Çetin
Meletî kentimiz, düşman tarafından özel olarak hedef alınan, asimilasyon ve inkâr saldırılarının en fazla uygulandığı ketlerimizden olmuştur. 1925 yılında Türk devletinin yürürlüğe koyduğu Şark Islahat Planı’nın uygulama merkezlerinden biri olan Melêtî’de soykırım politikaları acımasızca uygulanmıştır. Kürt halkı dilinden, kültüründen ve tarihinden koparılmaya çalışılmıştır. Türk devleti, Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin halkımızla bütünleşerek kitleselleşmeye başladığı dönemlerde 2. Ordu Komutanlığı’nı Meletî’ye taşıyarak yürüttüğü kirli savaşın askeri üssüne dönüştürmüştür. Bölgenin direnişçi Kürt ve Alevi kimliğini değiştirmek için yoğun baskıların yanında faşist zihniyetin pratik yansıması olan Türkleştirme politikalarıyla Kürt halkının varlığını tamamen ortadan kaldırmak istemiştir. Türk devletinin bütün insanlık dışı saldırılarına rağmen Meletî halkımız özgürlük ve direniş kültüründen asla kopmamış, Nurhak dağlarında direniş ateşleri her zaman yanmaya devam etmiştir. Başta Sinan Cemgil, Alparslan Özdoğan, Kadir Mangalar olmak üzere birçok devrimcinin sırtını dayadığı ve işgalcilere karşı savaştığı Nurhaklar, Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın tarih sahnesine çıkmasıyla yeniden dirilmiş ve direniş merkezi haline gelmiştir. Türk devleti halkımızın direniş kültürü karşısında bir kez daha hezimete uğramış, Kürt gençleri akın akın gerilla saflarına katılarak faşist zihniyete gereken cevabı vermiştir.
Bêrîtan yoldaşımız Meletî’de, Türk halkına mensup bir ailede dünyaya geldi ve büyüdü. Türk devletinin Kurdistan’da yürüttüğü kirli savaşı saklama çabalarına rağmen savaşın yansımalarına tanıklık eden Bêrîtan yoldaşımız, duyarlı bir genç kadın olarak kendi çabalarıyla mücadelemizi tanımaya çalıştı. Yoğun devlet baskısının hakim olduğu bir çevrede yetişmiş olmasına rağmen hakikat arayışından asla vazgeçmedi. Liseden sonra Mereş’te üniversiteye giden yoldaşımız, mühendislik bölümüne kaydını yaptırdı. Bu süreçte Kürt toplumunu daha yakından tanımaya başlayan yoldaşımız, okuyup araştırdı ve Rêber Apo’nun fikirleriyle tanıştı. Rêber Apo’nun halkların kardeşliğini esas alan paradigmasına ve bunun merkezine koyduğu kadın özgürlüğüne büyük ilgi duydu. Bêrîtan yoldaşımız, partimiz PKK’yi yakından tanıdıkça mücadelemize daha fazla bağlanmaya başladı. PKK’nin yarattığı ölümsüz kahramanların yaşam ve mücadelelerini Hakî Karerlerin, Kemal Pîrlerin, Mazlum Doğanların, Zîlan ve Bêrîtanların şahsında daha derinlemesine tanıyan yoldaşımız, yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına katılarak özgürlük mücadelesi saflarına ilk adımını attı. Gençlik çalışmaları sırasında Amed’te işgalcilere karşı savaşarak 2010’da şehadete ulaşan Şehîd Pîro Semsûr – Rıza Güven yoldaşla tanışan Bêrîtan yoldaşımız, PKK’nin şehitler çizgisine bağlılığını Şehîd Pîro şahsında daha iyi tanıdı ve özgürlük mücadelesine bütün gücüyle katılma, son nefesine kadar mücadele içinde olma kararlığına ulaştı. https://hpgsehit.com/index.php/ehit-kuenyeleri/2010-ehitlerimiz/item/1134-piro-semsur-riza-guven Bêrîtan yoldaşımız, halkları birbirine düşman haline getiren zehirli düşüncelere karşı Rêber Apo’nun birlikte yaşam ve mücadele felsefesinin yarattığı gücü kendi kişiliğinde somutlaştırmayı esas aldı. Faşizmin kalesi haline getirdiğini iddia ettiği bir alanda, genç bir Türk kadını olarak PKK’yle bütünleşen ve halkların özgürlüğü için mücadele eden Bêrîtan yoldaşımız, bütün dikkatleri üzerine çekti ve büyük bir etki yarattı. Bêrîtan yoldaşımızın PKK’lişerek Rêber Apo’nun zafer çizgisindeki yürüyüşünü asla kabul etmek istemeyen Türk devleti, yoldaşımızı hedef haline getirdi. Gözaltı ve tutuklamalarla iradesini kırmak istedi. 2011 yılında işgalci Türk devleti tarafından tutuklanarak zindana konulan yoldaşımız, direnişini zindanlarda da devam ettirdi. Özgürlük ruhuna sahip yiğit bir Türk kadını olarak özgürlük yürüyüşünden ve mücadele ısrarından asla taviz vermedi. Bir yıla yakın süre tutsak kalan yoldaşımız, zindanı bir eğitim alanına dönüştürdü ve kendisini daha fazla geliştirip mücadele çizgisini yükselterek zindandan çıktı.
Zindan sürecinden sonra yoğun baskılara maruz kalan yoldaşımız, genç bir kadın olarak sistemin ona biçtiği kölece yaşamı kabul etmedi. Hakî ve Kemallerin izinden giderek halkların kardeşliğinden ve özgürlükten yana seçimini yaptı. Bêrîtan yoldaşımız 2011 yılında Amed’de gerilla saflarına katılarak bütün özel savaş politikalarını boşa çıkardı. Başta Kürt ve Türk gençleri olmak üzere bütün onurlu gençlere gerçek mücadelenin nasıl yürütülmesi gerektiğini açıkça göstermiş oldu. Büyük bir merak duyduğu gerilla yaşamına çekinmeden katılan ve heyecanla öğrenmeye çalışan Bêrîtan yoldaşımız, birçok zorlukla karşılaşmasına rağmen asla pes etmedi, zorlukları aşmayı bildi. Şehîd Bêrîtan Hêvî – Gülnaz Karataş yoldaşın yaşamına ve savaşına büyük ilgi duydu. İhanete ve teslimiyete karşı takındığı yiğitlik duruşuyla halkımızın tarihinde unutulmaz bir yer edinen Şehîd Bêrîtan’ın ismini alarak onun şahsında şehitlerimizin mücadelesinin takipçisi olarak Bêrîtanlaştı. Gerilla yaşamının ve yoldaşlığın kutsallığına büyük bir bağla bağlanan Bêrîtan yoldaşımız, yaşamının her anında kendisini yeniden yarattı, daha güçlü bir katılımın yol ve yöntemlerini aradı. Yaklaşık iki yıl Amed’de gerillacılık pratiği yürüten yoldaşımız, ilk gerillacılık deneyimini Bakurê Kurdistan’da edindi ve güçlü bir katılım sağlayarak pratik içinde yetişen yetkin bir gerillaya dönüştü. Amed’de yürüttüğü güçlü pratiğin ardından Medya Savunma Alanları’na geçen yoldaşımız, aldığı eğitimlerle hem ideolojik hem askeri alanda derinleşti ve komutanlaşarak öncü bir YJA Star militanına dönüştü. Rêber Apo’nun geliştirdiği kadın özgürlük çizgisinin ısrarlı takipçisi olan yoldaşımız, bulunduğu her ortamda gerici özelliklerle mücadele etti. Özgürlük ruhunun ve ölçülerinin bulunduğu her ortamda hakim olmasını sağladı. Xakurkê’ye geçerek bir süre pratik yürüten yoldaşımız, işgalcilere karşı savaşta üzerine düşen görevleri başarıyla yerine getirdi ve daha sonra Avaşîn’e geçerek mücadelesini devam ettirdi.
Avaşîn’de Türk ordusunun geliştirdiği saldırılara karşı yoldaşlarıyla birlikte gereken cevabı veren Bêrîtan yoldaşımız, yaşam ve savaşta yetkinliğini sürekli geliştirdi, Önderlik ideolojisinde derinleşerek pratiğe aktarmayı esas aldı. Her yoldaşından kendini sorumlu gören Bêrîtan yoldaşımız, onların gelişimi için her zaman çaba sahibi oldu, kurduğu güçlü ilişkilerle bütün yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazandı. Ulus-devlet zihniyetinin ve milliyetçiliğin Türkiye toplumunda yarattığı ezen ve ezilen ulus ikilemini devrimci duruşuyla bertaraf etti. Bêrîtan yoldaşımız, etnik kökenleri fark etmeksizin kadın – erkek tüm insanların farklılıklarıyla eşit ve özgür yaşaması gerektiğine inanarak mücadele etti. Tüm gücünü inandığı değerlerin yaşamsallaşması için harcadı. Kurdistan dağlarında fedaileşen Bêrîtan yoldaşımız; yaşamı, savaşı ve mücadelesiyle kutsal şehitlerimizin mücadele bayrağını layıkıyla taşıdı ve “Halkların Kardeşliği” şiarının öncü devrimcisi, militanı ve komutanı olarak adını tarihe yazdırdı.
Genç bir Türk kadını olarak bütün benliğiyle Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarında katılan, Hakîlerin ve Kemallerin takipçisi olan, Bêrîtanca savaşan ve Zîlanca fedaileşen Bêrîtan yoldaşımız, Rêber Apo felsefesinin yarattığı militan kişiliğin en güzel örneklerinden biri haline geldi. Kürt ve Türk halklarının yiğit militanı ve şehitler çizgisinin tereddütsüz yürüyüşçüsü Bêrîtan yoldaşımız, mücadelemizde yaşamaya devam edecek ve anısı daima yolumuzu aydınlatacaktır.
Berzan yoldaşımız, Kurdistan’da geliştirdiği serhildanlar ve direniş kültürüyle tanınan Agirî kentimizde dünyaya geldi. Yurtsever ve emeğiyle geçinen bir ailemizde yetişen yoldaşımız, erken yaşlardan itibaren Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ni tanımaya başladı. İşgalcilere geçit vermeyen ve direniş kültürünün her zaman diri olduğu bir gelenek içinde yetişmesi, Berzan yoldaşımızın mücadelemizi ve düşman gerçekliğini yakından tanımasını sağladı. Dicle Üniversitesi’nde mühendislik bölümü okuduğu dönemde Rêber Apo felsefesini daha yakından tanıdı. Berzan yoldaşımız, işgalcilerin halkımıza yönelik saldırıları karşısında cevapsız kalmayı asla kabul etmedi ve gençlik çalışmalarına katılarak aktif bir şekilde mücadele saflarına dahil oldu. Kürt gençlerini sistemin köleleştirme politikalarına karşı korumak için bir süre çalışma yürüten yoldaşımız, halkımıza daha fazla hizmet etmek ve özgür bir gelecek yaratmak için 2014 yılında Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katıldı.
Amed’de gerilla saflarına katılan yoldaşımız daha sonra Medya Savunma Alanları’na geçti ve temel gerillacılık eğitimlerine dahil oldu. Belli bir birikim ve tecrübe sahibi olan yoldaşımız, aldığı eğitimlerle PKK ve Önderlik felsefesini, mücadelemizi ve ezilen halkımızın tarihini daha derinlikli bir şekilde öğrenme şansına kavuştu. Gerilla tarz ve taktiklerini öğrenerek askeri alanda da önemli bir tecrübe kazandı. Eğitim sürecini başarıyla tamamlayan Berzan yoldaşımız, büyük bir istek ve heyecanla yaşama katıldı, karşılaştığı zorlukları güçlü iradesiyle aşarak kutsal gerilla yaşamıyla bütünleşti. Hızla gelişen ve öğrendiklerini pratiğe aktararak etkili sonuçlar ortaya çıkaran yoldaşımız, Rêber Apo felsefesinde derinleşmek için sürekli bir yoğunlaşma içerisinde oldu. Yoldaşlığındaki samimiyeti ve katılımındaki dürüstlüğü sayesinde tüm yoldaşlarının saygısını kazandı, her zaman birlikte çalışma yürütülmek istenen örnek bir militan olarak öne çıktı. Berzan yoldaşımız, öncüleşerek hem yaşamda hem savaşta üzerine düşen sorumlulukları başarıyla yerine getirdi. Uzun süre Metîna bölgesinde kalan ve birçok çalışmada emeği olan Berzan yoldaşımız, Türk ordusunun işgal saldırıları karşısında yoldaşlarıyla birlikte Kurdistan topraklarını fedaice savundu ve Metîna’da devam eden direniş ateşini yükselten fedailerden oldu. Şehit yoldaşlarımızın intikamını almak için her zaman yoğunlaşma içinde olan Berzan yoldaşımız, ölümsüz şehitlerimizin mücadele mirasını zafere taşımak için durup dinlenmeden devrimci mücadelesini büyük bir kararlılıkla yürüttü. Yer aldığı her çalışmada şehit yoldaşlarının anılarını ve Apocu felsefeyi kendisine rehber edinerek halkımızın özgürlük hayallerini gerçekleştirmek için bütün varlığını mücadeleye adadı. Berzan yoldaşımız; militanca duruşu, fedai savaş tarzı ve mütevazı kişiliğiyle beraber pratik yürüttüğü her yoldaşında derin izler ve silinmez anılar bıraktı.
Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarında kendisini Apocu felsefeyle yeniden yaratan, öncüleşerek devrim mücadelemize sınırsız bir katılım sağlayan ve fedailer çizgisinde tereddütsüzce yürüyen Berzan yoldaşımız, 1 Temmuz 2017 tarihinde gerçekleşen düşman saldırısı sonucunda şehitler kervanına katıldı. Geride kalan yoldaşları olarak Berzan yoldaşımızın mücadelesini mutlaka zafere taşıyacağımızın sözünü yineliyoruz.
Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin yarattığı serhildan geleneğinin öncü alanlarından olan Mêrdîn kentimiz, ezilen halkımızın özgürlük tutkusunun en güçlü yaşandığı merkezlerden olmuştur. Kurdistan’da başlayan tarihi gerilla direnişini kitlesel katılımlarla destekleyen ve işgalcilerin bütün acımasız saldırılarına rağmen her zaman direniş içinde yer alan Mêrdîn halkımız, büyük bir kararlılıkla Rêber Apo’nun özgürlük yürüyüşünün takipçisi olmuştur. Mêrdîn’in güçlü toplumsal bağlarıyla bütünleşmiş ve direniş kültürünü özümsemiş yurtsever bir ailemizde dünyaya gelen Kendal yoldaşımız da erken yaşlardan itibaren Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ni tanıma şansına erişti. Gerilla saflarına katılacağı günün hayaliyle büyüyen yoldaşımız, halkımızın özgür gelecek direnişine güç katmak için 2014 yılında doğup büyüdüğü kadim Mêrdîn topraklarında Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katıldı.
Aldığı temel gerillacılık eğitimlerini başarıyla tamamladıktan sonra Metîna bölgesine geçen yoldaşımız, gerillacılığa başladı. Genç ve dinamik yapısıyla gerilla yaşam koşullarına hızla uyum sağlayan yoldaşımız, büyük bir istek ve tutkuyla devrim yürüyüşünü sürdürdü. Sınırsız öğrenme isteğiyle sürekli okuyan, araştıran ve yoldaşlarıyla tartışarak kendisini geliştiren yoldaşımız, Apocu felsefede derinleşerek güçlü bir pratik sahibi olmayı hedefledi. Devrim görevlerine her zaman büyük bir ciddiyetle yaklaştı ve aldığı her görevi başarıyla tamamlamayı esas aldı. PKK’nin kutsal yaşamına ve güçlü yoldaşlık ilişkilerinin yarattığı büyük gelişim ortamına güç kattı. Kendal yoldaşımız, emekçi kişiliği ve coşkulu katılımıyla tüm yoldaşlarına moral kaynağı oldu. Düşmanın halkımıza çektirdiği acıları asla unutmayan ve düşmana karşı büyük bir öfke sahibi olan yoldaşımız, kutsal Kurdistan toraklarını işgalcilere karşı korumak için fedaice savaştı. Halkımızın özgülük hayallerine cevap olmayı devrimci mücadelesinin merkezi haline getiren yoldaşımız, hedefine kilitlenerek büyük bir özveriyle mücadele etti. Metîna bölgesinde yürüttüğü pratikle deneyimli öncü bir militana dönüşen yoldaşımız, tecrübelerini yeni yoldaşlarına aktardı ve onların gelişiminde de emek sahibi oldu. Gerilla taktiklerinde uzmanlaşmak için her zaman çaba gösterdi ve dönemin gerektirdiği zafer ruhunu kişiliğinde somutlaştırdı. Türk ordusunun 2015 yılında başlattığı ve halkımızın özgür iradesini yok etmeyi hedefleyen saldırıları sırasında en ön cephede yer alarak savaşan Kendal yoldaşımız, birçok eylemde yer aldı ve işgalcilere ağır darbeler vurulmasında emek sahibi oldu. Fedaice savaşarak PKK’ye ve halkımıza layık bir militan olduğunu pratiğiyle ispatlayan yoldaşımız, mücadele saflarında hızla gelişim sağladı. Mücadelemizin mutlaka zafere ulaşacağına bütün kalbiyle inanan ve bu inançla mücadele temposunu her geçen gün yükselten Kendal yoldaşımız, her zaman örnek aldığı ve takipçisi olduğu ölümsüz şehitlerimizin mücadele mirasını militanca sahiplendi.
Halkımızın yiğit evladı Kendal yoldaşımız, 1 Temmuz 2017 tarihinde görevi başındayken gerçekleşen düşman saldırısı sonucunda ölümsüzler kervanına katıldı. Fedailer yolunda ilerleyerek güçlü bir katılımın sahibi olan ve ardında güçlü bir mücadele mirası bırakan Kendal yoldaşımız her zaman mücadelemizde yaşamaya devam ederek yolumuzu aydınlatacaktır.
Rêber Apo öncülüğünde gelişen Kurdistan Özgürlük Mücadelesi, sömürgecilerin her türlü insanlık dışı saldırılarına maruz kalan ve yok oluşun eşiğine getirilen ezilen halkımızın özgür gelecek umudunu yeniden yaratmıştır. Kurdistan’ın her alanına yayılan direniş ateşiyle ilk buluşan kentlerimizden olan Agirî, sahip olduğu mücadeleci kimliğiyle PKK’yi sahiplenmiş ve halkımızın özgürlük mücadelesinde önemli bir rol oynamıştır. Birçok yiğit evladını direniş saflarına katan Agirî kentimiz, bedel ödemekten asla çekinmemiş, düşmanın bütün saldırılarına rağmen Rêber Apo felsefesine ve şehitlerimizin mücadele mirasına sahip çıkmıştır. Agirî’nin Bazîd ilçesinde yurtseverlik geleneğinin her zaman canlı olduğu bir ailede dünyaya gelen Şoreş yoldaşımız, halkımızın direnişine ve işgalcilerin imha saldırılarına tanıklık ederek büyüdü. Emekçi bir ailede yetişmesi Şoreş yoldaşımızın emek olgusuyla şekillenen ve ülke topraklarına bağlı güçlü bir yurtsever kimlik sahibi olmasını sağladı. Yakın ailesinden mücadele saflarına katılımların olması yoldaşımızın Kurdistan Özgürlük Gerillası’nı yakından takip etmesini beraberinde getirdi. Halkımızın özgür bir gelecek sahibi olmasının temel yolunun gerilla mücadelesinde geçtiği gerçeğini bilince çıkaran yoldaşımız, mücadele saflarına katılım kararı aldı. Şoreş yoldaşımız, Türk devletinin halkımızın özgür iradesi olan gerillayı yok ederek imha konseptini sonuçlandırmak amacıyla 2015 yılında başlattığı kapsamlı saldırılar karşısında Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katılarak direnişçi Kürt gençlerine mücadele yolunu gösterdi.
Doğup büyüdüğü kadim Agirî topraklarında mücadele saflarına katılan Şoreş yoldaşımız daha sonra Medya Savunma Alanları’na geçti. Yeni savaşçı eğitimlerine dahil oldu ve kutsal gerilla yaşamını öğrenmeye başladı. Aldığı eğitimlerle hem ideolojik hem askeri alanda yetkinleşmeye başlayan yoldaşımız, öğrendiklerini pratiğe aktarma heyecanıyla Metîna bölgesine geçti ve çalışmalara dahil oldu. Genç yaşında mücadeleye katılan ve gerilla yaşamına hızla uyum sağlayan Şoreş yoldaşımız, gerilla taktiklerini öğrenerek uzmanlaşmaya başladı. Profesyonel bir gerilla olmak için büyük bir çaba ve emek verdi. Askeri alana büyük bir ilgisi ve yeteneği olan Şoreş yoldaşımız, birçok farklı alanda uzmanlaştı. Bulunduğu her ortamda enerjisiyle yoldaşlarına güç verdi ve bitmez tükenmez mücadele isteğiyle yaşamda her zaman en önde yer aldı. Rêber Apo felsefesini daha iyi anlamak için bulduğu her fırsatta okuyup araştıran yoldaşımız, kurduğu derin yoldaşlık bağlarıyla gözlerin aradığı bir yoldaşımız oldu. Metîna bölgesinde başarılı bir pratik sergileyen yoldaşımız, işgal saldırıları karışışında en ön safta olmak için sürekli öneriler geliştirdi. Militan kişiliği ve düşmana olan öfkesiyle katıldığı her eylemde başarıyı esas alan Şoreş yoldaşımız, fedaice savaş tarzıyla aldığı her görevi sonuca ulaştırmayı bildi. Katılım temposunu sürekli yüksekten ve yoldaşlarıyla bütünleşerek zafer ruhuyla görevlere yaklaşan yoldaşımız, militanca bir yaşam ve katılımın sahibi olarak adını mücadele tarihimize yazdırdı.
Fedailer çizgisinde yürüyerek yaşamının her anını mücadeleye adayan Şoreş yoldaşımız, 1 Temmuz 2017 tarihinde gerçekleşen düşman saldırısında şehadete ulaştı. Sarsılmaz Apocu iradenin seçkin örneklerinden olan Şoreş yoldaşımızın yaşam ve mücadele anısı her zaman direnişimizde yaşamaya devam edecektir.
Ronî yoldaşımız Serhed’in kadim direniş merkezlerinden olan Mûş’ta dünyaya güzlerini açtı. Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarına katılımların olduğu yurtsever bir aile ve çevrede büyüdü. Yoldaşımız, halkımızın düşman saldırıları karşısında çektiği acılara tanıklık etti ve işgalcilere karşı büyük bir öfke sahibi oldu. En temel insani haklarından mahrum bırakılarak soykırım siyasetine tabi tutulan halkımız, bütün saldırılara rağmen işgalcilere teslim olmayarak her zaman onuruyla yaşamanın mücadelesini verdi. PKK’nin Apocu ideoloji ile yeniden yarattığı Kürt halk gerçekliği, Kurdistan’ı aşarak bütün ezilen halkların umudu haline geldi. Yarattığı serhildanlarla mücadele tarihimizde yeni bir sayfa açan halkımız, her dönem binlerce yiğit evladını mücadele saflarına göndererek özgür bir gelecek sahibi olma iddiasını ortaya koydu. Bu direniş içinde büyüyen ve şekillenen Ronî yoldaşımız da onurlu bir Kürt genci olarak halkımızın varlık mücadelesine karşı duyarsız kalmadı, direnişi yakından takip ederek mücadele saflarına katıldı. Bir süre yurtsever devrimci gençlik çalışmalarında yer alan Ronî yoldaşımız, 2014 yılında Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katılarak bütün onurlu Kürt gençlerine mücadelenin asıl mekanının adresini gösterdi.
Amed’de gerilla saflarına katılan yoldaşımız, Zap bölgesine geçerek temel gerilla eğitimlerine dahil oldu ve başarıyla tamamladı. Büyük bir tutkuyla bağlandığı Zap’ta güçlü yoldaşlık ilişkileri geliştirdi, kısa sürede zorlu gerillacılık koşullarına uygum sağlamayı başardı. PKK’nin militanlık çizgisinde derinleşmek için yoğun bir çaba sahibi olan Ronî yoldaşımız hem ideolojik hem de askeri alanda yetkinleşmeye çalışarak dönemin ihtiyaçlarına cevap olmayı başaran bir gerilla olmayı esas aldı. Türk devletinin Zap bölgesine dönük geliştirdiği saldırılar sırasında silahına sarılarak yoldaşlarıyla birlikte işgalcilere ağır darbeler vuran Ronî yoldaşımız, yaşamı ve savaşıyla bütün yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazandı. Yaşamının her anını tereddütsüz bir şekilde halkımızın özgürlük mücadelesine adayan Ronî yoldaşımız, şehitler çizgisine her zaman sadık kaldı, Rêber Apo’ya yaraşır bir militan olmak için durup dinlenmeden emek verdi. En zorlu görevler için her zaman hazır oldu. Yoğun emek gerektiren çalışmalarda öncülük yaparak tarihi gerilla direnişinin etkili sonuçlar ortaya çıkarmasına katkı sundu. Önderliği yaşamının merkezi haline getiren Ronî yoldaşımız, Önderlik çözümlemelerini bulduğu her fırsatta okuyarak daha iyi anlamaya ve yaşamsallaştırmaya çalıştı. Emekçi kişiliğiyle tanınan Ronî yoldaşımız, erkenden öncüleşerek dikkat çeken ve güçlü yoldaşlık ilişkileriyle öne çıkan yoldaşlarımızdan biri haline geldi. Yoğun savaş sürecinde fedaice savaşarak ölümsüzleşen yoldaşlarımızın intikamını almak için her zaman yoğunlaşma içinde oldu. Ronî yoldaşımız, mücadelesini her geçen gün yükselterek adını başarıyla mücadele tarihimize yazdıran bir militan oldu.
Zap bölgesinde Türk devletine karşı yürütülen savaşta üzerine düşen görevi büyük bir başarıyla yerine getiren Ronî yoldaşımız, 16 Ekim 2017 tarihinde görevi başındayken düşman saldırısı sonucunda şehadete ulaştı. Katıldığı ilk günkü mücadele isteğini ve heyecanını hiç kaybetmeyen, yaşama ve savaşa fedaice katılan Ronî yoldaşımızın başta değerli ailesi olmak üzere bütün yurtsever halkımıza başsağlığı diliyor ve yoldaşımızın mücadelesini zaferle taçlandıracağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz.
12 Kasım 2025
HPG Basın İrtibat Merkezi






