Basına ve Kamuoyuna!
İşgalci Türk devletine karşı fedailik çizgisinde bir mücadelenin yürütüldüğü Metîna’da farklı tarihlerde gerçekleşen düşman saldırılarında 2 Ekim 2023 günü Dijwar Şervan, 28 Kasım 2023 günü Kendal Cûdî ve 3 Aralık 2023 günü de Ernesto Che Guevara yoldaşlarımız şehadete ulaştı.
Halkımızın onurlu bir gelecek sahibi olabilmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan, bedel ödemekten geri durmayan Dijwar, Kendal ve Ernesto yoldaşlarımız, bu kararlı duruşlarıyla tüm Kürt gençlerinin örnek alacağı Apocu militanlar olarak mücadele tarihimize geçtiler. Halkımızın özgürlüğü dışında hiçbir amacı daha değerli görmeyerek birçok farklı alanda, savaşın en yoğun yaşandığı bölgelerde yer alarak amaçlarına olan bağlılığın gereğini yerine getirmeyi ilke edinen Dijwar, Kendal ve Ernesto yoldaşlarımız, son nefeslerine kadar da bu duruşlarından taviz vermediler. Apocu militan olmanın haklı gururunu yaşamanın yanı sıra gereklerini de pratikte yerine getirerek devrimciliği doyasıya yaşayan yoldaşlarımız, fedailik çizgisinde sürdürülen mücadelemizin öncü militanları olarak her zaman yolumuzu aydınlatan birer meşale olacaktır.
Dijwar, Kendal ve Ernesto yoldaşlarımız gibi halkına sevdalı devrimciler yetiştiren başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyor, yoldaşlarımızın anılarını rehber edinerek mücadelemizi büyüteceğimizin sözünü yineliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
Kod Adı: Dijwar Şervan |
Dijwar Şervan – Mehmet Çetin
|
Kod Adı: Kendal Cûdî |
Kendal Cûdî – Rizgar Derwêş
|
Kod Adı: Ernesto Che Guevara |
Ernesto Che Guevara – Jiyan Bilge
Dijwar yoldaşımız Amed’de yurtsever bir ailede dünyaya gözlerini açtı. Ailesinin Kürt kültür ve geleneklerine bağlı bir yapıda olmasından dolayı Dijwar yoldaşımız da özüne uygun yetişti. Babasının, kimliğinden dolayı uzun yıllar sömürge zindanlarında kalmasından dolayı Türk devletinin halkımıza yönelik düşmanca uygulamalarının farkında olarak büyüdü. Babasının anlatımlarından soykırımcı Türk devletinin halkımıza yönelik politikalarını ve bu sömürgeci devletin gerçekliğini bilince çıkaran yoldaşımız, Kurdistan’da yaşayan her Kürt genci gibi düşmana büyük bir öfke duydu. Bu öfke nedeniyle Türk devlet okullarına birkaç yıl gitmişse de bu okulların birer asimilasyon merkezi olduğunu düşünerek terk etti. Daha çok ailesinin yanında, ailesinin geçimine katkıda bulunarak yaşamını sürdüren Dijwar yoldaşımız, gençlik dönemlerinden itibaren devrimci, yurtsever gençlik çalışmalarında yer aldı. Bu çalışmalardayken yaptığı araştırmalardan, yoldaşlarıyla yaptığı tartışmalardan Türk devletinin soykırımcı gerçekliğini daha fazla bilince çıkardı. Bu düşman gerçekliğine karşı mücadelesini daha büyütmenin arayışlarına giren yoldaşımız, bu süreçte Türk devletinden destek alan DAİŞ çetelerinin başta Kobanê olmak üzere Rojava ve Şengal’deki halkımıza saldırması ile Türk devleti hakkındaki düşüncelerini daha pekiştirdi. Bunun üzerine bu düşmanla mücadele etmek için on yıllardır fedailik çizgisinde mücadele yürüten Kurdistan gerillası saflarına katılma kararı aldı. Bu temelde 2015 yılında doğup büyüdüğü Amed’den yüzünü dağlara döndü ve gerilla saflarına katıldı.
İlk eğitimini Amed alanında alan yoldaşımız, askeri konulara olan ilgisinden dolayı gerilla tarz ve taktiklerini kısa sürede öğrendi. Yine yoldaşlarının da yardımıyla Apocu kültür ve ahlak konusunda temel ilkeleri öğrenen yoldaşımız, devrimci yürüyüşüne büyük bir iddia ve kararlılıkla başladı.
DAİŞ çetelerinin saldırılarının yoğunlaştığı bir süreçte mücadeleye atılan yoldaşımız, bu çetelere karşı savaşmak istedi. Bunun üzerine aldığı eğitimleri temel edinerek Rojava alanına geçti, burada uzun yıllar mücadele yürüttü. Çetelere karşı yürütülen birçok hamlede yer aldığı Rojava alanında cesareti ve gözüpekliği ile öne çıktı. Çetelerin halkımıza yönelik katliamlarına karşı intikam hırsıyla yer aldığı her hamlede başarı dışında herhangi bir seçeneği kabul etmeyen yoldaşımız, işgal altındaki birçok yerin özgürleşmesinde rol oynadı. Özellikle Kobanê ve köylerinin işgalden kurtarılmasında gösterdiği fedakarlık nedeniyle Kobanê halkımızın sevgisini kazandı. Rojava alanında kaldığı süre zarfında kendisini askeri anlamda geliştiren ve yetkinleştiren Dijwar yoldaşımız, birçok yoldaşının gelişimine de katkı sunarak Rojava Özgürlük Devrimi’nin savunulmasında da emek sahibi olan yoldaşlarımızdan oldu. Rojava Özgürlük Devrimi’ne yönelik çete saldırılarının savuşturulmaya başlandığı bir süreçte, bu sefer Türk devletinin bizzat halkımıza saldırılarda bulunması ve başta Efrîn olmak üzere birçok yerde katliamlar gerçekleştirmesi Dijwar yoldaşımızın öfkesini daha arttırdı. Bu nedenle tekrar yüzünü Kurdistan dağlarına dönen yoldaşımız, yarıda bıraktığı gerilla yaşamını Medya Savunma Alanları’nda sürdürmeye karar verdi.
Savaşta büyük bir tecrübe edinmesine rağmen gerilla savaş taktiklerinde daha fazla derinleşmesi gerektiğini hissederek ilk olarak Şehîd Mahir Akademilerinde eğitim gördü. Özellikle yeni dönem gerilla taktiklerinde uzmanlaşmayı ve bu şekilde savaşın yoğun yaşandığı bölgelere gitmeyi düşünen yoldaşımız, aldığı eğitimlerle kısa sürede gerilla taktiklerinde uzmanlaştı. Öyle ki yoldaşlarını eğitecek düzeye ulaşarak, bir süre yoldaşlarının eğitimini de üstlendi. Aynı zamanda kendisini Apocu felsefede eğitmeyi de ihmal etmeyen Dijwar yoldaşımız, yaşadığı yoğunlaşmalarla kendisini devrim yürüyüşünde zorlayan özellikleriyle mücadele ederek militan bir kişiliğe ulaşmayı başardı. Onlarca yoldaşını çeşitli branşlarda eğiten yoldaşımız, bugün Türk devletine karşı başarı çizgisinde sürdürülen savaşın emektarlarından oldu. Eğittiği bazı yoldaşlarının savaş sürecinde şehadete ulaşması, Dijwar yoldaşımız için intikam gerekçesi oldu. Bu nedenle yüzünü savaşın yoğun yaşandığı Metîna bölgesine dönen yoldaşımız, buradaki tarihi direnişe dahil oldu.
Metîna bölgesinde bulunduğu süreçte gerçekleştirilen birçok eyleme katılan ve bu eylemlerde düşmana ağır darbelerin vurulmasını sağlayan Dijwar yoldaşımız, katılımı, güçlü yoldaşlığı ve düşmanı yenmedeki iddia ve kararlılığıyla tüm yoldaşlarının örnek aldığı Apocu bir militan olmayı başardı. 2 Ekim günü gerçekleşen düşman saldırısında şehadete ulaşan Dijwar yoldaşımız ardından başarı dolu bir mücadele mirası bıraktı. Dijwar yoldaşımızın mücadelesini, hayali olan zaferle taçlandırana kadar sürdüreceğimizin sözünü bir kez daha yeniliyoruz.
Kendal yoldaşımız, Rojava’nın Dirbesiyê kentinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin derin yurtseverliği ve Partimizi 1990’lı yılların başından itibaren sahiplenmesi nedeniyle küçük yaşlardan itibaren özgürlük mücadelemizi tanıdı. Evlerine giden yoldaşlarımızın anlatımları sayesinde Kurdistan dağlarını, gerillayı ve Rêber Apo gerçekliğini erkenden öğrenen Kendal yoldaşımız, Kurdistan dağlarına ve gerillaya büyük sempati besledi. En büyük hayali haline getirdiği gerillaya katılım için bunu gerçekleştireceği günü bekledi. Rojava Özgürlük Devrimi’nin gelişmesiyle ile birlikte devrim çalışmalarında yer almaya başlayan yoldaşımız, yer aldığı her çalışmada başarıyı esas aldı. Devrime yönelik saldırılara karşı geliştirilen direnişe katılan Kendal yoldaşımız, halkımızın savunulmasında önemli bir emeğin sahibi oldu. Buna rağmen hiçbir zaman kendisini yeterli görmeyerek daha fazla hizmet etme arayışında oldu. Özellikle Rêber Apo’ya yönelik sürdürülen tecrit politikalarına cevap olmak isteyen yoldaşımız, bunun mücadeleyi büyütmekten geçtiğinin bilincinde oldu. Aynı zamanda Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın Türk devlet işgalciliğine karşı fedaice savaşması Kendal yoldaşımızı derinden etkiledi. Bu nedenle bir Kürt genci olarak üzerine düşen görev ve sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirmeye karar veren Kendal yoldaşımız, 2016 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.
Gerilla saflarındaki ilk eğitimini Garê alanında alan yoldaşımız, partimiz PKK’nin kutsal yoldaşlık ilişkilerinden, gerilla yaşamından ve dağların özgürleştirici etkisinden derinden etkilendi. Bu nedenle yaşama dört elle sarılarak coşkulu ve istekli bir katılımın sahibi oldu. PKK’yi yeni yaşamın öncü gücü olarak ifade eden Kendal yoldaşımız, PKK’ye katılım gerekçelerini şöyle ifade ediyor: “Onlarca örgüt ve fikrin olduğu Ortadoğu ve Kurdistan’da PKK’ye katılımım konusunda, özgürlüğe ve hakikate ancak Rêber Apo’nun fikirleri ile ulaşılabileceğine kanaat getirdim. Çünkü Rêber Apo, on yıllardır uyuyan bir halkı ayağa kaldırma gücünü gösterdi. Bundan dolayı Önder Apo’nun fikirlerinden etkilendim. Aynı zamanda Rêber Apo’nun mucizeleri anımsatan yaşamı da beni etkiledi. Yine kapitalist sistemin insanları bireycileştiren yaşam biçimine karşı PKK’nin geliştirdiği komünal yaşam ve insanı değerli gören yaklaşımları beni etkileyen bir diğer konu oldu.” Aldığı eğitimlerle Rêber Apo felsefesinde önemli yoğunlaşmalar yaşayan Kendal yoldaşımız, PKK’nin yenilmezliğinin, fikirlerinden kaynaklandığı sonucuna ulaşarak önemli bir hakikatin farkına vardı. Rêber Apo’nun dediği gibi “PKK’nin sonu gelmeyen bir roman” olduğunu ifade eden Kendal yoldaşımız, PKK yaşamının içine girdikçe daha fazla merak etti ve öğrenmek için daha fazla çaba harcadı.
Aldığı eğitimlerle kendisini askeri anlamda eğiten Kendal yoldaşımız, yetkin bir gerilla olmayı başardı. Birçok bölgede gerillacılık yapan yoldaşımız, dürüst, sade ve fedakarca katılımı ile dönem görevlerini en iyi şekilde yerine getirdi. Zap, Avaşîn ve Metîna bölgelerinde yaşanan düşman saldırılarını ve buna karşı yoldaşlarımızın fedailik çizgisindeki direnişlerinden büyük güç ve moral alan Kendal yoldaşımız, bu direnişin bir parçası olmak için ısrar etti. Bunun için kendisini yeni dönem gerilla taktiklerinde ve tarzında daha fazla derinleştirmeye yöneldi. Tarihi olarak değerlendirdiği ve halkımızın özgürlük mücadelesinin zirvesi olarak tanımladığı Zap, Avaşîn ve Metîna bölgelerindeki direnişin büyütülmesi için kendisini tüm varlığı ile mücadeleye adayan Kendal yoldaşımız, sürdürülen direnişin başarıya ulaşabilmesi için hiçbir fedakarlıktan geri durmayarak dönemin direniş ruhunu kişiliğinde temsil etmeyi başardı. Bu özelliği ile tüm yoldaşlarının örnek aldığı Apocu bir militan haline gelen Kendal yoldaşımız, aynı zamanda zafere olan inancın da adı oldu.
Metîna bölgesinde bulunduğu zaman zarfında her çalışmaya büyük bir coşku ve moralle koşan, düşmana karşı geliştirilen birçok eylemde yer alarak düşmana öfkesini eylemselleştiren ve gerçek mücadele yolunu tüm Kurdistan gençliğine gösteren Kendal yoldaşımız, 28 Kasım 2023 günü gelişen düşman saldırısında şehadete ulaşarak halkımızın mücadele tarihindeki yerini aldı. Yoldaşları olarak Kendal yoldaşımızın amaç ve hayallerini gerçekleştirene kadar mücadelemizi onun direniş çizgisi temelinde sürdüreceğimizin sözünü bir kez daha yineliyoruz.
Ernesto yoldaşımız, Amed’in Bismîl ilçesinde Bêrîtan aşiretine mensup yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin köklü Kürt kültürünün yaşandığı bir gelenekten gelmesinden dolayı, Ernesto yoldaşımız da bu gelenek ve kültürle yetişti. Ailesinin aynı zamanda toprağına, ülkesine ve diline bağlı olması ve özgürlük mücadelemize tüm benliğiyle inanması, Ernesto yoldaşımızın da erkenden mücadele gerçekliği ile tanışmasını sağladı. Amed gibi mücadelemizin merkezi konumunda olan bir bölgede doğup büyümesi de yoldaşımızın mücadele ile tanışmasında etkili olan bir diğer husus oldu. Kurdistan’daki her genç gibi düşmanın halkımıza yönelik baskılarına, gerçekleştirdiği katliamlara yakından tanıklık etmek durumunda kalan Ernesto yoldaşımız, düşman gerçekliğine karşı büyük bir öfke duydu. Bir Kürt genci olarak kendisini halkımızın savunulmasında sorumlu gören yoldaşımız, bu temelde gençlik çalışmalarına dahil oldu. Düşmanın özel savaş politikalarına karşı halkımızın bilinç düzeyinin artırılması için yoğun bir faaliyet içinde olan Ernesto yoldaşımız, bu çalışma sürecinde mücadele gerçekliğimizi daha yakından tanıma imkanına kavuştu. Yine düşmanın halkımıza karşı sadece baskı ve katliamlarla yönelmediğini bilince çıkaran yoldaşımız, düşmanın bunu yürütmekte olduğu soykırım siyasetinin bir parçası olarak ele aldığını gördü. Fakat düşmanın esasta daha birçok özel savaş yöntemi ile halkımızı kendisine yabancılaştırmaya çalıştığını ve sonuçta hedeflediği soykırımı gerçekleştirmek istediğini bilince çıkardı. Buna karşı daha aktif bir mücadelenin yürütülmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, yakın akrabalarından gerilla saflarına katılımların olması üzerine derinden etkilenerek arayış içine girdi. Düşmanın halkımıza yönelik yeni bir imha ve soykırım planını devreye koyduğu 2015 yılında bu arayışlarını gerilla saflarına katılma kararıyla neticelendirdi ve Mêrdîn bölgesinden gerilla saflarına katıldı.
Bir süre sonra Besta bölgesine geçerek gerilladaki ilk eğitimini aldı. Aldığı kısa süreli eğitimden büyük sonuçlar çıkarmasını başaran Ernesto yoldaşımız, özellikle buradaki yoldaşların yaşam tarzlarından, yoldaşlık ilişkilerinden derin etkilendi. Besta alanında bulunduğu süreci yaşamının en değerli anları olarak ifade eden yoldaşımız, devrimci yaşamı boyunca burada yaşadıklarına ve paylaştığı yoldaşlarının anısına bağlı kalmayı bildi. Daha sonra daha kapsamlı eğitimler almak ve gerillacılık sanatında yetkinleşmek için Medya Savunma Alanları’na geçti. İlk olarak Heftanîn bölgesinde çalışmalara dahil oldu. Burada yaklaşık bir yıl pratik yürütüp gerillacılık anlamında tecrübe ve yetkinlik kazandı. Êzidî halkımıza yönelik gerçekleşen soykırım saldırılarına karşı durmak ve Şengal’in özgürleştirilmesi hamlesine katılmak üzere Şengal alanına geçti.
Şengal alanında bulunduğu süreçte çetelere karşı geliştirilen birçok eylemde ve hamlede yer alarak üstlendiği görevi büyük bir başarı ve layıkıyla yerine getirmeyi başaran Ernesto yoldaşımız, savaş sürecindeki cesareti ve kararlı duruşuyla örnek bir katılımın sahibi oldu. Bu yönüyle birlikte mücadele ettiği yoldaşlarına güç veren yoldaşımız, Êzidî gençlerinin de daha fazla moral almasını sağladı. Çetelerin yaptığı katliamlara karşı duyduğu öfke ile pratiğe yönelen yoldaşımız, yer aldığı her çalışmanın hakkını vermek için olağanüstü bir çabanın sahibi oldu. Şengalli gençlerin kendilerini eğiterek toplumlarını savunması için çaba sahibi olan Ernesto yoldaşımız, buradaki görevini bitirdikten sonra tekrar Medya Savunma Alanları’na döndü.
İşgalci Türk devletinin Heftanîn’e yönelik saldırılarının arttığı bir süreçte tekrar Heftanîn’e geçen yoldaşımız, bu bölgeyi tanımanın verdiği avantajı kullanarak gelişen düşman saldırılarına karşı geliştirilen tarihi direnişte önemli bir rol oynadı. Bargiran, Nûcan, Esmer ve Memyanların öncülük ettiği tarihi Heftanîn direnişinde şehadete ulaşan her bir yoldaşının intikamını almak için fedakarca savaştı, mücadele etti. Türk devletinin işgal saldırılarına karşı sarsılmaz bir irade ve kararlılıkla direnişi geliştiren yoldaşlarımızdan olan Ernesto yoldaşımız, daha sonra Metîna alanına geçerek mücadelesine burada devam etti. Düşmanın 2021 yılında Zendûra’ya yönelik gerçekleştirdiği saldırılara karşı gerçekleştirilen birçok eyleme aktif katılım sağlayan Ernesto yoldaşımız, yoldaşlık görevinin hakkını vermeye çalıştı. Bu süreçte faşist Türk ordusu tarafından Zendûra’da kimyasal silahlarla namertçe şehit edilen yoldaşlarının intikamını almayı en öncelikli hedefi haline getiren yoldaşımız, partimiz PKK’nin kutsal yoldaşlık görevini ancak bu şekilde yerine getirebileceğine inandı. Bu temelde Metîna’nın birçok alanında gerillacılık yaparak ve düşmanın gerçekleştirdiği saldırılara cevap oldu. Askeri disiplini, duyarlı ve özgürlük değerlerine bağlı kişiliği sayesinde birçok önemli çalışmada yer alan Ernesto yoldaşımız, bulunduğu her çalışmada mutlak başarıyı hedefledi.
3 Aralık günü Metîna bölgesine yönelik gerçekleşen düşman saldırılarında şehadete ulaşan Ernesto yoldaşımız, her zaman dürüst, özlü kişiliği ve özgürlük değerlerine olan sarsılmaz bağlılığı ile anılacaktır. Yoldaşları olarak, Ernesto yoldaşın hayalleri hayalimiz, amacı amacımızdır, diyerek mücadelesini zafere taşıyacağımızın sözünü veriyoruz.
17 Aralık 2023
HPG Basın İrtibat Merkezi