İyi Niyetimizi suiistimal Edenlere Sert Yöneleceğiz!

Halkımıza ve Kamuoyuna!

Kürdistan halkı, tarihte dostluğa ve kardeşliğe sürekli yardım etme temelinde mücadele etmiştir. Bu dostluğu ve kardeşliği, bölge devletleri Kürdistan halkının tüm fedakarlık ve mücadelesine rağmen var olan yardımlarını görmezden gelmiş buna karşı bölme, parçalama, asimile ve inkar etme temelinde yönetmeye çalışmıştır.

Tarihte elde edilen büyük başarılarda yer almasına rağmen Kürt Halkı sürekli iradesizleştirilmiş, ‘türküm arabım farsım’ demesi öğretilmiştir. Kürdüm diyenler bölücülükten yargılanmış infaz edilmiştir. Dilini, kültürünü, rengini değiştirmiştir. Halkımıza bu adaletsizliği yapanlar, bu adaletsizliği kendilerine bir hakmış gibi görerek halkımızın doğal haklarını sahiplenmişlerdir. Sömürü yöntemlerine en büyük desteği sunan da işbirlikçi kesimlerin varlığı olmuştur. Bu kesimler halk içinde birliği bozmaya ihanetçiliği geliştirmeye çalışmışlardır.

PKK Özgürlük Hareketimiz çıkana kadar ‘en iyi kürt ölü kürttür’ felsefesi dayatılıyordu. Önder APO öncülüğünde Hareketimiz, büyük bir cesaret, direnç ve fedakarlık göstererek tüm bu baş aşağı sürece ‘dur’ demiştir. 35 yıla varan bu kahraman ve devrimci mücadelemiz birçok şeyi değiştirmiştir. Halkımız bu değişimlerin farkında olup bugün de yüce bir direniş göstermektedir. Halkla olan bağları koparılamayan Önder APO ve Hareketimizin mücadelesindeki her gün, her dakika hatta her saniye kahramanlık dolu destanlarla geçmiş ve geçmektedir.

Dünya tarihinde hiçbir hareket özgürlük hareketimiz kadar temiz bir savaş vermemiştir. İnsan haklarına yaraşır bir meşru savunma savaşı vermekteyiz. Kendi halkı için büyük bedeller vermiş, büyük fedakarlık ve direnişler göstermiştir. Hareket olarak bu 35 yıllık süreç içerisinde strateji değiştirmiş çoğu zaman ateşkesler ilan etmiş, Kürt halkının özgürlük onurunu kirleten koruculaştırma sistemine bulaşan koruculara karşı defalarca aflar çıkartmış ve kamuoyuna duyurmuştur.

Genelde olduğu gibi Garzan eyaletimizde de koruculuk sistemi yaygınlaştırılmıştır. Düşmanın, halkımızı ajanlaştırma ve jitem ağına düşürme faaliyetleri yaygınlaştırılarak, komplo yoluyla yoldaşlarımızın şahadetlerine ve düşmanın eline sağ esir düşmesine sebep olmuştur. Yurtsever halkımıza zarar veren, haksızlık yapan, operasyonlara öncülük edip aktif katılan korucular, ormanları kesip yakarak düşmanca bir faaliyet yürütmektedirler.

Düşman böyle bilinçli bir şekilde Garzan eyaletinin tüm önemli hatlarında korucuları yerleştirerek, hatta özel birimler şeklinde örgütleyip kendi başlarına operasyonlara çıkarmaktadırlar. Alanımızda koruculuk faaliyetinde bulunan kesimleri darbeleme gücümüzün her zaman olduğunu tekrardan belirtmemiz gerekmektedir. Ancak bu, hem Türk Devleti’nin çıkarına olacağından hem de Kürt halkı arasındaki birliği oluşturma çabalarına hizmet etmediğinden dolayı kazanımcı bir yaklaşımı esas almaktayız.

Buna rağmen bu iyi niyetimizi kötüye kullanan, dikkat etmeyen ve suiistimal edenlere karşı, bilinçli ve isteyerek bu yaklaşımlara devam edenlere karşı bu süreçten sonra sert yöneleceğimizi belirtmek istiyoruz.
Düşmanın bu koruculaştırma politikasına bir kesim zorlanarak katılmış bir kesim de bilinçli öncülüğünü yapmaktadır. Özellikle Garzan eyaletinde yayılmış olan Şeguyi aşireti içinde bazı köyler ve kişiler bunun öncülüğünü yapmaktadırlar.

Bitlis Tatvan’a bağlı Sake köyü, Şirvan’a bağlı Verqanıs, İsqambu, Geliye Bombat köyleri, Mutki’ye bağlı Besta Hute, Muşa bağlı Hasköy bu işin öncülüğüne soyunmuşlardır.

Yine Xoşıka aşireti özellikle bu aşiretin ağası Abdulhamit, yine Sason bölgesindeki korucular düşmandan daha çok düşmanlığı üslenmişlerdir. Ayrıca korucu olmayıp kontra ve ajan rolü oynayan şahıslar düşmana istihbarat vermektedir. Düşmana istihbarat veren bu güçleri de bilmekteyiz. Artık hareketimizin ve halkımızın ulaştığı düzey karşısında kontra, ajan ve koruculuk faaliyetleri yürüten kişileri, düşmanın oyunlarına alet olmaması, faaliyetlerini bırakmaları için uyarıyor ve çağrıda bulunuyoruz. Aksi halde şimdiye kadar olduğu gibi tutumlarına devam ederlerse, gelişecek durumlardan sorumlu olmayacağız.