HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri


dais 1Kusmuk, kusulan şey anlamındadır. Gerçekten de DAİŞ insanlığın kustuğu tüm kötülüklerdir. Deniliyor ya Pandora’nın kutusu, aynen öyle bir kutuda dışarıya fırlamış ne kadar böyle kötülük varsa hepsinin toplama olan bir kusmuk.

Çok uzun bir süre olmasa bile şimdiden Ortadoğu halklarının ruhsal dengesini bozan bir faşizan yapı hale geldiği her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. Öyle ki geçmişte insanların kelleriyle kale yapan faşizan ve despot yapılardan daha ileri bir faşizan ve despotluğu günlük olarak sergilemelerinin yanı sıra, insanı katletmenin de en ileri teknolojisini icat etmişe benziyorlar. Koyun‘nun kellesini keser gibi insanların boğazına hiç bir şey olmamış gibi bıçak dayayan ve de kameraların önünde tüm dünyaya göstererek kesen bu yapı sıradan bir insan psikolojisine sahip olamazlar. Yine Ürdünlü pilotu kafese yerleştirildikten sonra benzinle yakan ardından ise kepçelerle üstünden geçerek en sadist bir tarzda katleden bir yapı sağlıklı olamaz. Ya da insan olamaz.

Böyle bir yapı gerçekten de tüm insanlığın başına beladır. Bugün Ortadoğu’da olup bitenler Orta Afrika’da öyle görülüyor ki daha acılı ve sancılı bir şekilde gerçekleştiriliyor. Yüzlerce, binlerce insanın kellesini kesen Boko Haram DAİŞ’in bir benzeri ve hatta kendisidir. Yine Charlie Hebdo’yu yapan zihniyette aynı zihniyette aynı zihniyettir.

Gerçeklik böyle iken o zaman yapılması gerekli olan karşı duruş nasıl olmalıdır? Karşı duruş nasıl alınacaktır?

Dağlarda duyabildiğimiz ve görebildiğimiz kadarıyla DAİŞ’in uyguladığı yöntemin bir benzerini başka ülkelerde uygulamaya kalkışıyorlar. Güya DAİŞ’ten çekinmediklerini ifade etmeye çalışmış oluyorlar. Örneğin Ürdün hunharca katledilen Pilotlarına karşı verdiği cevap hemen idam ve hava saldırıları olmuştur.

Bu ne kadar doğru bir cevabı teşkil edebilir ki? Belki bir pansuman yöntemi olarak bir rol oynayabilir. Lakin pansuman yöntemler asla uzun vadeli olamazlar. Bunlar hep geçici çözümlerdir. Geçici çözümlerin ise insanlığın başına ne kadar büyük belalar yarattığını da bilmem söylememize gerek var mı?

DAİŞ’e karşı mücadele elbette bir kararlılığı gerektirir. Ancak bu kararlılık DAİŞ’in temellerine dinamit koyacak bir zihniyet dünyasıyla mümkündür. Bunun için eğer Arap devletleri DAİŞ’e karşı bir mücadele geliştirmek istiyorlarsa önce kendi içlerinde inanılmaz ölçüde demokrat olacaklardır. Demokrasinin önünü açacaklardır. Halkların renklerini tanıyacaklardır. Kadına öncelik vereceklerdir. Tüm inançlara eşit mesafede aynı saygı temelinde saygı gösterecekleri gibi tüm farklı halk ve etnisiteleri yönetimlere taşıyarak bir nevi kendi iç güvenliklerini sağlama alacaklardır.

Aksi taktirde DAİŞ gibi faşizan yapılar her zaman fitne fesat oyunlarıyla –bugün yaptıkları gibi-içlerine sızarak karşıt mücadeleyi zayıf düşürebileceklerdir. Bunun olmaması için belirttiğimiz gibi önce kendi içimizde Demokratik Ulus modeline yakın bir modeli kabul edeceğiz ve pratikleştirmesi için de çalışacağız.

Bu olursa, o zaman insanlığın kusmuğu olan DAİŞ bir tükürükte dışarıya huruçlanarak atılacak ve hak ettiği yani tarihin çöp sepetine atılacaktır. 

Kasım Engin