HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri

Aylardır yazıp çiziyoruz. Polis olarak Kürdistan’a gelip görev yapmayın dedik. Tekrar tekrar bu durumu dile getirdik. Ancak polisler söylediklerimizi dikkate almadan Kürdistan’da rastgele dolaşmaya devam ettiler. Bunun sonucu ise ölen onlarca polis oldu.

Kürdistan’ı sevenler polis olarak sevmesinler. Seveceklerse sivil insanlar olarak sevsinler aksi taktirde olup bitenlerde biz sorumlu olmayacağımızı herkese alenen söyledik.

Polis mesleği çokta söylendiği gibi şerefli bir meslek değildir. Kiminin söylediği gibi, toplumda sorunlar yaşanmaması için görev de yapan bir kurum değildir. Polisler asli görevi devlet diye bilinen toplumu cenderesine alan zor aygıtının ve toplumun başına musallat olmuş iktidar güçlerinin çıkarlarını korumak için oluşturulmuş ve topluma karşı kullanılan özel bir vurucu güçtür. Tersini iddia edenler yalan söylüyorlardır. Tersini söyleyenler birçok gerçeği saklıyorlardır.

Polislere dünyanın her yerinde gözlerinin içi gibi bakılmasının nedeni iktidar güçlerinin ve de toplumu sömüren zor aygıtı olan devleti birincil elden korumalarından ileri gelir. Hani o meşhur olan “her şeyi af edebiliriz ancak polislerimizi hedefleyenleri asla” cümlesi polislerin üstlendikleri kirli görevden ileri geliyor.

Evet, biz kimsenin bu kirli görevi üstlenmemesini belirtiyoruz. Hele hele Kürdistan’da hiç üstlenmemeleri gerektiğini daha yüksek tondan söylüyoruz. Çünkü bugün Kürdistan’da Kürt halkına ve onun çeşitli katmanlarına saldırı düzenleyen birincil derecedeki güç polislerdir. Üniformalı üniformasız hiç fark etmez, birey olarak “iyi niyetli” de olsalar, “temiz” de olsalar devlet ve iktidar Kürdistan halkına karşı bu insanları yani polisleri çok çirkince kullanmaktadır. Bunun için diyoruz ki Kürdistan’da polislik yapmayın, polis iseniz Kürdistan’ı terk edin, polislik yapacaksanız ailenizi Kürdistan’a getirmeyin, serbest dolaşmayın, şehirlerde yalnız gezmeyin, istediğiniz eğlence yerlerine gitmeyin, gönlünüzün yapmak istediklerini yapmayın.

Özcesi: Kürdistan’ı terk edin, terk edin. Hem de, şimdi. Durmadan, hemen bu an, arkanıza bakmadan!

Polis ailelerinin de evlatlarının başlarına bir şey gelmemesi için “kınalı kuzu”larını Kürdistan’a görev yapmalarına izin vermesinler. Devlet mecburi hizmet olarak Kürdistan’a koşturuyorsa evlatlarını bu kirli görevden vazgeçirsinler, arz etsinler. Bırakmasınlar.

Devlet her polisi Kürdistan’a görev yapma zorunluluğu dayatıyor. Hâlbuki Kürdistan’da gönüllü olarak görev yapmak isteyen binlerce faşist zihniyetli polis vardır. Özel hareket timleri bunların başlarından gelmektedir. Yine paralı askerler yani lejyoner olan polisler vardır. Bunlar hem zihniyetlerinden kaynaklı hem de iyi para kazanmak için zaten gönüllüdür. Bırakın onlar gelsin. Siz sıradan polislerin aileleri evlatlarınızın Kürdistan’a gelmesine-gitmesine izin vermeyin. Evlatlarınızın bu görev alanına gidişini durdurun.

Aylardır yazıp çiziyoruz dedik. Biz Kürt halkına, evlatlarına, kızlarına, gençlerine, analarına, imamlarına, yaşlılarına derken çocuklarına zarar veren polisleri Kürdistan’da yaşatmayacağız. Polis yazarların derin analistleri güya bu kararımızı tespit etmişlerdir. Bunların hepsi boş tespitlerdir. Biz alenen herkese söylüyoruz: Polisler hedefimizdir. Polisler bizim poligon sahamızdaki nişan alma tahtalarımızdır. Bu durumu derin analistlerin keşif etmelerine gerek yoktur. Biz açıklıyoruz.

Evet, yineliyoruz: Polis aileleri evlatlarınızı Kürdistan’a polis olarak göndermeyin. Polis olarak Kürdistan’a gelmeleri durumunda başlarına geleceklerde biz sorumlu değiliz. Birincil sorumlu devlet ve iktidardır. İkincil derecede sorumlu ise siz yani ailelerisiniz. Anaları, babaları ve akrabalarıdır.

“Kınalı kuzu”larınıza bir şey gelmesini istemiyorsanız bir an evvel “kınalı kuzu”larınızı geri çekin.

Hayri Engin