HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri

Memleket kar altında. Bırakalım dağları şehirler de bile metrelerce yağan kar bu seneki kışın ne kadar sert olduğunu gösteriyor. Ama bu havalar bile gerillayı durduramadı. Öyle ki 9 Şubat günü en amansız ve soğuğun kemiklerde hissedildiği anlarda, Çele’de gerçekleşen ve en az 43 askerin öldürüldüğü eylem bile savaşın da ne kadar sertleştiğini gösteriyor.
TV’ler günlerdir bol karlı bir kış geçirdiğimizi gösteriyorlar. Tabi ekranlardaki görüntülerin çoğu şehirler ve çevresinde çekilen görüntüler oluyor. Karların yağdığı esas mekanlar yani dağlarsa hiç gösterilmiyor.
Oysa dağlardaki havalar çok daha karlı ve çok daha sert. O kadar çok kar var ki birçok yer ucu bucağı görülmeyen kocaman bir beyaz örtü gibi. Ve bu örtünün üzerinde rüzgarın kaldırdığı kardan başka hiçbir hareket görünmüyor. Esen rüzgara rağmen bu uçsuz beyazlık havada tuhaf bir sessizlik oluşturuyor. Toprakla birlikte sanki canlılar da kar altına çekilmiş. Soğuk ve sessiz hava insanın içinde tuhaf hisler yarattığı gibi sonsuz karların oluşturduğu görüntü derin bir huzur veriyor. Hele hele bir de yağan karın altında sessizce yürümek insanda hayranlık uyandıran bir hava oluşturuyor. Böyle havalara rağmen özgürlük savaşı için attığın her adım, içindeki bu huzuru daha da büyütüyor.
Tabi kış demek gerilla için en zor anların yaşandığı süreçler de olmaktadır. Kolay değil metrelerce karın içinde yaşamak ve mücadele yürütmek. Hele hele böyle anlarda eylem yapmak ise, ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgide cambazlık yapmak gibi bir şeydir. Yani imkansızı başarmaktır. İşte Kürdistan gerillası her zaman olduğu gibi imkansızlar içerisinde neler yapabileceğini bir kere daha gösterdi. Hem de bu dağlarda en çok karın yağdı bir alanda yani Çele’de.
Gerilla, bu sert kış koşullarına rağmen Çele’de toplam 12 askeri üssü hedef alan başarılı bir eylem gerçekleştirdi. Buralar dağlardaki en sert kışın yaşandığı alanlardan oluyor. Gerilla AKP hükümetinin ve Türk ordusunun faşizan saldırılarına hiçbir zaman sessiz kalmayacağının mesajını en etkili bir biçimde verdi. Öyle veya böyle her koşulda ve her zaman savaşacağını gösterdi. Ve gerçekleşen bu eylemde gerillanın üzerine gittiği düşman sayısı 43 ama düşmanın kayıplarının daha fazla olduğu bir gerçek. Tabi size el konulan ve imha edilen askeri malzemelerden bahsetmiyorum.
Çele’de gerçekleşen bu eylemin iyi okunması gerekiyor. Öncelikle gerillanın Türk ordusu karşısında ne kadar etkili bir savaş gücü olduğunu gösteriyor. Hele bir de bu zor kış koşullarında böyle bir eylemin gerçekleşmesi gerillanın savaş gücünü ispatlamış durumda.
Yine Kürt halkına ve onun özgürlük mücadelesinin bütün değerlerine saldıran AKP hükümetine yaptıklarının hesabının sorulacağı ifade edildi. Hangi koşullarda ve ne olursa olsun mutlaka yapılan saldırıların intikamı alınır. Kürtlerin katline imza atanlardan mutlaka hesap da sorulur.
Tabi bu kış koşullarında yapılan eylemin gerillanın ne kadar güçlü bir iradeye ve özgürlük inancına sahip olduğunu gösteriyor. Ölümü sırtlamış olan Kürt gençlerinin Kürt halkının özgürlüğü için fedaice mücadele edeceğini bir kere daha gördük. Sokaklarda polise taş atarak büyüyen bu çocuklar büyüdüler ve bu günde karlar altında çok zor bir eyleme imza attılar. Hem de düşman da şok etkisi yaratacak bir eyleme.
Türk Medyası Çele eylemini görmezden gelse de veya çarpıtmaya çalışsa da dost düşman herkes alması gereken mesajı aldı. Nede olsa “güneş balçıkla sıvanmaz.” Bu noktadan sonra hiç kimse ne gerillanın eylemlerini ne de Kürdistan’da yaşanan savaşı gizleyemez. Sonuçta bu dağlarda gerilla olduğu sürece gerçekler öyle veya böyle açığa çıkar.
Dağlar sağlam ellerde. Doğrunun, hakikatin izinde yürüyenlerin ellerinde. Zalimin ve faşizmin karşısında boyun bükmeyenlerin ellerinde. Hani Köroğlunun Bolu Beyi için söylediği o meşhur söz var ya “ferman padişahınsa dağlar bizimdir.” Bunda da kimsenin kaygısı olmasın, dağlar bizimdir.
Hüseyin Boran