HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri

Gerilla olmak istediği her yerde… Bu aylarda sadece karın ve yağmurun üstüne düşebildiği dağ yamaçlarında ve zirvelerinde gerilla. Yağmuru avuçlayarak toprağa serpiyor. Nasırlı avuçlarda birikip toprağa düştükten sonra daha bir bereketleniyor çünkü toprak. Gerillanın tenine sinen özgürlük kokusu, toprağa siniyor ve toprağın rengini canlandırıyor. Büyük bir bahara hazırlanıyor dağlar ve gerilla. Yağmurun hoş bir ıslık sesi gibi gelen sesine gerilla ıslıkları eşlik ediyor. Biriktikçe coşup akıyor. Hiçbir bent ve sınır tanımadan yol alıyor. Yağmurlarla birleşip geliyor, Dicle’ye karışıyor. Sessiz sedasız ilerliyor varmak istediği yere. Gerillayı hissedenler, tanıyanlar hemen yanı başlarında nefes alış verişlerini duyabilir. Kendi mekanlarında, yani ülkesinin dağlarında özgürce dolaşıyor korku nedir bilmeden ve en büyük teknolojiyi de yenerek. Yürek ister gerilla olmak…

Zamanın ruhu olan ve zamanla akan gerillanın kim olduğunu bilmeden konuşanlar bugünlerde çoğalmış. Belli ki gerilla yüreklerine büyük bir korku salmış. Korkaklıklarının onlara söylettiği sözler karşısında “hani bitirmiştiniz” demekten kendimi alamıyorum.

Gerillanın aktif eylemlilik sürecine girmesiyle birlikte büyük kayıplar veren Türk devleti, basınını da devreye koyarak, basınına da ayar vererek kayıplarını gizlemekle kalmıyor dağları gerillalardan temizlediğini ve gerillaya darbe üstüne darbe vurduğu yönünde de yalan-yanlış haberler yaptı, yapıyor. Gerillanın direnişi karşısında çözümsüz kalan bir devletten başka ne beklenebilir ki! Gerilla dağlarda Türk devletinin düzenli ve özel eğitilmiş birlikli ordusu ve tekniğine karşı kleşiyle, inancıyla mücadele ediyor. Kuyrukçusu, uydusu oldukları ABD ve İsrail’den aldıkları İHA’nı da devreye koyarak gerillayı hareketsiz kılacaklarını sandılar ve “onlara darbe üstüne darbe vurduk” diyerek sadece kendilerini kandırdılar Oysa bu gerilla sizin ürettiğiniz tüm tekniklere karşı nasıl tedbir alacağı yönünde kendini sürekli eğitiyor. Gerillanın Türk ordusundan, ordunun sözcülüğünü yapan Tayyip’ten ve Atalay’dan da daha üstün bir akla ve yeteneğe sahip olduğu kuşkusuz ve kesin.

Atalay PKK için, gerilla için güvenlikli hiçbir yer kalmadığını söylüyor. Amed’te gerillayı bitirdiğinizi söyledikten birkaç gün sonra gerilla Çınar ve Bismil’de eylem yaptı. Sizin için bir labirent, çıkmaz sokağa dönüşen dağlar gerillanın ana yurdu. Dağlarla iç içe geçmiş gerillanın, kendisini dağlarda artık koruyamayacağını ve dağların artık onlar için güvenlikli olmadığını söylemesi çok gülünç. Atalay’ın bu sözlerine gülmek dışında herhangi bir tepki verilmezdi.

Kendisini bir halkın özgürlüğüne adayan bir fedai topluluğun mücadele kararlılığından korkun siz. PKK militan gerçekliği bu kararlılığını 32 yıldır çok açık bir biçimde ortaya koyuyor. “Bitti, bitecek, bitiriyoruz” dediğiniz zamanlarda bile gerilla kleşinin namlusu size doğrultulmuştu. 2012 yılını Önderliğinin ve halkının özgürlük yılına doğru götürmekte kararlı olan Apocu militanlar Kürt halkına sadece soykırım, inkar ve imhayı reva görenlere rahat vermeyecektir. Kendisine “terörist” diyen ama teröristin ta kendisi olanların gerçek yüzünü mücadelesiyle açığa çıkarıyor. Gerilla direnişi ve Kürt halkının özgürlük mücadelesi karşısında ayakta kalamayan o kadar çok iktidar gücü, partisi ve hükümeti gördük ki, AKP hükümetinin sonunun da bunlardan çok farklı olmayacağı aşikar.

Ve yine gerilla her yerde…

Kürt halkının özgürlük umudunda ve yüreğinde

Rojbin Golav